13- GÜMÜŞ

154 20 18
                                    

~Hoseok

Gözlerimi araladığımda gürültüyle etrafa bakınmaya başladım. Yerimden doğrulmak istesem de hareket edemedim. Küçük odada sadece tavana yakın bir yerde pencere vardı.

Odada sadece üzerinde bağlı olduğum yatak vardı. Arkama döndüğüm kimse yoktu. Tektim. Seokjin hyung? DongSo? Onlar neredeydi?

"Seokjin hyung! DongSo! Kimse yok mu?!"

"Woon! Seni adi! Nerdesin?!"

"Yardım edin! Çıkarın beni buradan!"

Öylece yerimde debelenip bağırıyordum. Kaldırdığım başımı geri yatağa bırakıp ağlamaya başladım. Neden?

Neden ağladığım belliyken, ben yüzbaşını düşünüyordum. Acaba ne haldeydi? Yokluğumuzu fark etmiş midir? Jimin ona olanları anlatmış mıdır? Bizi aramaya çıkmış mıdır?

Biliyorum. Her zaman pozitif olmalıyız. Bende zaten hayatım boyunca hep öyle oldum. Ama şimdi...düşünmeden edemiyorum. Ya Jimin Yüzbaşına ulaşamamışsa?

Ya Woon onu bulmuşsa? Oracıkta öldürmüşse? İyi düşünmek istiyorum. Jimin'in gittiğinden emin olsam da, bilmemezlik beni korkutuyor.

Dışarıdaki bu gürültü de ne? Neredeyim acaba? Dışarıdan araba sesleri geliyor. Acaba otobüs durağı ya da anayol gibi bir yerde miyiz? Ya da ana caddeye yakın bir yerde?

Biraz sessiz kalıp dışarıdaki sesleri dinlemeye çalıştım. Araba ya da müzik sesi dışında birkaç fısıltı duyunca kafamı kaldırdım.

"Patron çok kızdı mı?"

"Az daha öldürüyordu."

"Haklı tabi. 1 tane doktora sahip çıkamadı. Ben olsam bende öldürürdüm. En azından şuana kadar yaptıkları için kellesini almadı da kolunu kesti."

Aman Tanrım! Bu kişi Woon olabilir mi? Kolunu mu kesmişler? Kim?

"Neyse ne! Sen diğer kapıda bekle. Bende biraz burda durayım."

"Neden?"

"Nedeni mi var canım? İçerideki doktor susmadan konuşuyor. Çocuk da ağlıyor. Başım şişti."

"Tamam."

"Uyandı mı?"

"Evet. Bağırıp duruyordu ama sustu."

"Neden?"

"Bilmem. Bakmadım."

"Tamam sen git ben bi bakayım şuna."

Sesler kesilip adım sesleri geldiğinde yatağa geri uzandım. Uyuyor numarası mı yapmalıydım? Yoksa uyanık mı görünmeliydim? Ya da baygın? Belki de hasta? Tanrım! Kilit sesi!

Kapı açıldığında gözlerimi kapatacaktım ki, anında göz göze geldik. Bu adam! Arabada bana saldıran adam!

"Uyanmışsın."

"Çıkar beni!"

Sadece göz devirip bana doğru adımladı. Yatakta iyice küçülmüş ona bakarken yatağın kenarına oturdu.

"Senin şu arkadaşın. Her şeyi ötmüş."

"Jimin mi?! Yaşıyor mu?!"

"Şimdilik yaşıyor. Patron onu öldürtmek için 20 kişiyi görevlendirildi bile."

"Asla! Yüzbaşı buna izin vermez!"

"Ah şu yüzbaşı...neyseki onu atlattık."

"Ne?! Nasıl?"

Aurora / YoonSeokHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin