"Miles, Stay Well-Behaved."

407 55 58
                                    

2 hafta sonra

Saat sabah 06:45'di Felix uyanmış, kalkarak önce lavaboya gitmiş, sonra gelip hazırlanmıştı.

Hyunjin hâlâ uyuyordu, Felix uyuyan bedenin yanına yaklaşıp üstüne eğildi, kısık ve derin çıkan sesiyle konuşmaya başladı.

"Günaydın."

Ses gelmemişti tabii Felix bununla gülümserken konuşmak yerine saçlarına küçük bir öpücük bırakmıştı.

"Kalkma vakti." Hyunjin hafiften kıpırdanmaya başladı. Gözlerini açınca karşılaştığı iki çift göz ile ilk başta irkilsede Felix olduğu için rahatladı.

"Şirkete mi.?" Uykulu sesiyle sorduğu soru, Felix'i tekrar gülümsemişti.

"Evet, bu yüzden kalkman gerekiyor. Yoksa geç kalacağım."

Dakika hâline göz devirirken kalktı Hyun. Felix'te geri çekilip, "Ben aşağı iniyorum hazırlanıp gel." Diyip gitmişti.

"Offff ya yemin ediyorum gıcık!" Afallayarak lavaboya gitti, günlük işlerini halledip odaya geri döndü sonrasında hazırlandı.

Odadan çıkıp onu bekleyen Felix'in yanına indi. İnincede ikide bir saate baktığını fark edip göz devirdi.

"Geldim."

Felix rahatlamışcasına derin bir nefes alırken "Sonunda." Demiş hızla evden çıkmıştı.

Hyunjin bu hallerini anlayamıyordu, ne vardı bu şirkette de  bu kadar aceleci davranıyordu?

Ve Hyunjin'e göre aslında kendisi şirket adamı değil, okula yeni başlayacak küçük bir çocuktan farksızdı.

Daha fazla oyalanmadan o da çıktı evden, Felix çoktan arabaya gitmişti.

Hızlıca ayakkabılarını giyip kendiside gitti arabaya.

***

Şirkette

Felix, Miles'ı kucağına almış arabadan inerek şirkete girmişti.

Onu gören herkes anında susup bu kadar erken dönmesine şaşırırken, -asıl asistanı- yerine gelen geçici asistanı yanına gelip eğilerek selamlamıştı.

"Merhaba efendim hoşgeldiniz."

Yanına gelen kıza bakarak kısa bir "Hoşbuldum."dan sonra direkt odasına çıkmıştı. Kızda takip etmişti tabi.

Önceden her sabah geldiği odaya girerken heyecanlanmıştı. Hiç özlemeyeceğini düşünüyordu ancak özlemişti.

Miles etrafı inceliyordu, bu sırada Felix onu koltuğuna bırakmış, odasına bir bakış atmıştı.

"Hiç eskimemiş canım odam." Gururlu şekilde söylediği şeyden sonra asistanı yorulmuş biçimde odasına, yanına gelmişti Felix'in

"Efendim-"

"Sen kimsin? Shila nerde?" Gözlerini kıza çevirerek sordu.

"Efendim Shila izine çıktı, annesi hastalanmış ve sanırım durumu ağırmış bu nedenle birkaç haftalığına asistanlığı ben yapacağım."

Sinirlenmişti, "Pardon da neden bana sormadan iş yapıyorsunuz acaba?"

"Ama efendim izindeydiniz.."

"İzinde olmam şirketle bağlantımı kopardığım anlamına gelmez. Ben buradan ayrılmadan önce özellikle söylemiştim en ufak birşeyde bile haberim olacak diye. Gerçi sen o zaman yoktun tipinden anladım." Yandan bakışlarını yollamaya başladı, kendinden habersiz iş yapılması en nefret ettiği şeylerden birisiydi.

A Kitty? / ☆Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin