trying for my alpha ~JIKOOK~

26

Hoş geldin💃🏻
İyi okumalar ⚜️⚜️
Ben geldim.

Ilk gün nasıldı bakalım...?

deseneaq bölüm agama hoş geldin hediyesi..
welcome home bro 👸🏻
_______________________

Cümleler açık ve belliydi. Ya sarayı terk et yâda içindekilerle birlikte yok ol. Ancak kral bunu ciddiye almıyordu çünkü oğlunu kendi alfasının yanı sıra hiçbir gücü olmadığını düşünüyordu. Arkasındaki koca kim hanedanlığı ve onun müttefiklerini unutarak.

Kesin bir kural vardı ki eğer adaletsizlik baş gösteriyorsa karşısında hep birlikte durulacaktı. Bu sayede ailelere izin verilmiş ve hanedanlık kurmalarına bu denli müsaade edilmişti. Jeon krallığı bunu unutmamıştı elbette ancak zamanla hırs ve makam kaygısı o kadar çevrelemişti ki etraflarını, kendilerine kimsenin sesini çıkarmayacaklarını düşünüyordu kral.

Ayrıca daha da acısı vardı ki kendisine karşı çıkan istememiş bile olsa oğluydu. Yıllarca korktuğu şeyi mi yaşayacaktı?
Başından beri önüne geçmek istediği şeyle mi sınanıyordu?
Bunu öyle izlemeyecekti.

Bunu öylece izlemeyecek bir kişi daha vardı ki oda kesinlikle veliaht prensti. Ama o krala nazara daha masumdu. Çünkü o kralın aksine, çıkar peşinde değil. İnandığı doğruyu savunmaya çalışıyordu. Küçüklükten beri bir robot misali kardeşini ezmesi için eğitilmişti veliaht prens. Doğru olan her zaman babasının gösterdiği yol olarak gösterilmişti. O da doğru yolunu takip etmeyi ve savunmaya başladı.

Kim daha kötüydü peki şu halde?

Çıkar peşinde kendi mevkisi için iki oğlunun hayatını da mahveden baba mı?

Yoksa doğru olduğunu sandığı yolu amaçsız ve sebep aramaksızın savunun oğlu mu?

..
Bu durumda abisine kızması beklenemezdi belki, ancak kırgındı çünkü yıllarca yaşadığı şeyler ortadayken yapması gereken tek şey izlemek olmamalıydı. Karşı çıksa ne yapabilirdi orası da meçhuldü. Ancak yıllarca gözleriyle anlatmak yerine keşke bir kere seni kurtarmak isterdim deseydi. Bunu çok isterdi alfa. Geriye döndüğünde var olduğunu bildiği birsi iyi olabilirdi..

Yıllarca uzaktan kendini neşelendirmeye çalışan hyunglarından ziyade bir de kendi hyungunun olduğunu bilmek güzel olabilirdi.
Şimdi savaştığı\ savaşacağı insanlardan birinin abisi olması, babasından daha ağır geliyordu.

Adaletin terazisi herkese eşit olabilirdi. Ancak hak edene de hak ettiği gibiydi ayrıca.

Ortamdaki gerilim arttıkça bir hamle bekliyordu Jimin. Jungkook’tan bir hareket veya bir huzursuzluk. Ancak ilk andan beri mühür izinde hiçbir şey hissetmemişti.  Dışarıdaki kendilerini bekleyen kalabalık kadar habersizdi durumdan. Jungkook sadece dinliyordu. Babasının daha ne kadar alçaklaşabileceğini, daha ne kadar düşebileceğini. İzlemek istiyordu ki yaptığı şeyden sonra geriye baktığında acaba demesin. Hayatı boyunca uyguladığı tek taktiği uyguluyordu.

‘her şeyden habersizmiş gibi, bekleyip izlemek.’ Ve bu sayede karşısındaki insanın ne kadar tehlikeli olduğunu az çok kavrayabilmek. Ve ona göre saldırabilmek. Şimdilik sadece bekleyecekti. Bildiği onca şeye rağmen sadece susarak bekleyecekti.

(jungkook’un bu hali yazarınız sdlfjiwsfgjig)

‘’ aynı onun gibi bakıyorsun şuanda. Sınır köylerden birinde, taşkınlık yapan köylülere gözdağı vermek için köylerini yaktırdıktan sonra suçu Rhee hanedanlığına attığımdaki hali gibi. Kızgın ama bir halt beceremeyen bir ifadeyle.’’ Kocaman bir kahkaha attı.