20

7.9K 224 28
                                    

Medya; Murat

Murat'dan

Hayvan gibi çalınan kapıyla gözlerimi devirdim, ben bu hayvanı çağırmakla hata mı etmiştim acaba?

Kapının önüne geldiğimde "yavaş hayvan yavaş" diye bağırdım ve kapıyı açtım. Gökhan beni görür görmez sırıtmaya başladı, galiba gerçekten çağırmakla hata etmiştim.

"Yavrum çekilsene dışarıda kaldım" dedi hâlâ gülümsüyordu. Kapıdan çekilip geçmesi için yer tanıdım, Gökhan hemen içeriye girip ayakkabısını çıkardı. Bende kapıyı kapatıp ona doğru döndüm.

Ayakkabısını çıkarır çıkarmaz bana doğru dönüp yanıma geldi ve bacaklarımdan tutarak tek seferde kucağına aldı, bunu beklemediğim için düşmemek için hemen kollarımı boynuna sardım. Bacaklarımı da aynı şekilde belinde birleştirdim.

"Ya davar mısın sen?" dedim omzuna vurmadan hemen önce. Yanağımı sıkı bir şekilde öptüğünde hoşuma gittiği için birşey demedim, birşey demediğimi farkedip bu seferde diğer yanağımı sıkı bir şekilde öptü.

"Ohh kendime geldim yeminle" dedi ve ben kucağındayken koltuğa oturdu, elleri bacaklarımdan belime kaydı, sıkıca tuttuğu belimden beni biraz daha kendine çekti.

Bende özlemiştim şerefsizi, bende onun gibi iki yanağını da sıkıca öptüm. "Ohh" dedim onu taklit ederek, bu tavrıma piç bir gülüş attı. Gökhan gerçekten piç gülüşünü tam anlamı ile atıyordu ve bu kalbime pek iyi gelmiyordu.

"Senin oh diyen ağzını yerim ben" dudağıma uzandığında ona yardım ederek kafamı eğdim ve dudağımı dudağına bastırdım. Öpüp geri çekilmesini beklerken o dudağımda bir süre nefeslendi, bu hareketi bile aşırı hoşuma gitmişti.

En sonunda dudağımdan da sıkıca öperek benden ayrıldı,belimi yavaş yavaş okşamaya başladığında bende omzunda ki ellerimi saç diplerine atıp okşamaya başladım. Hoşuna gittiğini biliyordum.

"Halam ne zaman gelir?" dediğinde gözüm oturma odasında ki geniş saate kaydı,annem arkadaşına çaya gitmişti, yarım saattir olmadığını var sayarsak daha iki saat daha geleceğini sanmıyordum.

"Arkadaşına çaya gitti, yeni gitti sayılır gelmez iki saat" dedim.

Dudağının kenarı kıvrıldığında ellerini kalçama ilerletti. Bu hareketi ile yutkunmak zorunda kaldım, ne zaman bu şekilde yaklaşsa nefesim kesiliyor gibi oluyordu.

İki elini de popoma koyarak beni kendine iyice çektiğinde altımda ki aletini hissettim, bu beni utandırdığın da  kafamı boynuna soktum, o da ritmik bir şekilde kalçamı okşamaya devam etti.

"Kaldır kafanı" çıkan sert sesiyle, kendini zor tuttuğunu anlamıştım. Kafamı yavaşça kaldırıp onunla göz göze geldim.

"Utanma benden" dediğinde gözleri dudaklarımı buldu, ondan çekinmediğimi ve yaptığı hareketlerin beni rahatsız etmediğini kanıtlamak için dudağına yaklaşıp bu sefer dudaklarını ben öptüm.

Dolgun alt dudağını dudaklarımın arasına alıp hafifçe emdim, bu bana yetmediğinde alt dudağında dilimi gezdirdim, az önce beni izlemek için hareket etmediğini anlamıştım ama dilimi dudağına sürdüğüm anda kalçamda ki elleri hızla belimi buldu.

Belimi sıkıca tutup beni kendine bastırdığın da dudağına doğru inledim, Gökhan bunu duyar duymaz adeta üzerime atıldı, bir elini ince beline sardı, diğer elini ise enseme koyarak beni kendine daha fazla çekmeye çalıştı.

Ben onun alt dudağını yavaş yavaş öperken o üst dudağımı emmiş ve çoktan benim alt dudağımı dudaklarının arasına almıştı, bu sayede bende alt dudağından ayrılmış ve onun üst dudağını kavramış olmuştum.

KUZEN | GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin