MENİNA

4. Resital

"4. Resital"

✶

"Benim canım arkadaşım, seni çok seviyorum! " diyerek elinde ki barbieyi sağa sola oynatan Efkan sesini inceltmeyi de ihmal etmemişti.

Ah, hayır hayır. Efkan boş vakitlerinde barbie oynamıyordu. Boş vakitlerinde Menina ile barbie oynuyordu. Aramızda kalsın ama bu yaşında dışarıya karşı gösterdiği sözde delikanlı rolü Menina'nın yanında işlemiyordu.

Menina zar zor Türkçe konuştuğu için soran bakışlarını Efkan'a yöneltti. "Seni seviyorum." Efkan kelimeleri heceleyerek Menina'ya söyletmeye çalışıyordu.

"Mertirna jubne! " Menina söylediklerinin doğru olması umuduyla Efkan'a baktı. Efkan kararlılıkla başını iki yana salladı. Kesinlikle Menina'ya Türkçe öğretmeli ve onunla rahatça anlaşabilmeliydi.

Efkan'ın yaptığı baş hareketi sonucu dudaklarını öne büzen Menina yüzünden Efkan'ın ifadesi yumuşamıştı. Fakat vazgeçmemişti. "Se, " Menina'nın söylemesini bekleyerek mücevherlerini ona yöneltti. "Sı, "

"Se, " Efkan'ın yükselen sesi Menina'yı korkutmuştu. Çünkü bildiği bir gerçek vardı. Efkan pes etmezdi. Menina gibi üşengeç bir kız çocuğu ise Efkan'a sabredemezdi.

"Si, "

"Se, "

"Siiiii! "

"Seee! "

Efkan oflayarak "Seni seviyorum! " dedi. Menina onu taklit etmeye çalışarak "Şişe bişmiyom! " dedi. Söylediği kelimeler hiçbir alfabede anlam ifade etmiyordu. "Se-ni se-vi-yor-um! "

"Şi-şe bişş-mi-yom! "

"Seni seviyorum! " Efkan yeniden bağırdığında odada onlardan hariç bir ses duyuldu: Behzat Bey'in sesi.

"Sen kimi seviyorsun lan?! " Efkan korkuyla yerinde sıçradı. "Kimseyi sevmiyorum, Behzat Amca! " Behzat Bey yaklaşık yirmi dakikadır çocukluk arkadaşı Kerem Bey ile çocuklarını izliyor ve ne yaptıklarını adı gibi biliyordu. Efkan'a sert çıkmasının tek sebebi ise onun bu telaşlı hallerine gülmek istemesiydi.

Behzat Bey hızla Efkan'ın mavi kazağının yakalarını tuttu ve havaya kaldırdı. "Sen benim biricik kızıma aşkını mı itiraf ediyordun, yoksa ben mi yanlış duydum? " Efkan tam cevap verecekken gülümsemesini saklamaya çalışan Kerem Bey içeri girdi.

Oğlunu Behzat Bey'den kurtarıp yanına aldı. "Ne oluyor sana Behzat? " dedi, bastırmaya çalıştığı gülüşüyle. "Ne olacak? Senin oğlun benim kızıma aşkını itiraf ediyor! " Kerem Bey'in konuşmasına izin vermeyen Menina ayaklanarak babasının önüne geçti. "Yok öyle bir şey baba, biz Minik ile barbie oynuyorduk. " Rusça konuştuğu için kendini rahatça ifade edebilmişti. Efkan, Menina'nın ne dediğini bilmediği için meraktan dudağını dişlerken Behzat Bey'in ifadesi yumuşamıştı. "Sen öyle diyorsan öyledir güzel kızım. "

"Onu bunu boşverde sen benim dediğime bak. " Kerem Bey'in sözleri ile Behzat Bey ona döndü. Ne diyorsun der gibi göz kırptı. "Bak bizim oğlan seninkine aşkını itiraf etmiş zamanla senin kızda bizimkini sever. Gel şunları ever, " lafını bitirmesine müsaade etmeyen Behzat Bey'in gür sesiydi. "O lafın sonunu duymayım, Kerem! " Kerem Bey'in şen kahkahaları odada yankılanırken çocukluk arkadaşı burnundan soluyordu.

Behzat Bey, Efkan'a dönerek "Laflarına dikkat et! " diye uyarıda bulunmayı ihmal etmeyerek Kerem Bey ile odadan çıkmışlardı.

Efkan ve Menina neye uğradıklarını bilmeyerek birbirlerine bakakaldı. Menina'nın "Sine siveyom. " diye mırıldanışı duyan Efkan hızla ona döndü. "Seni seviyorum. " dedi, tüm kelimelerin üstüne basarak.