5.BÖLÜM♧

8.5K 344 61
                                    

Andrew ve soytarı arkadaşları yanımızdan uzaklaşır uzaklaşmak yerde Christina'nın dizine yatmış Dylan'ın yanına gittim.

İçimdeki suçluluk duygusu gittikçe bana baskı yapmaya devam ediyordu. İlk defa birileri benim için kavga etti. Çünkü hayatımda bu tür belaya yol açacak kimseler yoktu. Dylan'a gözlerim dolu bir şekilde bakarak "Dylan, özür dilerim." dedim. Göz yaşlarımı gözümde tutmaya artık gücüm yetmiyordu.

Christina çaresizce bana bakıp "Şşş sakin ol Carla." diyerek beni teselli etmeye çalıştı. Ama sakin olamıyordum, aynı cümleyi tekrar ettim. "Dylan, özür dilerim. Özür dilerim." dedim gözyaşlarımın ağzımın kenarından çeneme doğru süzülüşüyle.

Kolumdan sarışın bir kız tutup beni yanlarından uzaklaştırdı. Çünkü benim daha kötü olacağımı biliyordu. İri mavi gözleriyle bana bakarak "Rahatla lütfen." dedi.

Kendime biraz daha gelmiştim. Artık Andrew ve arkadaşlarından daha çok nefret ediyordum. Sarışın kızla nereye gittiğimize dair hiç bir fikrim yoktu.

"Nereye gidiyoruz?" dedim soluk sesimle.

"Lavoboya yüzünü yıkamalısın." dedi cana yakın bi ses tonuyla. Hemen ardından "Sen Carla olmalısın?" dedi.

Şaşkın bir ifadeyle "Adımı nereden biliyorsun?" diye sordum.

"Molly ve Victoria senden bahsetmişlerdi?"

"Molly ve Victoria da kim?"

"Okulun en popüler grubunun iki kızı." dedi ve ardından "Ve en çirkef kızlarıdır." dedi gülerek.

Sahte bir gülümsemeyle karşılık vererek Molly ve Victoria'nın Andrew'in yanında olan Sarışın dalgalı ve Kızıl kıvırcık saçlı kız olduğunu anladım.

"Peki.." diye duraksadım ilk önce. "Benim hakkımda ne konuşuyorlardı?"

"İnan bilmiyorum ama kahkaha atarak konuşuyorlardı." diye yanıt verdi.

"Ah desene kötü bir şey." dedim fısıltıyla.

"Efendim?"

"Bir şey yok hala gelmedik mi lavoboya?"

"Sanırım okulun yeterince büyük olduğunun farkında değilsin Carla(!)" dedi alaycı bir tavırla.

Lavoboya geldik ve ileri geri giden kapıyı ittiğimde Molly ve Victoria'yla karşı karşıya geldik. Ya da geldim. İkisinin ellerinde marka bir sigara, siyah ve bordo rujlarıyla bana sırıtıyorlardı. Victoria musluğun olduğu tezgahta oturmuş. Bir bacağını uzatıp diğer bacağını sallandırıyordu. Molly ise karşı taraftaki tezgaha yaslanmış sigarasından son bir nefes alarak büyük bir dumanı üzerime üfledi. Öksürdüm ve cevab veremedim. Evet gerçekten korkuyordum. Victoria duman altından sarışın kıza seslendi.

"Teşekkürler bebeğim. Şimdi gidebilirsin." dedi kıvırcık kızıl saçlarının altından kahkaha atarak.

Sarışın kıza baktım ve başını hafif öne eğerek "Üzgünüm Carla." dedi ve koşar adımlarla uzaklaştı.

Molly yaslandığı tezgahtan kendini öne yiterek dik durdu ve sonra sigarasından bir nefes daha alarak çöpe attı. Yanıma doğru geldi ve "Korktuğun çok belli kasıntı." dedi sigara kokmuş ağzıyla. İşaret parmağını çeneme dokundurdu ve göz altıma kadar uzun tırnaklarıyla sürüdü. Canımın yandığını ne kadar belli ettirmemeye çalışsamda yüzümü buruşturarak küçük bir inilti çıkardım. Victoria da bitmiş sigarasını çöpe basket topu atarmış gibi attı ve yanıma geldi. Beni duvara yaslandırıp kıstırmışlardı. Victoria da saçımı işaret parmağına dolayıp "Saçın bir harika kasıntı." dedi ve büyük bir kuvvetle çekti. Bir başka acıya bir başka inilti çıkardım.

Dudak DansıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin