Acı Geçmiş

160 12 12
                                    

Vedat ve ismet her zaman olduğu gibi gene şirkette ekmek teknelerinin başlarındaydılar. Rahmetli babaları Ahmet ve Cihan zamanındaki düşmanliklarindan dolayı Vedat Demir ve İsmet Kuzgunun' da birbirlerine düşman olmalarını bekliyorlardı. Ama Vedat ve İsmet gençken birbirlerine;

Sene 2009;
"Biz babalarımız gibi düşman değil, dost olalım." Demişlerdi

Işte o günden bu zamaana kadar aralarında çok şükür ki bir şey olmamıştı. 'taki arkadaşları Kaan Taş' ın Vedat ve İsmet' ın dostluğunu kıskandığı için bir plan yapana kadar. Kaan Taş kendini şirketin ortaklığında ve onların yanında dışlanmış hissediyordu. Fakat böyle bir durum yoktu, Vedat ve İsmet asla böyle bir şey yapmamışlardı, yapmazlardıda çünkü dostluk nedir bilirlerdi "Rizede" dostluk deyince herkes eliyle Demir ve Kuzgun ailelerini gösterirdi.

Kaan Taş yaptığı planı uygulamakta kararlıydı, hırs gözümü kör etmişti. Degun şirketindeki muhasebede oynamalar yapıp şirketin gelirini oynayacaktı ve Vedat Demiri şirketin ortağına yani İsmet Kuzguna borçlu çıkaracaktı.
Öylede yapmıştı, Hiçte dostuna acımamıştı. İHANET hiç bir insanın tahammül edemediği, katlanamadığıydı... o da Demir ve Kuzgunların başına gelmişti. Kaan Taş muhasebeye gidip şirketin gelir- giderleriyle bir oynama yaptı ve İsmet Kuzgun'un odasına doğru yol aldı. Kapıyı 3 kez tıklatıp içeriden "Gel!" Sesiyle içeriye girdi. Elinde muhasebeden çıkardığı sahte borç dosyaları vardı.

"Kusura bakma rahatsız ettim İsmet ama , önemli bir konu hakkında konuşmam gerek."

"Gel, buyur nedir o önemli olan konu?"

*Masanın karşısındaki koltuklara oturdum ve belgeleri önümdeki masaya koydum söze girdim;

" Bunu böyle söylemeyi istemezdim. Aranızı bozmaya da niyetim yok ama bunu görmen lazım" diyerek belgeyı ona uzattım.

"Ne diyorsun Kaan ne ara bozması ne oldu?!"

"Aç bak"

*Dosyayı açtı ve uzun bir şey demeden dosyaya baktı...

"B-bu nasıl olur!" Dedi sadece

"Vedat böyle bir şey yapmaz, yok olamaz böyle bir şey nerden buldun bunu!"

"Muhasebe odasından"

Hem konduramıyor, hemde inanıyordu...
*Hemen inanması için söze girdim;

"Bak İsmet, sana 500.000 euro borcu var bu adamın. Senden gizli şirkete boŕc almış sonuçta %50 ortakla paylaşıyorsunuz şirketi, böyle olmaz yani, çokta büyük bir meblağa." Diyerek ateş topunu ortaya fırlattı Kaan Taş...

"Evet haklısın, birde benden gizli almış borcu. İnsan söyler," dedi

"Bu arada Vedat sana borcu nasıl ödeyecek?"

Derin bir nefes alarak ayağa kalktı ve odadan çıktı. İsmet Kuzgun, sinirli adımlarla çevredeki gözleri hiç umursamadan ortağı, en yakın dostu olan Vedat Demir'in odasına girdi. Odada yalnızdı...

"Vedat!, Vedat! Ya sen böyle bir şeyi nasıl yaparsın, yada hangi cesaretle yaptın? , nasıl söylemezsin ya bana, nasıl ödeyeceksin borcu bana. Kimden aldın?!"

"Ne diyorsun ismet ne borcu?"

"Ya bilmiyormuş ayaklarına yatma Vedat! Bana 500.000 euro borcun varmış!"

"İsmet benim borcum filan yok diyorum sana!"

"Al bak varmıymış yokmuymuş" diyerek elindeki sahte dosyaları masaya fırlattı.

Hemen açıp baktı Vedat Demir. Gerçektende İsmet Kuzguna dudak uçuklatacak bir miktarda borcu vardı. Fakat onun haberi yoktu.

"B-bu nasıl olur!"

ZÜMRÜTÜANKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin