Yıllar sonra bulunan bir çocuk, 1 yıl önce onun yokluğunda hastalandığı için ölen bir anne, kızını en güzel şekilde büyütmek isteyen bir baba ve kız kardeş istemeyen abileri ve erkek kardeşi...
Sizce Derin bunlara dayanabilecek mi?
Tabiki dayanacak...
Gerçekten özür dilerim bölümlerin arası çok uzadııı
Hiç geciktirmeden bölüme başlayalım
Bismillah...
***
"Yani sadece arkadaşsınız?" diye sordu Ateş teyit etmek için. Yiğit ile beraber kafa salladık. Zor da olsa Ateş'i inandırabilmiştik. Koskoca adam ağlayacak raddeye gelmişti.
"Ya biz Derin ile biraz fazla yakınız. Abi kardeş gibiyiz ama eğer rahatsız olduğun bir durum olursa söyle çaresine bakarız" dedi Yiğit aşkım. "Arkadaş olduğunuz sürece sıkıntı yok" dedi Bebişim de. Yiğit kafa sallayınca ayağa kalktım "hadi aşağıya inelim o zaman" ikiside kafa sallayınca odadan çıktık.
Bahçeye indiğimizde herkesin hararetli hararetli birşey konuştuğunu gördüm. Biz yanlarına gelince sustular. "Hayırdır niye sustunuz" dedim. Bir yandan da Savaş abimin yanına oturuyordum. "Birşey konuşmuyorduk kızım. Genel konular. Yiğit'i gördüğüne sevindin mi?" dedi. "Lafı geçiştirme baba" dedim ciddi bir şekilde. Ofladı. "Derin babacım hani senin 2 tane şirketin var ya" dedi. Kafamı salladım devam etmesi için. "O şirketlerden birini biz sen ikisinede yetişemezsin diye askıya almıştık. Az öncede arsa sahibi aradı. İflas etmiş. Şirketi ya bana satarsınız yada binayı yıkarım diyor" dediğinde sinirlenmiştim.
"Ne demek yıkarım. Hak var hukuk var öyle olur mu hiç?" dedim. "Kızım o işler biraz karışık. Tapu onlarda. Biz bu durmda sadece kiracı gibi birşey olmuş oluyoruz." dedi bıkkınca.
"Ben hallederim o işi" dedi Ateş. Kaşlarımı çattım. "Nasıl olacakmış o?" dedim merakla. "Fazla merak bünyeye zarar" deyip işaret parmağıyla burnumun ucuna vurdu. Dedemin öksürmesiyle toparlandık hemen. Off rezil oldum!
Daha yeni mi farkettin aşko?
Of iç ses of!
"Kuşum hani biz havuza girecektik" Yiğit'in bana hitaben konuşmasıyla tam cevap vericekken Ateş söze atladı. "Kuşum mu?" dedi saf saf. "Haa şey ben Derin'e genelde öyle hitap ederimde ondan şey ettiydim" dedi masumca. Evet bizim şeytan Yiğit masum rolünü oynuyordu. Gerçi bende Ateş bana böyle baksa masum rolünü oynardım. Aksi dakdirde öldürebileek potansiyele sahip sadist bir mafyadan farkı yok.
Adam zaten mafya Derin?
Sen bi sus iç ses!
Aman be!
"Sorun mu vardı?" dedim tek kaşımı kaldırıp Ateş'e bakarak. Hemen toparlandı. "Yok birtanem ne sorunu?" dedi. Memnunca gülümseyip Yiğit'e döndüm. "Hadi ben üzerimi giyinip geliyorum sende atık kimden alıyorsan al. Beraber havuza girelim" dememle hemen ayağa fırladı. "Tabii kuşum ben hemen bulup geliyorum" kafa sallayıp ayağa kalktım ve hızlı adımlarla odama geldim. Odaya girdiğimde aklıma Yiğit'in böldüğü an geldi. Kıkırdayıp dolabımın karşısına geçtim. Elime geçen ilk bikinimi giydim. Aynada kendime baktığımda babak mavisi bir bikini olduğunu ve iki göğüs kıxmını kalp şeklinde bir metalin birleştirdiğini farkettim. Çok tatlııı!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
