(4)

265 50 6
                                    

Hi!
İyi okumalar..
_____

Gözlerimi kırpıştırarak açmıştım. İlk işim tavanı izlemek oldu ayılmak için.
Sonraysa yanımdaki kıpırdanmayla oraya dönmüştüm. Chan tamda dibimdeydi ve kolu kafamın altındaydı. Hatta ve hatta, onun yatağındaydım.

Biraz soğuktu çünkü galiba klima açık kalmıştı. Yorgan ise ayaklarımın altındaydı. Birazcık dağınık uyuyordum. Kalkıp yorganı alarak geri yatmıştım ki Chan'ı da uyandırmıştım yanlışlıkla.

Kafasını yastıktan kaldırmış, bana bakmış, ardından geri koymuştu. Ben hala üşüyordum. Yüzümü Chan'a döndüm zaten onu izlersem bile göremezdi çünkü gözleri kapalıydı.

Bir süre sonra artık bıkmıştım çünkü sadece ona bakıp, ne zaman uyanacağını bekliyordum ama uyanmıyordu. Artık seslenmeye başlamıştım.

"Chan."
"Chan."
"Hmm."
"Uyansana."

Bir daha hmmlayarak beni tek eliyle kendine çekmiş, daha sonra elini belime atmıştı. Bense büyük gözlerle ona bakıyordum.

"Biraz uyuyalım." demişti gözlerini açmadan. O uyumaya devam ederken bende kollarının ne kadar rahat olduğunu düşünüyordum.

Biraz sonra bende ondan de ondan farksız, onun gibi uyuya kalmıştım.

****

Bir kaç saatin ardından ilk Chan gözlerini açmıştı ama açtığı gibi de gözlerini büyütmüştü, çünkü karşısındaki bu güzellik Chan'a sarılmıştı..

Kendine gelmişti ki karşısındaki güzelliği izliyordu. Evet, aslında Chan Seungmin'i daha önceden de babasıyla birlikte görmüştü ama Seungmin'i Chan'ı görmemişti.

Seungmin'in babası Chan'ın yönettiği şirketteki çalışanlardan biriydi. Bir kaç defa şirkete birlikte gelen Seung ve onun babasını görmüştü.

O an belki emin değildi duygularından ama Chan, onu kurtardıktan sonra anlamıştı bazı şeyleri...

Chan bunları düşünürken, Seungmin çokta uyanmıştı. Hala aynı pozisyonda duruyorlardı. Seungmin çekinerekte olsa geriye kaymış, "Günaydın." diyerek banyoya kaçmıştı.

Seung banyoya girer girmez kapıyı kilitlemiş,elini kalbine koyup nefeslenmişti.

Neden o kadar yakınlardı?
Ben onu seviyor muyum?
Ya yanlış yapıyorsam?

Şimdi karşısına nasıl çıkıcam?
Sorularını bi kenara koyup, elini yüzünü kıyamak için ilerlemişti ayna karşısındaki musluğa.Biraz orada bekledikten sonra kapıyı sakince açarak çıkmıştı.

Etrafa bakındığında kimse yoktu ama bir anda üstünde ki takım elbiseyle şahane gözüken Chan'ın giyinme odasından çıktığını gördüğünde artık odanın tam ortasında olduğu için kaçıcak yeri kalmamıştı.

"Bende seni arıyordum Seungmin." demişti büyük olan.
"Bi şey mi oldu hyung?" diye sordu küçük.

"Ben şirkete gidiyorum,bir iki toplantım var, akşama evde olurum. Ama geçte gele bilirim, mesaj atarım."
"Tamam hyung."
"Ev senin, ne istersen yap, dışarı çıkarsan kapıdaki adamlardan birine söyle, ya da bana yaz."
"Peki."

"Sarılayım mı Seungmin..."
Tam kapıdan çıkacakken Chan konuştuğunda Seung açıkçası şaşırmıştı.
"Olur."

Dediği anda hyung'u ona sarılmıştı ama sıkıca ve ayrılmak istemediğini belli edercesine..

Geri çekildiklerinde Chan evden çıkmıştı.Camaro i8'e binip, yola koyulurken küçüğünün ona kapıda durup el salladığını gördüğünde kornasına basmıştı gülerek.

I Am Always With You •Chanmin°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin