11

3.8K 194 56
                                    


Herkese tünoo.
Oylamayı unutmayın.
Öptüm. 💋🤭🤗❤️

* * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *
Hatırlatma:

Hemen hepsini doldurdum bir poşete. İçinde nerden baksan 70-80 tane çakı vardı içlerinden en sevdiğim iki tanesini aldım birini cebime koydum birini elimde tuttum. Diğerleri poşette kalsındı. Bir yandan elimdeki çakıyı çevirirken bir yandan da hızlı adımlarla evden çıkıyorduk.

* * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * *

  Beril görüntülü arama başlattı. İlk açan tabiki Onur oldu, sonra Efe de açtı, en son açan Çağrı'ydı.

Onur:
"Ooo bugünde dışardayız Beril hanım, mükemmel."

Beril gülümseyip telefonun kamerasını bana çevirdi. Utana sıkıla ekrana baktım, tepkilerinden hafif tırsıyordum.

"Ooooo daha da mükemmel bir şey, Asel hazretleri dirilmiş galiba." diyen Onur'un üstüne Efe de söze girdi.
"Asel, iki gündür neden bize hiçbir şey anlatmadın? Seni nasıl merak ettik, en azından gruba yazarak hala hayatta olduğunu bildirebilirdin." Efe hüzünlü kekim benim. Kırılmıştı, belliydi.

Ama birşey diyemedim. Sadece "Müsaitseniz buluşalım mı?" diye sordum masumca. "Bizim mekanda mı?" diye sordu Onur.
"Hım hım."

"Tamam, beş dakikaya ordayım."

"Bende çıkarım şimdi." dedi Efe.

Çağrı'ya diktim gözlerimi ama tek kelime etmeden başını sallayıp kapattı o da. Telefonda konuşmayı sevmiyordu.

Herkes telefonu kapatınca yürümeye devam ettik. Yaklaşık dört dakikaya varmış olurduk.

-
-
-
-

Gitmiş Beril'in duvarının önüne oturmuştuk. Beril paketten bir sigara çıkarttı, normalde içmezdi ama pek takmadım, canı istemiştir herhalde.

Bana uzattı paketi, bende aldım bir tane. Ben de çok içen birisi değildim ayda bir belki, yada uzatılınca kıramıyorum insanları. Abucebari'nin göz devirdiğini hissettim.

Dumanını içime biraz fazla hızlı çekmiş olmalıyım ki öksürmeye başladım. O sırada arkamdan birinin bana sarılmasıyla ona döndüm fakat hala öksürüyordum. "Asel sigara mı içiyordun?" diye kızgınca soran Efe'ye körmüsün bakışları atıp elimdeki sigarayı göz hizasına getirdim. Onaylamazca başını salladı.

"At onu."

"Cık."

"At onu öksürüyorsun." Dedi ve elimden alıp duvara bastırarak söndürdü. Sonra tekrar bana sarıldı, hemde sıkıca, bende ona sarıldım. Özlemiştim hemen iki üç günde. Onun üzerine Onur geldi Efe Beril'e sarılırken Onur resmen benim üzerime atlamıştı. Öküz.

"Aşkım Asel'im, seni ne kadar çok özlemişim. Ben... ben senin kadim dostun. Bana anlatabilirdin değil mi? Ahh salak aşkım benim." Diye daha da sıkı sarılmaya başladı.

"Onur aşkım kafam karışıktı. Anlatacağım şimdi."

"E bi zahmet."

Hala bana sarılırken birden beni, sırtına çuval atar gibi attı ve dönmeye başladı. Hayır hayır kusacaktım. Başım çok döndü.

"Onur indirsene beni salak, üstüne kusucam şimdi göreceksin."

"Aşkım Asel sen iyice kendini benden soyutladın. Bu da senin cezan. Ha sakın bu mükemmel zara kıyafetlerimin üstüne kusayım deme, bende senin üstüne kusarım."

GERÇEK Mİ AİLEM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin