Selaaaam
Böyle gerilim ficleri aşırı hoşuma gidiyor sizinde gidiyormu?
Bu arada, eğer bu fici sevdiyseniz Agent'ı okumanızı tavsiye ederim oda polisiye-gerilim tarzı umarım onuda seversiniz
Uzatmadan bölüme geçiyorum, iyi okumalaaar!.
1 gün sonra
O akşamdan sonra, evimde bir cam bile kırılmamıştı. Sakin ve sessizdi. Arada sırada paranoyak olsamda güvende olduğumu kendime hatırlatmaya çalışıyordum.
Geceleri genelde uyuyamadığımdan, annemin uyku haplarından alıp yatıyordum. Buda gece boyu deliksiz uyku sağlıyordu, eh bazen okula geç kalıyordum, ama olsun.
Okuldan çıkmış elimde soğuk kahvemle yürürken telefonum çalmıştı, arayan annemdi. Çabucak açtım.
"Efendim anne?" annemin arkadan gelen nefes nefese sesi beni ürkütüyordu ne olmuştu?
"Jisung, ev" titrek sesiyle bende titremeye başladım, "Evde biri var, polisi ara" sessizce konuşuyordu.
Elimdeki kahve yere düşmüştü.
Annem sıradaki hedefmiydi, benden çıkaramadığı hırsını annemden mi çıkaracaktı?
Hiç tereddüt etmeden eve doğru koşmaya başladım, ev yakındı, ancak şuan sanki asla bitmeyen bir yarış pistinde koşuyor gibiydim.
Apartmanın önüne geldiğimde telefonum titreşti, hayır düşündüğüm şey olamazdı, lütfen!
+82******
Fotoğraf
Anneni kurtarmak istiyorsundur değilmi?Bir damla yaş gözümden süzülürken, telefon birden elimden kayar gibi oldu. Ağzım açık kalırken, çığlık atmamak için zar zor duruyordum.
Bir adım attığımda ağzımdan çıkan kelime, "anne" olmuştu.
İkinci adımımda da.
Üçüncü adımımda da.
Koşmam gerektiğini kendime hatırlattığımda, göz açıp kapamadan dairemin önüne gelmiştim. Kapının kilidi ustaca sökülmüştü. Ve giriş darma dağındı.
İçeri yavaşça girdiğimde elime kapının sökülmüş demir parçalarından birini aldım, duvara yaslanıp yatak odasına giden koridora karşı hafifçe kafamı uzatıp baktım. Tek bir ize rast gelmemiştim, iyice sinirim bozuluyordu. Gözlerim korkudan dopdolu olmuştu. İkinci sefer bir daha baktım, baktığım an yatak odasının kapısına metal bişey atılmasıyla ağzımdan küçük bir çığlık çıktı.
Kahretsin! Oyuna gelmiştim.
Evden hızlıca ayrıldım, anneme bişey olmamasını dilerken bacaklarım artık işlevini yitiriyordu diyebilirim. Son kata geldiğimde bunun yaptığım en büyük hata olduğunu fark ettim.
Yine telefonum titreşti.
Elime aldığım telefonla korkuyla yere çömeldim.
Bilinmeyen numara görüntülü arıyor...
Şu zamana kadar telefonlarını bir defa bile açmamıştım, yani açsam bile yanlışlıklaydı. Şuansa beni açmaya zorluyordu resmen, titreyen elimle yavaşça görüntülü aramayı açtım.
"Anne" annemin elleri kolları bağlı bedeni gözümün önündeydi, bu görüntü gözümün önünden gitmezken, tiz çığlığım apartmanın içinde yankılandı.
Ve belkide yapabileceğim en büyük hataydı benim için...
.
Eh kısa oldu ama bitirmem lazımdı
Olaylar şekülleniyooğğğ
Angst yapıp yapmamakta çık kararsızıım
Bilmiyom sizce?
Diğer bölümü bekleyin görürüsürüüzüz❤️