Kapının önünde birbirine bakan Ömer'le Kıvılcım' ın zihninden aynı şeyler geçiyordur. Bu kapıda ne çok anı biriktirmişlerdi ama içlerinden en acısı bu olmuştu. Doğayı istemeye geldiklerinde kapıyı açıp Ömer'i görünceki şoku. Sönmezden Kıvılcım' ı istemeye geldiğinde, bavulunu alıp kıvılcım'a taşındığında...
Şimdi ise birbirine çok yakın ama bir o kadar uzak iki aşık. Ömer Kıvılcım'ı görünce kalbi hızla atmaya başlar. İçinde o kadar özlem birikmiştir ki onu kendine çekip sıkı sıkı sarılmak ister ama yapamaz. Kıvılcım hala şaşkın şaşkın bakıyordur. Bir yandan Ömer'e çok sinirli ve ondan nefret ediyordur. Bir yandan ise karşısına geçip 'bunların hepsi yalan ben hala sana aşığım demesini istiyordur.'
Bir özür dilese affedecek kadar özlemiştir Ömer'i.
Ö: Rüzgar aradı o davet etti beni.
Kıvılcım bir şey söylemez eliyle geç manasında yol verir, Ömer Kıvılcım'ın parmağında yüzükleri görmeyince şaşırır. Kıvılcım hemen yüzüğü çıkaracağını düşünmemiştir.
İçeri geçerler herkes Ömer'i görünce şaşırır.
R: Hoşgeldin Ömer.
Ö: Hoşbuldum.
Ortamda gergindir. Sönmez Ömer' e öldürücü bakışlar atıyordur. Ömer ise çaktırmadan Kıvılcım'ı izliyordur. Kıvılcım Ömer'e taraf bakmamaya çalışıyordur.
N: Amca siz ne zaman boşanacaksınız.
Ömer ve Kıvılcım birbirine bakar.
Apo: Tövbe tövbe.
Ö: Nilaycım bu konu beni ve Kıvılcım'ı ilgilendirir.
D: nilay seni ilgilendirmeyen şeylere burnunu sokmasan mi artık ha ne dersin.
N: ayrılar ama yalan mı baksana birbirlerine bakmıyorlar bile.
A: Nilay sus artık kızım. Hem ne ayrılığı bir yuva yıkmak bu kadar kolay mı. Oturup konuşurlar hallederler elbet.
K: ben pek hallolacağını sanmıyorum. Nilay boşanma işlemleri başlatıldığında haber veririm sana.
Ömer şaşırmıştır. Kıvılcım'a bakar.
K: neyse bu gece Alev' in gecesi bu konuları kapatalım.
Gece biter herkes evlerine dağılır. Sönmezle Kıvılcım salonda oturuyordur.
S: Utanmadan bir de çıkıp gelmiş.
K: Rüzgar çağırmış anne.
S: senin neyin var yüzün soluk sanki.
K: biraz midem kötü. Halsiz de hissediyorum.
S: yarın sen bi hastaneye git doktora görün.
K: yok anne geçer büyütülecek bir şey değil.
S: bu yaşadıklarından sonra normal tabi.
K: Anne.
S: efendim.
K: sen haklıydın. Yani Ömer için söylediklerin seni dinlemedim.
S: şş tamam kızım geçti gitti bunu da atlatıcaz inşallah.
Ömer ev
Ömer sürekli Kıvılcım' ı düşünüyordur. Ona gerçekleri anlatmamak için zor tutuyordur kendini. Onu deli gibi özlemiştir. Ama yaptığı her şey Kıvılcım'ın iyiliği içindir. Ona böyle yaparak acı çektirdiğini biliyordur ama Kıvılcım' ın ondan soğuması için bu oyuna devam etmek zorundadır.
Sabah olmuştur. Doğa Kıvılcım' ı arayıp dışarda kahve içmeye çağırmıştır. İkisi de evden çıkmış buluşacakları kafeye varmışlardır. Kıvılcım doğaya doğru gider. Sarılırlar. Cemreto da pusetinde uyuyordur
D: annnecim nasılsın iyi misin?
K: iyiyim güzelim siz nasılsınız?
Kıvılcım cemreye bakar.
D: iyiyiz bizde dışarı çıkınca mayıştı uyudu
K: oy meleğim nasıl güzel.
Otururlar siparişlerini verirler.
O sırada Ömer'in adamı aramış Kıvılcım'ın doğayla buluştuğunu söylemiştir.
D: anne siz Ömer abiyle nasıl bu hale geldiniz.
Kıvılcım sessizce yutkunur.
K: Doğa her şey anlattığım gibi oldu bende çok şaşkınım. Tek istediğim bir daha onun yüzünü görmemek.
Doğa yerinde gerinir.
D: anne aslında benim sana bir şey söylemem lazım.
K: söyle canım.
D: geçen biz restorantta toplandık Pembe hanım ve Abdullah beyin evlilik yıldönümü için.
K: ne güzel
D: ıı şey. Sonra Ömer abi geldi, yanında bir kadın vardı.
Kıvılcım bunu duyunca başından aşağı kaynar sular dökülür gibi oldu.
D: anne iyi misin. Of keşke söylemeseydim.
K: iyiyim iyi sadece şaşırdım.
D: ben tabiki Ömer abiye soğuk davrandım. Kadınla da hiç konuşmadım.
K: doğa bu bizim sorunumuz lütfen sende Ömer' e karşı tavır alma hem biz boşanıcaz hiç bir şey yaşanmamış gibi yolumuza devam etmeliyiz değil mi.
D: öyle de anne seni böyle görmek. Üzülüyorum.
K: benim bir şeyim yok inan buda geçicek.
O sırada cemre uyanır. Ağlamaya başlar. Doğa alır kucağına susturur.
K: versene seviyim biraz.
Kıvılcım Cemre' yi kucağına alır fotoğrafları çekildiğinden habersiz sever onu.
