Deja Vu / Minsung

16- Ömrümün Sonunu Seninle Geçirmek İstiyorum

Yaklaşık yarım saat sonra San dışarıya çıktığında koşarak bana sarıldı ne olduğunu tam anlamasam da sarılışına karşılık verdim. Sarılmamız git gide uazrken San'ın iç çekişlerini duyduğumda yerime çivilendim.

Aklıma gelen binbir türlü senaryoyu kovup San'ı kendimden uzaklaştırdım ve endişeyle konuşmaya başladım.

- Abim noldu bişey söyle bişey mi oldu Jisung'a
+ Abi ben sana nasıl söylicem bilmiyorum
- Bişey olmadı dimi hayatta ölmedi bişey olmadı

Ağzından çıkacak kelime ya beni ölüme itecekti ya da yaşatacaktı. Bunun ortası yoktu benim için. Suskunluğunu korudukça aklıma binbir senaryo geliyordu aklımı yitirecek gibi hissediyordum kendimi.

Karşımdaki kişi hayatımdaki tek varlığım her şeyimdi ama şu anda karşımdakinin kim olduğunu bile göremeyecek algılayamayacak kadar gözüm dönmüştü. Sinirle ve endişeyle bağırdığımda San benden bir adım uzaklaştı.

- SAN BİŞEY SÖYLE ARTIK KONUŞ LÜTFEN BİŞEY OLMADI DE NOLUYO NİYE AĞLIYOSUN BİŞEY SÖYLE
+ Abi nolur bi sakin ol ölmedi ama bişey var nolur şuraya otur konuşalım bi

Derin derin nefes alarak kendimi sakinleştirmeye çalıştım. Yanına oturduğumda dizlerimi sallıyor tırnaklarımın kenarındaki etleri yoluyordum.

+ Abi hyungun kanser olma ihtimali var hiçbişey net değil ama şu anda öyle duruyo
- N-ne

Başımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü.

- Ne kanseri San
+ Kan sanırım
+ Jisung nerde şuan
- Odaya aldılar yanına gidelim şimdi kan aldılar ondan bakıcaklar 1 saate hallolur

Oda numarasını öğrendikten sonra koşarak odaya gittim. İçeriye girdiğimde başında sargıyla yatakta yatıyordu. Uyanıktı sanırım.

Yavaşça yanına yaklaştım ve seslendim.

+ Ji bebeğim nasılsın kendini nasıl hissediyorsun
- Min iyiyim sanırım kendimi çok halsiz hissediyorum sadece kusura bakmayın sabah sabah dengemi sağlayamadım düştüm bi anda şekerim düştü sanırım
+ Ji saçmalama istersen ısırırım bak öyle bişey yok sen kaza yaptığımda benim yanımda kaldın kaç hafta ben seni bi hastaneye getirdim çok mu

Yaklaşık 1 saat sonra San sonuçlara bakmak için gittiğinde yine jisung'a yanındaki sandalyeye oturmuş dizlerimi sallıyor bir yandan da tırnaklarımla derimi çekiştiriyordum.

- Min noldu banada anlatır mısın sabahtan beri çok düşüncelisin ayrıca sakinde değilsin etlerini yoluyosun yine.
+ Bişey yok bebeğim sadece bir dava vardı aklıma o takıldı özür dilerim sanada yansıttığım için
- Problem değil

Telefonuma San'dan gelen mesajla bişeyler uydurup odadan çıktım. Kapının önünde bekleyen San'ın yanına gittim hızlıca yüzüne beklentiyle bakarken kafasını aşağıya eğdi ve başını olumlu anlamda salladı.

Ağlamaya başladığımda hıçkırıklarımın arasında konuşmaya çalıştım.

+ Napıcaz şimdi San kaçıncı evre nolucak nasıl bişeyler yapıcaz
- Abi ben ya da sen söyleyemeyiz başka bir doktor söylesin 2. Evre yani iyileşme ihtimali çok yüksek sen bir şekilde ikna et işten ayrılsın senin yanına taşınsın

Sıkıntıyla nefesimi verdiğimde napacağımı hiç bilmiyordum San bir doktorla beraber geldiğinde ben içeriye girmedim. O anları izlemek hiç mantıklı gelmedi bana.

Artık dayanamayıp içeriye girdiğimde yattığı yerde ağlayan Jisung'un yanına gittim. Yatağın yanındaki sandalyeye oturup elini sıkıca kavradım.