Sabah Crish ve Jessica İle kahvaltı yaptık. Chris işe geçtikten sonra Jessica ile konuşmaya çalıştım. Robin'in konusunu açmak istemiyordu. Atlattığını önüne bakacağını söylüyordu. Eğer ağlamaktan gözleri kızarmamış olsaydı ona inanabilirdim. Ancak birşey diyemiyordum. Dik durmaya çalışıyordu yada amacı umursamıyormuş gibi gözükmekti, Bilemiyorum. Vedalaşıp evden çıktı. Artık benimde toparlanmam gerekiyordu. En azından yarım kalan romanıma devam etmeliydim. Eve bişeyler almak, yaşamıma devam etmek zorundaydım. Romanıma bi kaç sayfa ekledikten sonra çatı katındaki tıkırtılar dikkatimi dağıtmıştı. İki seçenek vardı. Ya Robin geri dönnüştü, yada eve yabancı birisi girmişti. İki seçenekte oraya gitmem için önemli sebeplerdi. Hafif tedirginlikle usul usul merdivenlerden çıktım. Çatı katının kapısını araladığımda sadece bi yavru kedinin yaramazlık yaptığını fark ettim. Bende artık bişeyleri abartmaya, ufak şeylere fazla anlamlar yüklemeye başlamıştım. Bunları düşünürken gözüm yerde parıldayan bi küpeye takıldı. Hadi ama neden burası bu kadar çok kız eşyaları ile dolu. Sinirle küpeyi elime aldım incelemeye başladım. Altın bi küpe. Aklıma Robin'in 4 yıl önce noelde jessica'ya altın küpe aldığı ayrıntısı takıldı. Şekli de anımsadığım kadarıyla benziyordu. Gerçi Abalama'da özellikle bizim yakınlarımızda altın küpe takacak kadar zengin bi kız pek yoktu. Bilirsiniz Abalama sıradan, fakir insanların yaşadığı basit bi eyalet. Jessica' da altın bi küpe takacak kadar zengin bi kız değildi. Tabi Robin ona o küpeyi almak için 4 ay çalışmasaydı. Bir dakika. O zaman buraya gelen Jessica'yı. Bunu neden benden gizleyip inkâr etmiş olabilirdi ki? Acaba Robin mi söylememesi için onu tembihlemişti. Girmemizin kesinlikle yasak olduğu bi çatı katı olduğunu göz önünde bulundurursak ihtimal yükseliyordu. Peki neden Robin'in odası dururken buraya gelmiş olabilirlerdi. Asıl merak ettiğim Robin'in neden buraya girdiğiydi. Sonuçta yasaktı ve buna saygı duymalıydık. Belkide merak ediyordu. Gitmeden önce bakmak istemişti. Gitmesi... Merak ettiğim diğer konulardan biriside oydu. Aşçı kadınla gidip, beni böylece bırakması. Onun yapacağı bi hareket değildi. Hayatında bi kadın olsa bana anlatacağından emindim. Bu yıllarca böyle olmuştu çünkü. Birbirimize iyi kötü herşeyi anlatırdık. Bunu neden gizlemişti benden. Bu sorular kafamı kurcalıyordu. Gidip sormam en iyi fikirdi. Chris sonuçta onunla çalışıyordu. O bilirdi. Daha fazla direnemeyecektim. Öğrenmemin bir yolu varken burada öylece oturmak mantıklı gelmiyordu. Cinny Gaspub'a doğru yola çıktım. Yoldayken yine aynı düşünceler dönüp duruyordu beynimde. Sonunda Chris'i gördüm yemek yiyordu.
+Hey Crish merhaba. Sana bi şry sorabilir miyim acaba?
-Ah hoşgeldin jeff. Tabiki. Yemek yemek ister misin?
+ Teşekkür ederim. Bişey istemiyorum. Sadece kafamda bi soru. Anlarsın ya merak ediyorum. Mektupta yazan doğru mu? Robin'in cidden sevgilisi var mıydı? Onunla gidip herşeyi geride bırakmayı göze alacak kadar sevdiği birisi?
Medet umarcasına ona bakıyordum. En yakın dostum beni bi kadın için yüzüstü bırakıp gitmiş olamazdı. Lokmasını bıraktı bana baktı. Bişeyler bildiği fark ediliyordu.
- Dinle jeff. Bana bu şekilde bişey anlatmadı, ama
Yutkundu. Heyecanlı ve fazlasıyla sabırsızdım. Merak ediyordum;
+ lütfen devam et Chris. Ama ne bişey biliyorsun eminim lütfen anlatır mısın?
- jeff mutfakta çalıştığı günlerden birinde onu bi kadınla öpüşürken gördüm. Gördüğümü fark etmemişti. Açık açık sormak istemedim. Hayatında birisi var mı diye sorduğumda hayır cevabını aldım. Ama aynı kadınla daha sonrasında da yakınlaştıklarını gördüm. Bilirsin adamım. Temel ihtiyaçlar. Jessica'nın yanında konusunu açmak istemedim ama mektupta yazanlar doğru olabilir.
İrkildim. Neye uğradığımı şaşırmıştım. Cidden Robin benden Jessica' dan başka bi kadın için mi vazgeçmişti? Hadi ben neyse jessica bunu öğrenirse çıldırırdı. Jessica Robin'e çok düşkündü. Robin içinde durum pek farklı değildi. Jessica için sığındığım tek limanım diyordu. Bazen bunu kıskanıyordum ama çoğu zaman belli etmiyordum. Sonuçta bende onunla beraber büyümüştüm. Kardeş gibiydik. Ama jessica onun bu hayatta en değer verdiği şeydi. Jessica içinde durum aynıydı. Robin'den başka kimsesi yoktu. Hatta Robin'den çocuğu olmasını istiyordu. Ondan bi parçaya ölene kadar bakmak istiyordu. Aslında ayrılma sebepleri de buydu. Robin maddi durumu yüzünden bi çocuğu olmasını istemiyordu. Jessica maddi duruma pek önem vermese de Robin için durum farklıydı. Bi çocuğun masraflarını karşılayabilecek kadar geliri yoktu. Jessica'nın tek başına böyle bi sorumluluğa girmesini de göze alamıyordu. Robin'in asıl planı durumunu düzeltip ilişkilerini resmiyete döktükten sonra çocuk sahibi olmaktı. Ama Jessica'ya bu şekilde açıklayamıyordu. Bu yüzdende Jessica Robin'in onu oyaladığını, aslında ondan bi çocuk istemediğini sanıp ayrılmıştı. Robin ise günün birinde tekrar birleşeceklerinden emindi. Nerede daha fazla kazırım diye düşünüp işten işe geçiyordu. Bu şekilde girdiği bi işte başka bi kadından hoşlanıp gitmesi, mantıklı gelmiyordu. Anlamaya çalışıyordum. Chris' in sesiyle irkildim.
-Jeff. İyi misin beni duyabiliyor musun?
Düşüncelere dalmıştım. Cevap bile vermemiş olmalıyım. Durumu toparlayıp bi an önce eve gitmek istiyordum.
+ özür dilerim Chris. Biraz yorgunum. Eve gidip dinlenmem gerek sonra görüşürüz.
Diyerek uzaklaştım. Aklım Robin'deydi. Anlatılanlar saçma geliyordu. Ancak tüm işaretler Robin 'in başka bi kadınla gittiğini gösteriyordu. Bu duruma alışmam ve hayatıma bakmam gerekiyordu. Eve girdiğimde ilk iş çalışma masama geçtim. Robin nasıl bensiz hayatına bakıyorsa benim de öyle hayatıma bakmam gerekiyordu. Erzaklar kısa sürede bitecekti. Bense Robin'e bişey oldu sanıp günlerce onu düşünmüştüm. Yazarlar da bazen aptal olur. Belkide duygularımızı okuyuculara bu şekilde daha fazla geçirebiliyoruzdur. Artık romanıma ve Lois'e odaklanma zamanıydı. Hayatınızdan kim giderse gitsin. Herşey aynı şekilde devam eder. Yani etmeli...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇATI KATI
Gizem / GerilimBu jeff'in hikayesi. Jeff Amerika'nın Amala eyaletinde arkadaşıyla yaşayan hayatını roman yazarak devam ettiren sıradan bir şizofreni hastası. Onun bu kitaba konu olmasını sağlayan şey ise beraber yaşadığı arkadaşı Robin'in gizemli bi şekilde ortada...