Bölüm 1 - Minho

454 81 535
                                    

Melaba Havariler! (≧∇≦)/
İlk bölüme hoş geldiniz ve iyi okumalar!~

Kelime sayımız: 495

Minho parmaklarını kıtlatırken çıkan sesin ayağının altında ezilen çakıl taşlarının sesine benzediğini fark etti.

Hedefine -yani bir sonraki işine- gittikçe yaklaşıyordu, bu da heyecanını arttırmıştı.

Gerçi hiçbir konuda acele etmemeyi bilirdi, irili ufaklı her olayın tadını sonuna kadar çıkarmada oldukça iyiydi.

Boynunu da kıtlattığında vücudundaki bütün gerginlik gittiği için halinden memnun bir iç çekti.

Aslında vücudu herkesin düşündüğü şekilde gerilmiyordu bile, ama Minho bunu yapınca kendini yine de rahatlamış hissediyordu.

Çünkü Lee Minho bir insan değildi.

Sokakta yürürken denk gelinebilecek, kafede bir sabah kahvesi içerken görülebilecek ya da genel anlamda herhangi bir yerde rastlanılabilecek biri değildi.

Çünkü o bir Şeytandı.

Babası ve kardeşleriyle Cehennemi yöneten varlıktı.

Acımasızdı, caniydi, ruhsuzdu.

İnsanları keyfince öldürmek ve borçlarını kapattırmak onu birçok şekilde memnun ediyordu.

Bu yaptıkları yüzbinlerce yıldır bildiği tek şeydi, en azından dünya yüzeyinde gezme lanetini biraz olsun unutmasını sağlıyordu.

Yıldızların parlamaya başladığı karanlık gecenin içinde yürürken dudağının kenarı kalktı.

Hafifçe esen rüzgar sıcak vücuduna iyi gelmişti.

Şeytanların teni çok sıcaktı -aslında öldürücü derecede sıcaktı-.

Bir insan bir Şeytana dokunacak olsa bütün vücudu anında alev alabilirdi.

Ama bu durum Şeytanlar -ve Melekler- için normaldi.

Meleklerin teni soğuktu, ama bir insana zarar verecek kadar değildi.

Melekler ve Şeytanlar birbirilerinin vücutlarından herhangi bir ısı alışverişi yapamazdı, bu yüzden iki taraf için de her şey normaldi.

Minho içinse her şey çok daha normaldi, çünkü kendisi bir Şeytan olarak doğmuştu.

Onun aksine sonradan Şeytana dönüşenler genelde yeni vücut ısılarına alışmakta güçlük çekerdi, çünkü dönüşüm yaşarken iç organlarının resmen kaynadığını hissederlerdi.

Bu hoş bir duygu olamazdı.

Minho'nun durumunda Şeytan olarak doğan bir varlığın yaşayabileceği tek değişim Melek olmaktı.

Ama Minho böyle bir değişimin fikrini bile aklında barındırmıyordu.

Sonuçta Şeytan olarak doğmuş olmasının bir sebebi vardı, ve dürüst olması gerekirse böyle olmayı seviyordu da.

Minho'ya göre Şeytanlar her anlamda daha üstündü; yanlış yapmaktan endişelenecekleri hiçbir şey yoktu ve fiziksel olarak da daha güçlülerdi.

Böyle bir gücü kim neden bırakmak isterdi ki?

Ayrıca Meleğe dönüşme süreci tam bir işkenceydi, özellikle de Şeytan olarak doğanlar için.

Bu süreç çok uzun zaman alıyordu ve fiziksel anlamda varlığı yorduğu kadar mental anlamda da yoruyordu.

Buna rağmen bazen mümkün olabiliyordu tabii.

Eğer Minho bir gün Meleğe dönüşme lanetine de kapılacak olursa onun süreci Cehennemin en zorlusu olurdu.

Yüzyıllarca bütün işlerini yapmış bir Şeytan olarak yaşaması bu süreçte bedelini ödeyeceği milyonlarca günah demekti.

Sonunda işini görmesi gereken çiftlik evine geldiğinde şeytani gülümsemesi geri döndü.

Evin bütün ışıkları kapalıydı ve 5 kişilik bir çiftçi ailesi içeride barış içinde uyuyordu.

Fakat bu barışçıl uyku bölünmek üzereydi, çünkü ailenin babası olan adamın bir Şeytanla olan anlaşması sona ermişti.

Minho'nun hissettiği duygunun tanımı belki de heyecan yerine yas olmalıydı, ama bu adam bir hata yapmıştı.

Aşkı bulmak için ruhunu bir Şeytana satmamalıydı, oldukça tehlikeli bir oyuna girmişti.

İçeriye kolaylıkla girdiğinde duvarların içinin dışarıdan daha sessiz olduğunu fark etti.

Etrafa bakınırken merdivenleri gördü ve aynı gülümsemeyle yukarıya çıkmaya başladı.

*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*

Eveeeet ilk bölüm bitti bile! (≧∇≦)/
Sonraki bölümde Jisung'u tanıyacağız! 👀

Meleksi Lanet -MinSung-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin