-Son-

10.1K 661 214
                                    

-20.11.2023-

3 yıl sonra...

Anahtarımı çıkarıp boya bulaşmış, yüzüklü elimle kapıyı açtım.

Eve girip ceketimi çıkarttım ve anahtarımla birlikte sonra almak üzere yere bıraktım. İçinde boyalar, fırçalar gibi gerekli malzemelerimin olduğu çantayı ve bugün başlayıpta henüz bitiremediğim tuval çalışmamın olduğu çantayı da yanına bıraktım.

Güzel sanatlar okuyan neredeyse tüm öğrencilerin yanında bir sürü eşya taşıması gerekiyordu. Bu yüzden ne kadar nefret etsemde farklı çeşitlerde bir sürü çanta taşımak zorundaydım.

"Deniz?"

Mutfaktan Fatih'in sesi gelince sabahtan beri sinirlerimi geren bölüm hocasının yarattığı tüm öfke birden yok oldu.

"Benim." Diyerek banyoya ilerledim ve ellerimi yıkadım. Ne kadar yıkarsam yıkayayım bazı renkler çıkmıyordu. Artık alıştığım için çok umursamıyordum. Ellerimi kurutup mutfağa ilerledim.

Fatih bir şarkıyı mırıldanırken sos gibi bir şeyi karıştırıyordu.

"Karabiberim vur kadehlere, hadi içelim içelim her gece..."

Gözleri beni bulduğunda yüzünde asla silinmeyen gülümsemesi büyüdü.

"Zevki sefa doldu gönlüme. Hadi içelim acıların yerine..."

Yanına gidip kollarımı beline doladım ve tezgahta gözlerimi gezdirdim.

Saçlarımın üzerini öptü.
"Hoş geldin bebeğim."

"Hoş buldum." Dedim ve üzerindeki siyah gömleğinin bozulmuş kısmını düzelttim.

İşini bırakıp bir elini belime, diğerini enseme koyup dudaklarımı sıkıca öptü.

"Ohh." Dedi geri çekilirken. "Nasıl özlemişim bebeğimi..."

"Yemek ne yaptın? Açım ben." Dedim ocaktaki tencerelerin içine bakmaya çalışarak.

Bir eliyle çenemi tutup yüzüne bakmamı sağladı. Kaşları çatılmıştı ve huysuz bir ifadeyle bakıyordu.
"Ben de özledim desene şerefsiz."

Dudaklarım kıvrılırken uzanıp yanağını öptüm."Ben de özledim yavrum." Memnunca gülümsedi.

"Bir daha desene."

Hâlâ ona sevgi sözcüğü kullandığımda tekrarlamamı istiyordu. Az kullandığım için değil, hoşuna gittiği için.

"Yavrum yemek olduysa tabakları çıkarayım mı?" Dediğimde yüzündeki ifade dağıldı.

"Ulan..." Sanırım mideme sövüyordu şu anda. "Çıkar hayatım çıkar." Dedi sinirlerine hakim olmaya çalışarak.

Sırıtarak tabakları çıkardım. İkimiz yemekleri doldurup masaya koyduk ve biz de oturduk.

"Mekan tamamlandı mı?" Diye sordum çatalımı elime alırken.

"Hallettik, haftaya açarız büyük ihtimalle." Dedi heyecanla. Dudaklarım kenarı kıvrıldı.

Şu üç yılda beş tane daha restoran açmıştı ve kendi restoran zincirini kurmuştu. Zaten maddi olarak babası sayesinde her zaman rahat bir adamdı, bu yüzden pek sıkıntıya girmeden rahatça halledebilmişti. Her geçen gün daha da iyi gidiyordu işleri.

Ben ise üç yıldır güzel sanatlar fakültesinde Temel Sanat Eğitimi bölümünü okuyordum.

Resim de yeteneğim olduğunu Fatih şans eseri beni bir şeyler karalarken görünce fark etmişti, sonra da zorla sınavlara sokarak üniversite okumamda ısrar etmişti.

YENİ MAHALLE -BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin