5. Bölüm

4.3K 128 36
                                    

Suçlamak anlatmaktan kolaydır. Anlatınca hiçbirşey değişmiyor.

Paul Bey eşinden her şeyi öğrenmişti. Eşiyle birlikte ilk uçağa binerek gelmişti.

Kız öldüğünden beri bu topraklara ayak basmamıştı. Onca acıdan sonra zor geliyordu ona ,Nefesi daralıyordu. Ağzından çıkan tek cümle 'bir kızım daha kaybedemem '.

Bu topraklar onlar için yasaktı. Paul Bey kızı öldükten sonra karısının bile bu topraklara gelmesine izin vermemişti.

Gelipte ne yapacaktı diye düşündü.
Bu topraklar ondan canından can almıştı. Çok pişmandı. Yıllarca bunu pişmanlığını çekiyordu. Kızına karşı ne kadar katı bir baba olsada onu canındanda çok seviyordu.

Paul Bey hızlı bir şekilde onları bekleyen arabaya doğru yürüdüler. İkili arabaya binerek hastaneye yol aldılar.

Paul Bey önceden torununun arkadaşını arayıp nerde olduğunu öğrenmişti. Çok öfkeliydi kendine kızı ondan tek birşey istemişti'bana yapmadığın babalığı kızıma yap demişti ' kızının sözünü tutamaz diye çok korkuyordu.
Torununu alıp buralardan gidecekti ne olursa olsun onu hiç kimse tutamayacatı.

Yarım saatin ardından araba hastanenin önünde durdu Paul Bey eşiyle birlikte seri bir şekilde arabadan inerek hastaneye adımladılar . Gördükleri danışma ile oraya doğru yöneldi .

"Adel Jones bu hastanedeymiş tam olarak nerde? " diyerek sordu.

"Randevunuz varmı beyfendi !" Paul bey sabırla derin nefes alarak konuştu.

"Bakın Adel benim torunum onu hemen görmem lazım " danışmadaki kız kafasını salayarak hemen sistemi kontrol eti. Nerde olabileceğine baktı

"Adel hanım ikinci kata " diyerek açıklama yaptı. Paul Bey aldığı bilgiyle birlikte hemen asansöre bindi . Asansörün durmasıyla asansörden inerek koridorun sonuna doğru yürüdüler.

Paul bey gelen seslere doğru hızlı bir şekilde yürüdü .Bu ses Adelin sesiysi endişeli adımlarla hızlı hızlı yürüdü.

Gördüğü görüntü ile çok sinirlenmişti. bu adam kim oluyorduda torununa dokunuyordu.

Daha fazla bu görüntüyü görmemke için gür sesiyle hastaneyi inlti.

"BIRAK LAN KIZIN KOLUNU "

Herkez sesin geldiği yöne doğru baktı . Haşim ağa ve Mirza ağa gördükleri kişiyle öfkeden deliye döndü.

Paul Bey kimseyi umursamadan hızlı bir şekilde Adele yürüyerek Adeli Miran'ın elinden kurtararak arkasına aldı. Adel dedesinin öfkesini biliyordu .

"Dede lütfen gidelim burdan bir tatsızlık çıkmasın" endişeli bir sesle konuştu. Paul bey karşısındaki adamlara gözlerini dikerek konuştu.

"Torunumdan uzak durun! yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim."konuştu. Paul Bey gücüne güvenerek konuştu . Ama oda bilmiyordu yılar önceki güçsüz Aslanbeyler yoktu artık !

Karşısında koskocaman Miran Aslanbey vardı Paul beyden bile daha güçlüydü. Bir lafıyla herkezi bitirebilen bir güçteydi.

"Asıl sen uzak dur benim kızımdan yılardır aldın onu bizden bundan sonra izin vermem." Öfke barındıran bir sesle konuştu.
Miran o an anladı karşısındaki adamın Adelin dedesi olduğunu . Tek bildiği şey o adamın onu tanımadığı eyer tanısaydı asla kafa tutmazdı.

"Sor bakalım Adele Annesini katilinin yanında durmak istermi?"
Alaylı bir sesle konuştu.

Adelin tek düşündüğü şey kimsenin onu önemsememesi herkez onun hayatına karışıyor olması. Daha fazla bu duruma dayanamayarak araya girdi.

MARDİN'DE SEHER YELİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin