My Dr. Bubble🚑🩺💗✅️SaTzu(gxg)

32. Bölüm

İyi okumalar dilerim. 💚

***

25.12.20xx günü geldiğinde Tzuyu kendini o kadar gergin hissediyordu ki buluşmaya gitmeden evin bir köşesinde bayılıp kalacağını düşünüyordu. Mina'ya onu kesinlikle evden alması gerektiğini sabah yataktan kalkar kalkmaz mesaj atmıştı çünkü araba kullanacak halde hissetmiyordu kendini.

Mina kızlarla haberleşip buluşma saatini ayarladığında arabaya atlayıp Tzuyu'nin evine geldi. Tzuyu üzerine açık gri bir kumaş pantolon siyah bir bluz ve üzerine de açık kahve, dizlerinden aşağı kadar uzanan bir ceket giyinmişti ve evin içinde volta atıp duruyordu. Mina onu kolundan tutup durdurdu ve kendine çevirdi.

"Artık durur musun? Saçını dağıtıyorsun ve stresten terliyorsun, hava soğuk olmasına rağmen... Sakin ol o daha küçük bir çocuk ve seni çok seveceğine eminim. Minji ile konuşacakmışsın gibi düşün ve rahatla."

Tzuyu derin bir nefes aldı ve kendini rahatlatmaya çalıştı. Nefes egzersizinin arasında,

"Minji olsa çok rahat olurdum." dedi.

Mina bir an gözlerini büyültse de başını çevirip o anki tepkisini ondan gizlemeyi başarmıştı. Az sonra birlikte evden çıktılar ve Mina onu Han Nehrine kadar cümleleriyle yatıştırmaya çalıştı. Arabasını park ettikten sonra Nehrin kıyısına doğru yürümeye başladılar.

"Nerede olacaklar? Sadece ikisi olacak değil mi?"

Mina defalarca kez söylemesine rağmen yeniden cümlelerini tekrarladı.

"Kıyıdaki banklarda oturuyor olacaklar. Sadece ikisi olacak endişelenme. Onları gördüğünde kalbinde bir hareketlenme olacak merak etme."

Tzuyu heyecanlı gözlerini etraftan çekip Mina'ya baktı.

"Onları gördüğümde? Sadece çocuğu gördüğümde bir hareketlenme olabilir. Neden annesini görünce bir hareketlenme olsun ki. Lütfen onların yanında böyle cümleler kurma yanlış anlamalarını istemiyorum. Ben Sana'dan başkasını sevemem."

Mina ona sıcak bir gülümseme gönderdi ve elini Tzuyu'nin koluna koyup yavaşça sıvazladı.

"Merak etme her şey güzel olacak."

Tzuyu birkaç saniye sadece ona baksa da sonunda başını yavaşça sallamış ve yine derin bir nefes almıştı.

"Hadi kıyıya yürüyelim, az kaldı."

Tzuyu başını sallayıp Mina ile birlikte kıyıya yürüdü. Han nehri bu mevsimlerde çok soğuk olurdu ikisi de bunu biliyordu bu yüzden kalın giyinmeye çalışmışlardı. Yılın ilk karı henüz yere düşmemişti ama Tzuyu havanın kar yağacak kadar soğuk olduğunu hissedebiliyordu. Ellerini paltosunun cebine sokmasına rağmen ısınmıyorlardı. Belki bu stresli olduğundan dolayı da olabilirdi tabi.

Kıyıdaki bankları görebiliyorlardı artık. Tzuyu o banklara göz gezdirdi. Birkaç yaşlı kadın ve spor yapan gençleri görüyordu. Tam karşılarındaki bankta ise bir grup kişinin olduğu görülüyordu.

"Sa-sanırım daha gelmemişler. Onları arayamaz mısın?" dedi Tzuyu Mina'ya. Mina onun koluna girdi ve yürütmeye devam etti. Birkaç adım sonra karşılarındaki banktan bir grup kişinin onlara doğru yürüdüğünü gördü Tzuyu. Yüzlerin tanıdık olduğunu birkaç saniyede anlamıştı. Karşısında arkadaşları duruyordu. Tam ortalarındaysa Sana ve Minji. Tzuyu heyecanla Mina'ya baktı.

"Kızları da mı çağırdın? Ya kadın ve çocuk bundan çekinirse? Önce benimle tanışsalar daha iyi olmaz mıydı Minari? Ya çok gergin hissederlerse. Ama Minji'nin olması bir yandan iyi olabilir. Çocuk beni sevmezse en azından onunla oyun oynayabilir, onu mutsuz etmek istemiyorum."