5.2

4.1K 323 11
                                        

Merhabalar, nasılsınız?

Arkadaşlar matamatik diye bişey var, bende beyin diye bir organ bırakmadı.

Kendime gelmem biraz zor oldu ama buradayım.

Bölümü yazdım ama hiç iyi değilim. Yazmam gereken bir bölümdü ama ekran hala bulanık.

Gidin okuyunda sonda buluşalım.

İyi okumalar ...

Hayat bizi istemediklerimizle sınayabiliyordu ve ben yine sınanıyordum. Masamın üstünde bir takı kutusu ve mektup vardı. Sık alınan nefesler eşliğinde onlara bakıyor açmaya korkuyordum. Sanki açarsam onunla yüzleşmek zorunda kalacaktım. Hem onunla hem de 12 yaşımla yüzleşecektim. Sanki bunu okursam tekrardan kendimi telefonun başında bulacaktım.

Tekrardan saatlerce aç ve yalnız bir şekilde annemi bekleyeceğimi düşünüp korkuyordum.

Şu anda da yalnızdım ama bunu ben istemiştim. Aslında bu isteğimde psikoloğumda etkisi vardı. Bu yüzleşmenin iyi geleceğini söylemişti. Gözlerimi kapattım ve onu hissetmeyi bekledim. İlk önce kendimle barışmalıydım. Psikoloğumun dediğini göre,

Bazı yaralarımız o kadar derin olurmuş ki yarayı açan dahi kapatamazmış. Bu olduğunda yarayı birim sarmamız gerekirmiş. Çünkü o yaranın açılacağı büyüklüğe de biz izin verirmişiz.

Ben derinden yaralanmıştım ama buna da izin vermiştim. Gözlerimi açtığımda karşımda 12. Yaşım vardı. Gözleri kıpkırmızıydı. Yanakları ve burnu al olmuş göz yaşlarıyla boyanmıştı. Saçları karman çormandı, bozulmuş pijamalarıyla elinde ev telefonunu tutuyordu.

Göz göze geldiğimizde gülümsedi. O gülümseme çok acı taşıyordu. Yüzleşmelisin dedi zihnim tekrardan.
“Merhaba” dedim zihnime uyarak. Başıyla onaylamakla yetindi. “Bana kızgın mısın?” dediğimde tekrardan onayladı beni. “Neden?” sanki karşımda bir sözümle paramparça olabilecek bir şey vardı.

Ama o zaten paramparçaydı.

“Onu özlüyorsun. Beni bıraktığı halde özlüyorsun onu. Onu özlememen gerektiğini unutmuşsun. Neleri unuttun daha? Unuttun mu, babanın o çaresiz bakışlarını? Sana yazık diyerek bakan öğretmenleri, dalga geçen arkadaşlarını? Uyumadan önce sonsuz kadar yanında olacağına söz veren kadının sabahında seni bırakmasını unuttun mu, gün ışığı?”

Yutkundum, sorularıyla çünkü unutmuştum. 12. Yaşımı öyle bir reddetmiştim ki içimde kendime ait anım yoktu neredeyse. Mahcup bir şekilde başımı eğdiğimde güldü bu halime. Ondan korkuyordum. 12. Yaşım çok olgundu çünkü. Bazen benden bile olgundu. O kadar güzel oynardı ki rolünü aynadaki yansıması dahi anlamazdı. İlk pedagoga gidişinde bile neredeyse adamı kandırıyordu. O korkunçtu, o tam anlamıyla bir oyuncuydu. Babasını kandırmak için var ettiği rolüne kapılmıştı. Kendi içinde ki yıkımı dahi unutmuştu.

“Unutmuşsun.” diye mırıldandı. “Daha neleri unuttun Lara?” bilmiyordum, neleri unutmuştum?

“Mesela baban evde yokken acıktın diye yemek yapmaya çalışıp neredeyse kaynar su dolu tencereyi üzerine dökeceğini unuttun mu? Tabi sen annesinin biricik kızıydın. Seni mutfağa dahi sokmazdı. Ya Ege yetişmeseydi Lara? O zaman ne yapacaktın? Ya da her gece kabus gördüğün için babanın yanında durarak sabaha kadar onu izlediğini? Her şeyi mi unuttun!?” gözlerimden yaşlar süzülürken sessiz kaldım. Ayağa kalktı telefonu sinirle yere attığında sıçradım. Zihnim bu yüzleşmeyi çok gerçekçi yapıyordu.

“Babaannenin ve halanın sana bakma bahanesiyle görücü annesi getirdiğini de mi UNUTTUN???” yerimde sıçrarken bir an dediklerini anlayamadım ancak kulaklarımda sesler yankılanmaya başladı.

Bu da annesi gibi olacak bari verelim de birine adımızı kirletmesin.” babaannemin sesi iğrenir gibi çıkıyordu.

“Sessiz ol anne! Duyup abime söyleyecek sonra. Verene kadar kimse bilmemeli.” halamın sesi temkinli çıkarken midem yanmaya başlamıştı.

“UNUTTUN!!” bağırışıyla kendime gelirken tekrar ona baktım. O artık 12 yaşında değildi. 13 yaşındaydı. Ellerini gösterdi bana küçük küçük yaralarla doluydu, yarım ay şeklindeydiler. Saçları omuzlarında bitiyordu. “Bunları da mı unuttun Lara? Kendi kendine açtığın yaraları da mı unuttun? Baban görmesin diye cebinden çıkarmadığın ellerini de mi unuttun? Onlar fark etmeye başladı Lara. Artık saklayamıyorum, ne söylemeliyim? Kendimi çiziğimi? Tutuğum bıçakların bileğime ulaşmasını engellemek için acısını hatırlamaya çalıştığımı?” omuz silkti “Artık gizleyemiyorum. Ege olmadığı her an yaşadığım zorbalığa katlanmak istemiyorum.” omuzları düşerken devam etti.

“Regl gibi normal bir şeyi bile babamdan öğrenmek istemiyorum. Hayır, utanmak değil bu. Kendimi acınası hissediyorum. Bana bunu anlatanın annem olmasını bende isterdim. Baban ne demişti hatırlıyor musun? ‘Bu onur duyulacak bir şey canımın içi. Bir kadın olmak için attığın her adım onur verici.’ demiş ve saçlarımı okşayarak eklemişti. ‘Seninle gurur duyuyorum birtanem. Çünkü sen tanıdığım en güçlü kadın olacaksın.’ o gün bıraktın saçını kesmeyi ama yine de unuttun.”

“Sen o kadının seni terk ettiğini unutmuşsun Lara. Ama ben ilaçlarla hayatta kalıyorum.” diyerek yerini almıştı 17. yaşım.

“Ben her Allah’ın günü kesici aletlerden kaçıyorum” diyerek acısını haykırdı 15. Yaşım.

“Ben yalnızım Lara. Bugün benim doğum günüm ama yalnızım.” diyerek önündeki keke bakmaya devam etti 16. Yaşım.

Sonra o gözüktü, 6 ay önceki halim. Siyahların içindeydi, karşında babasının tabutu vardı. Daha toprağa girmemişti. Hıçkırarak ağlamaya başladım, onunla birlikte. “O ÖLDÜ!!” diye bağırdı bana. Acısını benden çıkarmaya çalışıyordu.
“o öldü, Lara.” fısıltısı deprem etkisi yaratıyordu.

“Babam öldü ve sen bunu da unutmaya başlıyorsun.” sitemi tüm vücudumu sarstı.

“Senin baban öldü.” diye hatırlattığı acı gerçeği

“SENİN BABAN ÖLDÜ!!!”

“BABAM ÖLDÜ LARA!”

“onun toprağa girmesini istemiyorum.” dedi yalvararak

“Söz verdi, Lara.”
“Bu gece birlikte uyuyacaktık.”

“Söz verdi..” sesler artık anlaşılamıyorken benim çığlıklarım odayı dolduruyordu. Birçok ses aynı ayda konuşuyor, bana geçmişimi anlatıyordu. Ama ben sadece onun dediklerini unutamıyordum.

Baban öldü, Lara.

Bana çok kızmayın tamam mı bende çok kötüyüm.

Bunları bilmemiz gerekiyordu. Psikolojisi kötü olan Lara'yı da tanımalıydık.

Sizi seviyorum, yarın görüşürüz♡ (matematik sınavından sonra hayatta kalabilirsem tabi)

MISS YOU... /TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin