AHRAZ

BÖLÜM 38: SON SINANMA

İnstagram – Tiktok: aysegulkalayzengin

Twitter: aysegulkalay_

***

Yeni bölümden herkese selamlar...

Umarım bölümü beğenirsiniz ve bolca yorumla taçlandırırsınız.

Keyifli okumalar!

***

(ESMA)

"SON SINANMA"

Kimi kadınlar sever... Ruhunu ve ebedi varlığını, sevdiği adamın uğruna harcayacak kadar sever. Kimi kadınlar ise ister... Herkesi ve her şeyi, istediği adamın uğruna yok edecek kadar ister.

Karşımdaki kadın, seven bir kadın değildi. Aksine her şeyi yok edebilecek hırsta olan ve sadece isteyen bir kadındı. Vakti zamanında, Fatin'in kalbinde olduğunu bilmek, içimi acıtıyordu. Nasıl sevdi böyle bir kadını?

Fatin, yüreğindeki kadına sonuna kadar sahip çıkan bir adamken, bu kadın o sevgiye nasıl boyun eğmedi? Nasıl hayran olmadı? Ona nasıl ihanet etti?

"Niye geldin Zeynep?" diye sordu, Fatin. Gelip önüme geçtiğinde, o kadınla tam ortamızda durmuştu. Sırtı bana dönüktü ama yine de ondaki gerginliği hissedebiliyordum.

"Nişana davetliyim." Nurhan abla, keyifsiz bir kahkaha patlattı. "Hayal mi görüyorsun? Seni kim bu nişana davet edecek?"

"Ben davet ettim, Nurhan abla."

Merve'ye dönen bakışlarımızda, şaşkınlık vardı. Onun, neden böyle bir şey yaptığını anlamayarak, Fatin'e döndüm. O da en az benim kadar şaşkındı.

"Niye böyle bir şey yaptın, Merve?" Fatin'in sorusundan sonra Merve'nin bakışları kısa bir an bana döndü ama çok durmadan tekrar Fatin'e baktı. "Sana anlatmak istediğimiz bir konu var. Çok önemli Fatin abi."

"Senin, bu kadınla abime anlatacağın neyin olabilir Merve?" diye sordu Nurhan abla, sakin kalmaya çalışarak. Merve ise oldukça rahattı. "Fatin abi kandırılıyor ve ben buna müsaade edemem. Zeynep abla, Fatin abiyi gerçekten seviyor ve eminim anlatacaklarımızdan sonra Fatin abinin de ona karşı fikri değişecektir." Merve'nin bakışları bana döndü ve manidar bir şekilde konuştu. "Kim bilir, belki yeniden başlarlar. Yalanlar olmadan!"

O an, nasıl olduğunu bilmiyorum ama sakladığım şeyi, onların bildiğine emin olmuştum. Plan basitti, bildiklerini Fatin'e anlatacaklardı ve Fatin'de benden vazgeçecekti.

Bakışlarım Alesia'ya döndüğünde, o da benim gibi düşünmüş olacak ki, yüzü oldukça gergin bir hâl almıştı. Tek yaptığım gülümsemek oldu. Bırakalım da onlar bildiklerini anlatsın ve Savcı Bey hükmünü versin.

"Ne anlatacaksınız?" diye sordu Fatin. Merve ise bir adım ona doğru atarak, samimiyetle konuşmaya başladı. "Burada olmaz Fatin abi. İçeri geçelim."

Fatin'in bakışları kararsız bir şekilde arkasında duran bana döndü ve bende ona gözlerimi uzunca yumarak, gitmesini söyledim. Benden yana içi rahat olsun. Olsun ki, birazdan içinde yanacak olan öfkeyi rahatça kusabilsin.

Fatin, kabul edip onlarla eve girdiğinde, derin bir nefes aldım. Bundan sonrasına Fatin karar verecekti. Ya onlara inanacaktı ya da bana gerçeği soracaktı.

"Esma, burada duracağına gidip her şeyi sen anlat." Alesia'ya dönüp gülümsedim. "Aşk, koşulsuz güvenmek değil mi Alesia?"

"Esma, bunun aşkla alakası yok. Durumu ona nasıl anlatacaklarını bilemeyiz. Lütfen, bir kez olsun beni dinle ve gir içeri!"