6.Bölüm

12.5K 1.2K 273
                                    

Bu bölüm kurgumun tek erkek okuyucusu olan berkaslanss gelsin✨
Geçmiş doğum günün kutlu olsun Reis. Nice mutlu yaşların olsun İnşallah 🤗🌸

Oy ve yorumlarınızı lütfen eksik etmeyin 🫶🏼🤍

Yatakta uzanmış ve dolabın üzerinde asılı olan gelinliğine sevgiyle bakıyordu Mayıs. Dün sabah gelmişti gelinliği ve giyinmek için resmen sabırsızlanmıştı ama annesi asla izin vermemişti! Gelinliği aldığı gibi dolabın üzerine asmış ve küçük bir çocuğu uyarır gibi düğün gününe kadar giyinilmeyecek demişti. Mayıs belki bir umut Poyraz bir şey der de giyerim diye ona söylemişti ve Poyraz aynen şunu söylemişti. " Gelini, düğünden önce gelinlikle görmek uğursuzluk getirirmiş. Ben düğünümde uğursuzluk istemiyorum." diye kestirip atmıştı. Ama bunların hepsi Mayıs'a göre koca bir saçmalıktı! Asla batıl inançlara inanmıyordu, üstelik inat etmişti; Poyraz onu gelinlikle düğünden önce görecek ve bir uğursuzluk olmadığımı kanıtlayacaktı. Derken kapısı hiç nazik olmayacak şekilde açılmış ve içeri Sibel girmişti.

"Günaydın! Tembel gelin, hadi kalk öğle oldu." Diyerek girmişti. Ama gelir gelmez o da hemen Mayıs'ın yanına kıvrılmıştı, kendini çok tuhaf hissediyordu Sibel. Mayıs ile birlikte büyümüşler, her haltı birlikte yapmışlardı. Kuzen değil kız kardeş olmuşlardı,her zaman birbirlerine, şimdi Mayıs'ın evlenmesi onun çok garibine gidiyordu. Ne ara büyüyüp, evlenecek yaşa gelmişlerdi.

"Günaydın Sibel hanım, bana tembel diyorsunuz ama hemen yavru kedi gibi yanıma sırnaştınız." demişti. Sibel kıkırdamış ve yorganın altına girmişti bile, sabahtan beri bir o yana bir bu yana derken çok yorulmuştu. Gelinin kankası olma görevi onu oldukça yormuştu.

" Poyraz bey ile evlenince artık yanına yatamayacağım. O yüzden geldim."

Mayıs, kuzenine sıkıca sarılmıştı. Küçüklükten beri birlikte uyumayı çok severlerdi. Ve Sibel haklıydı, Poyraz ile evlendikten sonra kesinlikle bu zamanları çok özleyeceklerdi, daha sonra ise her zamanki gibi düğünden konuşmaya başlamışlardı. Sibel son dakika elbise değişikliği yaptığından bahsediyordu.

.....

Akşama doğru ise Mayıs, karşı eve, Poyraz'ların evine geçmişti. Ama Poyraz'ı evde bulamamıştı. Meğer sabah erkenden karargaha gitmiş ve hala gelmemişti. Mayıs bu duruma oldukça şaşırmıştı, izinli adamın karargahta daha ne işi olabilirdi? Kuzeni ve kaynanası ile bahçede otururken, aklından binbir senaryo geçiyordu ki bahçe kapısının açılmasıyla düşüncelerinden sıyrılmıştı.Elinde poşetle Faruk içeri girmişti. Kısa bir sohbetten sonra Faruk'un getirdiği kola ve çekirdekleri hazırlamak için mutfağa geçmişti Mayıs, aklı hala Poyraz'da idi.Mutfakta işi bittikten sonra bahçeye geri gelmiş ve kaynanasını, Gülistan hanımı, görememişti.

"Karşıya, size geçtiler düğün için son dokunuşlar yapılacakmış." dedi Faruk, Mayıs anladım dercesinde başını olumlu anlamda sallamış ve tepsiyi ortaya koyup, geçip yerine oturmuştu. Daha sonra aklına gelenle Faruk'a döndü:

"Bizim sera işini ne zaman aktif hale getiriyoruz?" sesi meraklı ve heyecanlı çıkmıştı.Sera konusunda oldukça heyecanlıydı. Faruk kolasından bir yudum almış,

"Hayırlısı ile şu düğününüz bittikten sonra, hayır düğün mü uzadı yoksa? Biz mi yavaş ilerliyoruz anlamadım bir türlü şu düğün günü gelmez oldu." demişti, Sibel avuçlarına doldurduğu çekirdekler ile oturur pozisyona gelmiş ve başını aşağı yukarı hızla sallayarak onaylamıştı.

"Ay gerçekten ya! tam şu işimiz bitti diyoruz başka iş çıkıyor. Ne bitmez düğün telaşıydı."

Mayıs ise bu duruma sessizce hak vermişti.Gerçekten anlayamadıkları şekilde düğün telaşı çok yorucu geçmişti. Her şeyi en ince ayrıntısına kadar düşünmüş ve tasarlamıştı. Hiçbir eksiklik görmek istemiyordu. Derken evin kapısının önünde Poyraz'ın arabası durmuştu. Mayıs hemen oturduğu yerden kalkmış ve bahçe kapısına doğru koşmuştu. Birkaç dakika sonra Poyraz tüm heybeti ile arabadan inmişti. Mayıs'ı görünce yüzünde buruk bir gülümseme oldu. Gözlerini birkaç saniyeliğine kaçırdı.

Mayıs Çiçeği (Mahalle kurgusu) /TAMAMLANDI \Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin