3.Bölüm

14.8K 1.1K 109
                                    

Lütfen ve oy yorumları yükseltelim...

Geçmiş zaman...

Karanlık ve ıssız sokakta evine doğru yürürken kalbi küt küt atıyordu. Önündeki karanlık sokağa baktı ve ağlamaklı halde dudaklarını bükerek kuzeni Sibel'e içinden bir ton küfür etti. Yarın ilk işi kuzenini öldürmek olacaktı! Onun aklına uyup eve geç kalmıştı. Keşke babası 'Kızım, ben seni almaya gelirim. Çıkınca haber et' dediği zaman haber etseydi. Ama nereden bilebilirdi ki kuzeninin falcıda işinin uzun süreceğini... Aklına gelenle sertçe yutkunmuştu. Kendisi fal baktırmamıştı ama kuzeninin günahına ortak olmuştu. Üç harfliler ona musallat olmadan, eve gider gitmez namaz kılacak ve tövbe edecekti. Çok korkuyordu Mayıs bu tür şeylerden. Hayatında bir kere fal baktırmış ve falcı ona hiç iyi şeyler söylememişti. Yok kocası ilerde üniformalı olacakmışta, onu zorlu ve korkunç olaylar bekliyormuşta! O günden beri korkuyordu. Onun üzerine yaptığı sakarlıkları da üç harflilere bağlayınca iyice korkmuştu. Adımlarını hızlandırmış ve karanlık sokaktan dua ede ede hızlıca geçiyordu ki duyduğu tıkırtı ile olduğu yerde kaldı. Elleri titremeye başlarken dizinin bağının çözüldüğünü hissetti. Korkudan gözleri dolarken tekrar bir tıkırtı duydu. Çöp tenekesinden çıkan kedi ile çığlığı bastığı gibi koşmaya başladı Mayıs.

O koştukça sanki arkasından biri geliyormuş gibi hissediyor ve daha hızlı koşuyordu. Bir anlık gafletle koşarken arkasını dönmüştü. Kimse yoktu ve çok fazla karanlıktı. Mayıs oldu bitti karanlıktan korkardı. Düşünceler arasında sert bir şeye çarpmasıyla hem bağırmış hem de yere, poposunun üzerine sertçe düşmüştü. Aklından binbir senaryo geçerken duyduğu sesle tüm korkuları yok olmuş, sinirden ağlamaya başlamıştı. Tüm bunları kuzeni Sibel yüzünden yaşıyordu! Yarın Sibel'in ölüm günü olacaktı!

"Mayıs!" endişeli sesi sokakta çınlarken, hemen Mayıs'ın yanı başına eğilmişti Poyraz. Bu kız gece yarısı dışarda ne arıyordu? Üstelik neden titriyordu. Aklına herhangi bir kötü olay getirmek istemedi. " İyi misin? Mayıs konuşsana benimle!" diye art arda sorularını sıraladı.

Mayıs, korkudan akan gözyaşlarını elinin tersiyle sildi. Burnunu çekti ve ela gözlerini birkaç kez kıpraştırdı. Hemen Poyraz'ın ayaklarına ters mi düz mü diye baktı. Oh çok şükür düzdü. Ne olur ne olmaz diye de içinden besmele çekti. Poyraz ise elini kaldırmış ve Mayıs'ın sarı saçlarına dokunup dokunmamak arasında kalmıştı. Elini yumruk yaptı ve sertçe indirdi. Yüzünü buruşturmuştu.

"Mayıs, güzelim ne oldu?"

Güzelim... Bir anlığına boş bulunup 'Gerçekten güzelin miyim?' dememek için kendini zor tutmuştu.

" Korktum, karanlıktan... sonra çöpten kedi çıkınca kaçtım işte!" demişti utanarak. Poyraz emin misin dercesine bakmıştı. Mayıs ise onaylayarak başını olumlu anlamda sallamıştı.

" Niye ağlıyorsun peki?" diye sordu Poyraz. Canından can giderken öyle zordu ki Mayıs'ın göz yaşlarını silememek, ona dokunamamak. Sertçe art arda yutkundu Mayıs. Tüm olanları üstü kapalı şekilde Poyraz'a anlatmıştı. Poyraz bir ara Mayıs'ın yalan söylediğini düşündü ama ciddi olduğunu görünce susmak zorunda kalmıştı. Poyraz ayağa kalkmış, Mayıs'a kalkması için elini uzatmıştı. Mayıs büyük bir hevesle ve anlamlandıramadığı bir heyecanla Poyraz'ın ona uzattığı elini tutmuş ve ayağa kalkmıştı. Ama kalça kemiğinin ağrısıyla dudaklarından "Ah!" diye acı bir feryad koptu. Kalçası çok kötü ağrıyordu!

"Çok acıyor" demişti küçük bir kız çoçuğu gibi. Poyraz ise Mayıs'ın bu nazlı hallerine alışkın olduğu için sadece tebbesüm etmişti. Anlaşılan küçük hanımın düşünce elleri acımıştı.

Mayıs Çiçeği (Mahalle kurgusu) /TAMAMLANDI \Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin