Minhonun Geçmişi

539 67 85
                                    

Minho'dan

Hyunjin... Evet hayatımda anlam ifade eden tek isim sensin belki de. Seni o kadar çok seviyordum ki.. Senin için gözümü kırpmadan ölebilirdim. Eğer yapabilseydim.. Ama yapamam. Çünkü ölümsüzüm.

İnsanlar öldükten sonra öteki dünyaya giderler. Yani onlar değil ruhları. Ben bundan çok uzun yıllar önce ölmüştüm aslında.

Bir ekmek fırınını babamla birlikte işletiyorduk. Mutlu bir hayatım vardı aslında. Tatlı küçük bir evimiz vardı.

Bir de komşumuz vardı. Bambaşka birisiydi. Hoşlandığım birisi. Erkekti. Cesaretimi toplayarak ona açıldım. Fakat beni saray muhafızlarına şikayet etti.

Fırını bastılar muhafızlar. Öfkeli kalabalıkla birlikte. Önce cinsel organımı taşla parçaladılar, sonra da asarak idam ettiler.

Artık öteki dünya denilen yerdeydim. Ve öteki dünyadaki ruhlar bu dünyayı izleyebiliyorlardı. İlk kez dünyayı izlerken gördüm seni. Görür görmez aşık oldum. Senden başka hiçbir şeyi düşünemez oldum.

O zamanlar sen daha 18 yaşındaydın. Her günüm oturup bu dünyayı ve seni izleyerek geçer olmuştu. 5 yıl boyunca dünyayı izledim durdum. Saatlerce izledim günler boyu bıkmadan..

Bir su ruhu benim bu halimi gördü ve bana acıdı. Bana dedi ki:
-Seni tekrar dünyaya gönderebilirim. Ama bunun bedeli olarak buraya bir daha asla dönemeyeceksin. Ve burasının zaman dilimine göre yaş alacaksın. Dünyanın zaman dilimine göre değil.

Hiç düşünmeden kabul ettim. Sana o kadar aşıktım ki, sonsuza kadar dünyaya hapsolma fikri çok da ürkütücü gelmemişti gözüme.

Ve o gün bir sepet içinde beni gönderdi sana. Sen beni küçücük bir bebek sanarken ben aslında yıllardır sana aşık olan bir ruhtum Hyunjin.

Şimdi her günüm seninle geçiyor. İstediğim zaman sana sarılıyorum. Elini tutuyorum. Hatta bazen daha cüretkar olup öpüyorum. Çok mutluyum Hyunjin. Eğer sana kavuşacağımı bilseydim daha erken öldürülmek isterdim..

Ama artık yavaştan sınırıma gelmeye başladığımı hissediyorum. Sana aşkımı haykırmak istiyorum Hyunjin. Yıllar oldu ve ben artık içimde dolan bu nehri sana taşırmak istiyorum.

Ama korkuyorum da. Ya benden hoşlanmazsan... Ya yine tiksinti ile kenarı itilirsem..

Sana ilk kez dokunmaya çalıştığım zaman ellerimin bedeninde gezmesini engellemiştin. Üzgünüm Hyunjin. Çok üzgünüm ama artık dayanamıyorum.

Yıllar boyu sana aşık olup, sana sarılırken hiçbir şey yapmadan uykuya dalmaya çalışmak o kadar zor ki...

Yine sen kollarımın arasındasın bu gece. Ve ben sanırım kendime hakim olamayacağım yine..

Yazardan

Minho artık sınırına geldiğini hissediyordu. Ona dokunmak, onu hissetmek istiyordu. Ona bu kadar yakınken, sadece sarılıp uyumak yetmiyordu ölümsüz bedene.

Yavaşça tek elini göğsüne doğru hareket ettirdi. O kadar yavaş ve nazikti ki Hyunjin bir çiçek dalı olsa sallanmazdı.

Hyunjin Minho'nun göğsüne doğru çıkan eli ile nefesini tuttu. Minho işaret parmağı ile yavaşça daireler çizmeye başladı. Hyunjin titriyordu. Ve titreyişini Minho hissediyordu.

Bunun Hyunjinin hoşuna gittiği düşüncesi Minhoyu adeta çıldırtıyordu. Elinin tutuşu sıklaştı. Göğsünü daha sıkı kavradı. Hyunjinin sesli nefesleri odayı dolduruyordu şimdi..

Hyunjin yavaşça Minhoya dönük olan sırtını döndürdü ve yüzünü Minhoya çevirdi. Gözgöze geldikleri an Minho baştan ayağa titredi. Yüzünü görmezken her şey daha iyiydi ama şimdi gözlerine bakarken...

Minho bir an, az önce yaptığı şeyin farkına vardı ve çok utandı. Hemen sırtını Hyunjine çevirdi. Fakat dayanamayan kişi sadece Minho değildi.

Minho sırtını Hyunjine döndükten sonra Hyunjin kollarını Minhoya doladı. Tıpkı onun yaptığı gibi elini Minhonun göğsüne doğru hareket ettirdi ve işaret parmağı ile daireler çizmeye başladı.

Minho onun dokunuşları ile eriyordu sanki. Hyunjin şimdiye kadar ona hiç böyle dokunmamıştı. Bu gece onun nesi vardı?

Hyunjin Minhonun omzunu tuttu ve kendine çekerek bastırdı. Minhonun düz şekilde uzamasını sağladı. Daha sonra tek hamlede bacağını vücudunun üzerinden aşırdı ve ata biner gibi Minhonun üzerinde konumlandı

Uzun parmaklı elleri Minhonun göbeğinin üzerindeydi.  Bu görüntü ve his Minhoyu çıldırtıyordu. Minho şaşkın fakat bir o kadar da istekli gözlerle Hyunjine bakıyordu.

Sonra Hyunjin şimdiye kadar isteyip de yapamadığı o şeyi yaptı. Yavaşça eğilerek dudaklarına kapandı Minhonun.

Minho Hyunjinin dudakları kendi dudaklarına değer değmez bu dünyada değildi artık. 'Su ruhu yanılıyor,şuan cennetteyim' demişti içinden.

Kısa süreli bir öpüşmeden sonra Hyunjin doğruldu ve kalktı gitti. Minho boş gözlerle,boş yatakta etrafına bakıyordu şimdi.

Ay kısa mı oldu ne?

Ama hepiniz Minhonun geçmişini merak ediyordunuz. Şimdi açıklığa kavuşturdum.

Minhomuz bu fic evreninde ultra mega hiper Hyunjin enayisi. Öyle böyle değil 🥹

Yorum yapın lütfen. Yazmaya devam etmem açısından önemli 🥹💕

MUCİZE - Hyunho Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin