23
"Aslan, Mete yemeğini yedi mi?" Dedim içeri doğru seslenirken, ocaktaki tavuklu yemeği karıştırmaya devam ederken . Ben yemek yaparken Mete'nin De yemeğini hazırlamıştım , Aslan kendinin yedirebileceğini söyleyince ona bırakıp geri kalan işlerimi halletmeye koyuldum mesela bizim yemeğimizi?!
" yedi güzelim." Dedi mutfağa girerken arkamı dönüp ona baktığımda yanıma gelip anlımı öptü tabağı suya tutup makineye koyduğumda arkama geçip ocaktaki yemeğe baktı. Elleri belime sarılırken kafamı geriye yaslayıp yüzümü ona verdim.
" yardım edebilirim."
" Mete'yi başımdan alsan yeter yemek yapmak zor değil çocuk yoksa." Dedim söylenerek güldüğünü duyarken duyduğum adım sesleri ile başımı çevirdim, ondan bahsettiğimizi hissetmiş gibi emekleyerek içeri girem Mete ile güldüm.
" ma hığ." Dedi zorlukla oturup ellerini kaldırarak, Aslan tavrına gülüp aç kapa yaptığında ellerine baktı. Bir iki hafta da öyle çok alışmıştı ki Aslan'a eskiden peşimden ayrılmayan Mete şimdi Aslan'ı gördükce ona koşuyordu resmen.
Tamam kıskanmıyorum canım aa saçmalamayın.
Canım?
Psikolojimi bozmuştu manyak herif.
" gel bakalım." Dedi Aslan Mete'yi kucağına alırken odanın altını kapatıp ellerimi yıkadım, kendimi sandalyeye atıp geriye yaslandım yorgunlukla.
" dışarıdan da yerdik dedim sana." Dedi Aslan söylenerek kafamı kaldırıp ona bakarken o Mete'ye bakıyordu oğlum ilgimi çaldığı için üzülmeli miydim sevinmeli miydim bilmiyorum.
" susar mısın? " dedim sinirle, gözleri bana döndüğünde tavrıma güldü yanıma gelip yanağımı öptüğünde hala ters ters ona bakıyordum.
" balkonda kahve içelim." Dedi tam ayağa kalacaktım ki kahve yapmak için bana izin vermeden kucağıma Mete'yi bırakmamışlar şaşkınlıkla düşmemesi için tutum Mete'yi. Mete Aslan'dan ayrıldığı için huysuzlaşırken bu sefer ona şaşkınlıkla döndüm.
"Annenim ben senin nankör evlat!" Dedim dehşetle, bana bakıp Dudağını büzdüğünde gözlerim şokla açıldı kucağıma alıp hızla ayağa kalktım ayaklanması için. O dudak büküyorsa ağlamaya hazırlanıyorum demekti.
" bir salatalık soyar mısın ?" Dedim Mete'ye bakarken bir şeyleri emip dişleriyle küçük küçük öğütür yediğinde ilgisi ona kayıyordu. Aslan dolaptan küçük bir salatalık aldığında onu hızlıca soyup Mete'ye uztı bir süre bakan Mete sonunda tombik elleriyle alıp direkt ağzına götürdü. Göz devirmeden edemezken geri oturdum.
Her gördüğü şeyi ağzına alma dönemi gelmişti geçen kalemin siyah yerine ağzına alacaktı az kalsın fark etmeseydim. Onun yüzünden yere bir şey bırakamıyordum. Terlik bile görse aç gözlü oğlum yemeğe çalışıyordu.
" orta ." Dedim kahve için.
" biliyorum." Dedi Aslan kahveyi yaparken gülümseyerek yapılı sırtını izlemeye başladım Mete göğsüme kafasını koymuş elindeki salatalığı yemeye çalışıyordu.
" Dinçer'ler ne zaman gelecekmiş bir bilgin var mı?"
" Hasan'la ilgili bir şey varmış onunla konuşmak için geç geleceklerdi yemeğe." Dedim düşünceli bir şekilde Hasan da bir kaç gündür bir sorun vardı, normalde umursamaz şakalaşırken çocuk bu bir kaç gündür hem derste hem dışarıda çok durgundu
Öyle ki birisi stokladığı birasına dokunsa bile bağıran adam artık umursamıyordu. Ailevi desem endişeyle ailesini ziyaret gittiğimde hiç bir sorun olmadığını gördüm demeki derdi başkaymış.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yüzbaşım =texting=
Teen FictionÖğretmenliğin ilk yılı yaramaz sınıfa denk gelen Fulya ve onun velisi Yüzbaşı Aslan _ Ben : tabiki . İlk olarak Dinçer durmuyor . Hayır yani bir insan bu kadar çok hiperaktif olur mu , gerçi bu artık hiperaktiflikten çıktı ama neyse. İkincisi ol...