4.BÖLÜM

103 8 0
                                    

    ÖLÜ RUHLAR DÖNGÜSÜ

4.BÖLÜM

"Karina North"

Kapalı olan göz kapaklarımı birkaç kez kırpıştırırken, vücudumu yakan güneşi hissedebiliyordum. Tenim yanıyordu ama kalkmak için gücüm yoktu sanki. Yanağımın altındaki zeminde, tenim gibi yanıyordu. Nerede ve nasıl bir durumda olabileceğimin düşüncesi, tepemin üstünde duran güneşten daha çok yakmıştı beni.

Gözlerimi açmak için kendimi zorlarken, ellerimi zemine bastırdım ve yavaşça kapalı olan göz kapaklarımı açmak için direndim. Elimin altında sert bir şeyler beklerken, sadece parmak aralarıma dolan yumuşak şeyler olmuştu. Kirpiklerimin üstünde biriken ağırlık fazlaydı. Açmaya çalışınca, gözümün içine giren küçük siyah şeyler yüzünden tekrar kapatmak zorunda kaldım. Toz parçacıkları olabilirdi.

Yere dayadığım ellerimden destek alarak, yüz üstü uzandığım zeminden yan tarafa dönerek sırt üstü uzandım. Canım acımıyordu, sadece ağırlık ve yorgunluk vardı üzerimde. Gözlerimi açamasam da kafamın üstüne yer alan güneş ışınları gözümü sulandırıp acıtıyordu. Sağ elimi havaya kaldırıp güneşin gözüme gelmesini engellemeye çalıştım. Aralanan dudaklarımın kuruduğunu ve dehşet bir şekilde susadığımı fark ettim. Kuruyan boğazıma rağmen yutkundum.

Gözlerimi açınca beni karşılayan ilk şey, havaya kaldırdığım elimin arkası oldu. Sağ gözümü kapattım. Güneş ışınları elimin etrafında dağılmış, küçük renkli şeyler görmemi sağlıyordu. Derin bir nefes alıp kafamı sol tarafa yatırdım. Havada tuttuğum elimi de yanıma indirerek beni karşılayan manzaranın ne olduğunu anlamak için, güneş yüzünden sulanan gözlerime rağmen daha çok aralamaya çalıştım. Gözlerimi sonunda tamamen araladığım da, bakışlarımın önüne serilen sadece sonsuzluğa uzanan; sarı ve turuncu renklerle kaplı olan kumlar olmuştu. Ben çölde miydim? Evet burası çöldü.

Ben çöldeydim!

Ben çöldeydim!

Sırt üstü uzandığım yumuşak ve sıcak zeminden doğruldum ve oturdum. Oturduğum yere bakışlarımı indirdim. Sağ elimi kumların arasına daldırarak bir avuç kumla birlikte havaya kaldırdım. Parmaklarımın arasından süzülen kum taneleri, tepesinde yakıcı güneş yüzünden sımsıcaktı. Ellerimin arasından kayıp gidişini izlerken, son kum tanesi de olduğu yere dökülünce bakışlarımı tekrar yukarı kaldırdım.

Neredeydim ben?

Nasıl geldim buraya?

Hemen, üzerimde bulunan siyah elbisenin uçlarından tutup, önümde topladım. Ayaklarım çıplaktı. Ayakkabılarım neredeydi? Kendimi sakinleştirmem gerekiyordu. Burası gerçek değildi ve ben birazdan bu kötü rüyadan uyanacaktım. Her zaman gördüğüm rüyalardan biriydi sadece. Sakin ol şimdi Karina! Derin bir nefes al ve ayağa kalk. Hayır hayır, bura gerçek değil. Gözlerimi sıkıca yumdum. Derin bir nefes alarak, önümde topladığım, siyah yırtmaçlı elbisemin uçlarından tutarak ayağa kalktım.

Kumlar, yumuşak ve sıcak olduğu için ayak tabanlarım yanıyordu. Ama çok sıcak değildi, yani ayakta durmam için yeterli sayılırdı. Elbisemin uçlarını serbest bıraktıktan sonra, kollarımı önümde birleştirdim ve ön tarafa doğru uzattım. Üzerimde siyah askılı bir elbise vardı bu yüzden kollarım baştan aşağı kıpkırmızıydı. Ne zamandır bu kumların üzerinde baygındım, bilmiyordum ama feci halde kollarım yanmıştı. Yüzümün de kollarım gibi yandığına emindim çünkü orası da feci halde acıyordu. Ellerimi bu sefer yanaklarıma dokundurdum. Parmak uçlarım yanaklarıma ufacık bir temas halinde olsa bile, acıtmıştı.

ÖLÜ RUHLAR DÖNGÜSÜ (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin