Aklımda Bir Sen +18

Şeytanla tanışma

Size önce komik bir şey anlatıcam. Kitap için karakter ismi arıyordum. İkamet etmediğim bir yerden belediye adayları mesaj atıyordu. İsimleri de çok karizma heee Mir** Dinçer gibiii bende aldım ismi Murat Dinçer yaptım. Sonra değiştirdim daha erkeksi geldiği için Rıfat Hancıoğlu yaptım. Parlak bir zeka dimi sjxmamjzkan

Kitapta argo kullanmak istemiyordum da bazı yerler onsuz olmadı..

Masamda dosyalar ile boğuşuyordum. Yeni aldığım topuklu ayakkabılarım ayağımı rahatsız ettiğinden onları çıkartıp işime devam ettim. 

Karavan tasarımı ve üretimi yapan Hancıoğlu şirketinin uluslar arası ilişkiler müdürlüğünü ben üstleniyordum. Severek yaptığım için zorluk çekmesem de bazen işleri bağlayacağım adamlarla anlaşmazlıklar yaşanıyordu. Benim işim binevi şirketler arası ara buluculuk olduğu için söylediğim her kelimeyi özenle seçmeliydim. Anlaşma sağlayabilmek önemliydi.

Odamın kapısı çaldı ve sekreterim Betül içeri girdi.

"Bugün saat 14.00'te İngiltere'den GFW şirketi ile olan toplantıyı hatırlatmak istedim..."

"Teşekkürler, unutulur gibi değil zaten. Senden istediğim şekilde sunum dosyalarını hazırladın mı ?"

"Evet hazır efendim. Bir de Rıfat Bey birazdan burda olacakmış. Haberiniz olsun."

"Rıfat kim, Betül?"

"Rıfat Hancıoğlu. Şirketin sahibi. Tamer Bey, oğluna devretmişti geçtiğimiz yıllarda biliyorsunuzdur."

"Biliyorum da, ne işi varmış şimdi?"

"Sanırım GFW şirketi ile bir bağlantısı var. Kendisi de İngiltere'de yaşadığı için tanıyor olabilir. "

"Sağ ol Betül. Şirkete adım attığı an bana bilgi ver."

"Tabi efendim."

Bu Rıfat denen adamla en son yıllar önce bir kere karşılaşmıştık. Kendisi yüzüme bakma zahmetinde bile bulunmamıştı. Bu itici hareketi nedeniyle bende kendisine bir daha bakmamıştım. Fakat bunca zaman aldığım bilgilere göre çalışanlara kök söktüren cinsten işkolik adamın tekiydi. Bana göre herkes yerini bilecek, fakat altında çalışanları asla ezmeyecekti. Bu adam anlatılan gibi birisi çıkarsa işim çok zordu.

Sunum üzerinden son kez geçtiğim sırada kapım çaldı ve tekrar Betül geldi.

"Bitki çayınızı getirdim. Rıfat Bey anlık olarak binaya giriş yaptı. Çay size yardımcı olacaktır."

Ha siktir ! Şu an hazır değilim. Betül, Rıfat'ı karşılamaya giderken ben çıkarmış olduğum ayakkabımı tekrar giydim. Kahve saçlarımı omzumdan geriye itip üzerimi de kontrol ettim.

Ne oluyor bana ? Ne bu heyecan ? Sanki istemeye geliyorlar falan.

Masamın üzerindeki şirket telefonu çaldı.

"Efendim, Rıfat Beyler sizi odasına bekliyor."

"Gelir gelmez beni ne yapsın Betül ?"

"Bilmiyorum efendim."

Telefon kameramla kendime son kez baktım. Tamam derin nefes, bir yudum daha çay... Her şey iyi geçecek.

Rıfat Bey'in odasına geldiğimde kapıyı çalıp içeri girdim.

Camın önünde arkasının dönük olduğunu gördüm. Uzun boyu, o uzun bacakları dikkatimi çekse de daha fazla inceleyemedim. Rıfat ise o şekilde konuşmaya başladı.

"Kapıyı çalıyorsunuz ancak gel dememi beklemiyorsunuz."

"Asistanım beni beklediğinizi söylediği için bu şekilde girdim."