MARDİN'DE SEHER YELİ

25. Bölüm

Bu bölümde biraz destek olsun ya. Okuyan çok var ama oylama yapılmıyor.😩

AleynaAlty34 tıklayarak beni takip etmeyi unutmayın .

KEYİFLİ OKUMALAR 🤍

Miran derin soluklar alarak duyduklarını anlamaya çalıştı.
Adel onun yüzünden şu an hastamıydı?

Yumruklarını sıkarak "Adel'e ne oldu" öfkeli bakışlarını Azad'a dikerek cevap bekledi.

Azad üstündeki eleri iterek "Adel'e bir kaç defa aradım, telefonlarını açmadı.az önce dedesi aradı, burdan çıktıktan sonra fenalaşmış" dedi

Miran endişeyle eline telefonunu alarak konak'tan çıktı.

Telefonunu cebine koyup serçe duvarı yumruklayarak" Allah benim belamı versin " diyerek kendine sövüyordu.

Cemil şok olmuş bir şekilde ağasını izliyordu.
Miran'ın adamları ilk defa Miran'ı bu halde görmüştü. Miran sakinleşene kadar kimse ona bir adım bile yaklaşmadı.
Aksi halde başlarına geleceklerini biliyorlardı.

Miran derin soluklar alarak cebinden telefonu çıkarıp Paul bey'i aradı.

İkinci  çalışta telefon hemen açılmıştı. Miran Paul bey'e konuşarak adel'in durumunu öğrenmeye çalıştı.
Miran ne kadar gitmek istese de Paul Bey kati bir dille gelmemesi konusunda uyarmıştı.

Paul Bey Adel'i olanlardan sonra biraz uzak tutmaya çalışıyordu.

Miran yüzünü sertçe sıvazlayıp ,elindeki telefonu cebine koyarak, gömleğin yakalarını yukarıya doğru çekiştirip konağa girdi.

Herkez sesizlik içerisinde avluda oturuyordu.
Zelal Hanım alayla gülerek karşısındaki torununa bakıp"o kız şimdiden sizi birbirine düşürdü." Dedi

Miran sert adımlar atarak Avzer'in
yanındaki boşluğa oturdu.

Miran öfkesini kusarcasına sırıtarak elini Zelal hanıma doğru sallayıp"Avjin uzaklaştırma kararı ile hapisten çıkmış. Bir daha oda annesi de ve  onlarla aynı soyadıyı taşıyan herhangi biri bu konağa adım dahi atmayacak." Miran son sözünü söyleyip sırıtarak arkasına yaslandı.

Bu Zelal Hanım için en büyük cezaydı.

Zelal Hanım Miran’ın dediği ile yüz ifadesi değişmişti. Miran'dan böyle bir hareketi hiç beklemiyordu.

"Böyle bir şey yapamazsın biri benim kızım. diğeri de benim torunum. Ne hakla böyle bir şey yaparsın"dedi.

Herkes endişe ile karşısındaki manzarayı izliyordu kimse Miran'dan böyle bir atak beklemiyordu. Ama herkesin bir yalan bu kararına hak vermişlerdi.
Onların konaktan uzak durması herkes için daha iyi olacaktı.

Miran öne doğru eğilerek iki kolunu bacaklarına koyup elini çenesinin altında bağlayıp"Bu gördüğün konağın ağası . Bu servetin sahibi, bu şehrin tek dayanağı olarak O hakkı kendimde buldum" deyip devam etti.

"Ola ki onlar bu şehire ayak bastı işte o zaman onları ölmüş bil" son cümlelerini söyleyerek ayağa kalkıp çalışma odasına çıktı.

Herkes giden adamın arkasından şok ile bakıyordu. Miran dediklerinde çok ciddi olduğunu biliyorlardı. Ne Haşim ağa ne de Mirza ağa tek kelime dahi etmemişti.

Gördükleri kadarıyla Adel'in Miran için ne kadar değerli olduğunu anlamışlardı. Ne dese  de haklılardı.

Avzer gülümseyerek ayağa kalkıp "benim canım bir helva çekti anlatamam. hem o gidenlerin arkasından kutlama da yapmış oluruz" diyerk mutfağa yöneldi.