YENİ MAHALLE -BXB

36- Öpücük

İg hesabı açsam hiç biriniz takip etmezmiş... Küstüm lan size.

■ ■ ■

27.08.2023

"Tuzlu..." Diye mırıldandım Fatih'le birlikte yaptığımız yemeği yavaşça çiğnerken.

Fatih kaşlarını kaldırdı ve çatalının ucuna biraz alıp ağzına attı. Çiğnerken kaşları çatıldı yavaşça.

Üzgün gözlerle izledim onu. Dudaklarım öne doğru büzülürken uzun bir nefes verdim. Zaten neredeyse her şeyi Fatih yapmıştı, buna rağmen benim yüzümden yemek mahvolmuştu.

"Bir tuz dökecektim onu da beceremedi-"

"Yoo." Bir anda sesini yükseltmesiyle gözlerimi kırpıştırdım. "Çok güzel olmuş, tuzu falan da yerinde gayet. Ben beğendim." Dedi ve çatalını doldurarak kocaman bir lokma aldı.

Ben üzülmeyeyim diye yapıyordu. Yoksa cidden tuzlu olmuştu. Ben de bir lokma aldığım sırada kapı çaldı. Fatih benim ayağa kalkmamı beklemeden ayaklandı ve üzerini düzelterek kapıya ilerledi.

Saniyeler içinde Yavuz'un sesi geldi.

"Çok açım ben ne yemek var?" Dedi ayı bir biçimde.

"Yarram var yiycen mi?" Fatih'in dediğiyle dudaklarım kıvrıldı.

"Götür götüne sok." Fatih ona küfür ederken kapı kapandı ve mutfağa ilk Yavuz girdi. Beni görmesiyle afalladı.

Yüzüne bakınca fark ettim ki Emir ona olanları söylemişti. Göz altları kızarmıştı.

"Selam." Dedi ve cevap vermemi beklemeden ocaktaki tencereye ilerledi.

Ters bir tepki vermemesi beni rahatlatmıştı. Sonuçta benim bir suçum yoktu ve Emir'in ona olayı tüm doğruluğuyla anlattığına emindim.

"Selam." Diye mırıldandım. Fatih'te mutfağa girdi ve tekrar az önce ki yerine oturdu.

"Fatih bu yemek acı mı?" Diye sordu Yavuz Fatih'e bakarken.

"Değil." Yavuz başını sallayarak dolaplara yöneldi ve ilk açtığı dolaptan bir tabak aldı. Daha önce gelmiş olmalı ki her şeyin yerini bilerek hareket ediyordu.

Yavuz kendine bir tabak doldurup ikimizinde çaprazına gelecek şekilde oturdu.

Oldukça acıkmış olmalı ki anında kocaman bir lokma aldı. Ne tepki verecek diye yüzüne baktım.

Yüzünü buruşturup birkaç kere çiğnedi ve öksürerek Fatih'in önündeki içilmemiş suyu alarak hızla içti.

"Bu ne lan zift gibi." Dedi tabağındaki yemeğe kötü bakışlar atarken.

"O kadar mı kötü olmuş?" Dedim kırgın bir sesle. Yüzü bana döndüğünde duraksadı ve göz ucuyla Fatih'e baktı. Fatih ona nasıl baktı bilmiyorum ama anında berbat bir oyunculukla yüz ifadesini değiştirdi.

"Yok ya güzel olmuş, elinize sağlık." Dedi çatalını geri bırakırken.

"Güzelse niye yemiyorsun?" Dedim kaşlarımı çatarak. Gözlerini kaçırdı.

"Pek aç değilim de." Yalancı. Oflayarak ben de çatalımı bıraktım ve telefonumu aldım elime.

"Yemek söyleyelim bari, ne istersiniz?" Dediğimde Yavuz'un resmen gözleri parladı.

"Çok güzel olmuş bunu yiyelim." Dedi Fatih bir çatal daha alırken. Ben üzülmeyeyim diye zehirlenecekti şimdi.

"Boşver olmamışsa yemek zorunda değilsiniz."