Fısıldayışlarımız

68 22 5
                                    

Sen aramakla bulunacak biri değildin. Bu yüzdendir ki seni aramayı bıraktığım an çıktın karşıma. Birden geldin ve hiçbir şeyim yokken her şeyim oldun. Nasıl yaptın, neden yaptın bilmiyorum.

Her şeyden vazgeçmiş bir adamın her şeyi nasıl olunur, belki de bir tek sen biliyordun bunu. Bir tek sen başarabilirdin. Hayatıma geldin ve hayatım oldun. Yine de her yol bir gün çıkmaza girermiş. Her kavşak bizi götüremezmiş dönmek istediğimiz yere.

İnanır mısın, sayısız yol denedim sana gelmek için. Hesapsız kitapsız sadece seni istedim. Benim tüm isteklerime rağmen hiçbir yol tekrar sana çıkarmadı beni.

Sürekli hatalar yaptık... Fazla, çok fazla, çok fazla. Bir süre sonra o hataların içinde boğulmaya başladık. Özgür kalalım diye belki de vazgeçtik birbirimizden.

Buna vazgeçmek mi deniyor Mimoza'm?

Sen rüyasız geçen uykularımın bile temel konusuydun. Düşüncelerimde sensiz uykuya daldığım tek bir an bile olmadı. Öyle kızgındın ki bana, bazen rüyalarıma gelmeyi bile çok gördün sanki.

İnanır mısın, sen yokken kimse kulağıma fısıldamadı. Sen yokken kimse gelip masallar anlatmadı. Sen yokken kimse yüzüme dahi bakmadı. Ölü bir bedene fısıldanmaz. Ölü bir bedene masal anlatılmaz. Ölü bir bedenin bakılacak yüzü olmaz. Hepsini buna yordum.

Sen yokken ben ölüydüm. Ölülerin de ölüsüydüm.

Ruhsuz, sessiz, hissiz, fikirsiz.

İki kere ikinin edemediği tüm sayıların çıkarmasıydık biz. Hiçbir zaman toplam olamamıştık ya hani, o yüzden çıkarmasıyız biz. Beni senden, seni benden çıkarsak sıfır ederiz. Yine de saçmalığa bak ki seni benle, beni senle toplasak sıfır bile etmeyiz.

Mimoza, Mimoza, Mimoza...
Benim küçük Mimoza'm...
Hani bahar gelecekti?..
Hani sen gelecektin?..
Hani geceye fısıldayacaktık tekrar?..

Geceye FısıldayanlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin