Kısa ama güzel sonlu🙇♀️💫
Birinin geldiğini anladığımla bir hışımla telefonumu kapatıp ellerimi arkama bağladım. Kapı tarafına baktığımda gelenin şu Jungkook'un arkadaşı Jimin olduğunu gördüm. Acaba duymuşmuydu beni? Bu saatte neden uyanıkki?
"Heyy! Bizim Jungkook'a mı aşıksın lan sen" dediğinde büyük sıçtığımı işte o an anladım.
..........
"Hayır ne alaka" endişeyle fısıldadım ona. Ses tonum sessiz olmasını söylüyordu. Fazla endişem ile çok belli ettiğimi çoktan anlamıştım bile. Üniversite deki psikoloji hocalarının dediklerini anlamıştım fakat bunları hayatıma nasıl aktarabilirdim? Sınav notlarımın çoğu A+ idi. Fakat bu bilgileri bide kendi hayatımda kullanabilsem keşke.
"İnkar etme. Anladık işte." diye fısıldadı sanki ona,sessiz olmasını belirttiğimi anlamış gibi.
Histerik bir şekilde güldüm sinirden. "Söylemeceksin değil mi? " dedim korkarak. Gülümsedi ilk. Tekrar sorduğumda cevapladı.
"O iş bende. " gözünü kırpıp buz dolabını açtı. Daha fazla burda durmak istemediğimden hızlıca mutfaktan ayrıldım ve salona, koltuğa geri yattım.
...
(Jungkook'tan)
Sabah kalktığımda her günki gibi sabah Taehyung ile kahvaltı yapıp işe gitmiştik. Sabahtan beri aralıksız çalışıyordum. Vücudumda olan yorgunluktan dolayı bedenimi sandalyeye doğru geri ittim. Topuz olan saçlarımı açıp geri topladıktan sonra gözüm masanın altında duran çekmeceye gitti.
Aklıma gelen ilaçlarım ile ufladım ve çekmeceyi açıp ilaçlarımı aldım. Şu ile beraber içtiğimde tekrar geri yaslandım. Tam o sırada kapı pat diye açıldı. Bunun kim olduğunu sormayacağım bile. Kim olduğu çok basitti.
"Günaydın dostum! " her zamanki enerjik sesiyle önündeki deri koltuğa oturdu. "Sanada günaydın Jimin. " dedim hafif gülümseyerek. Kaç senelik arkadaşımdı ona soğuk yapmazdım. Çünkü o benim zaten en saf döneminde yanımdaydı. Lisede...
Alttan alttan sırıtmaya başlayınca anladım; ya bir şey diyecek yada bir şey isteyecekti. "Çıkar ağzındaki baklayı Jimin" gülerem söylendim.
İki elinide çenesinde birleştirdi ve konuştu. "Birinin senden hoşlandığını öğrendim dün gece. " dediğinde biraz garipsemiştim. En son aşk olaylarını lisede bırakmıştım ben. O zamandan bu zamana ilk defa duyuyordum bunu. Kim olduğunu da bilmek isterdim tâbi. Cevabını istercesine tek kaşımı kaldırdım havaya.
"Dün gece telefonlamı ne konuşurken yakaladım. Özel sekreterin Taehyung sana aşık olmuş. " dalga geçer bir şekilde güldü. Lisede hep yaptığı bakışı attı bana. "Hayır Jimin. Ben aşk işlerini ve insanların kalbini kırma işini bıraktım olmaz daha. " kendimi emin bir şekilde konuşmuştum. Hemen ardından lafa atıldı. "Dostum.. Eski günleri özledim. Hadi bir kez daha yapalım. Hem kaçacağın bir amcan ve öğretmenin yok. Arabasına girelim. Eğer kendini ona deliler gibi aşık edersen, senle evlenme kararı bile alırsa ben sana araba alırım. Eğer öyle bir karar almazsa sen bana alırsın. Nasıl fikir?"
Biraz düşündüm. Yıllar sonra biraz haylazlık yapmak fena fikir gibi gelmedi. "Tamam varım ama bu son iddia. " elimi uzattım usulca. Karşılığında oda uzattı elini ve gülümsedi.
(Taehyung'dan)
21.07
Şirketten sonra Yoongi ile kuaföre gidip saçımı boyatmıştım. O mint yeşili bende mavi yapmıştım. Artık yeni sayfa açıcaktım kendime. İnsanları büyü ile
dolandırmayacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KART OYUNU |taekook|
Fanfiction"Yalan söylüyorsun, yok öyle bir şey!" "Kader, genç. Hiç duymadın mı? "