Yeni bölüm elimden geldiğince yazıp atmaya ve uzun tutmaya çalışıyorum....
Umarım seversiniz
Satır arası yorumları bekliyorum...
Fazla uzatmadan haydi bölüme
.....
Kapıyı kilitledikten sonra yan daireye geçtim ve kapını zilini çaldım. Açan Göktuğ olmuştu. Biz hani görüşmeyecektik ne ara karşılaştık ne ara yemeğe davet edildim anlamadım.
Maskeyi çıkartmıştı köşeli çene yapısı hafif çıkmış sakallari ile cidden çok iyi gözüküyordu. Yapılı vücuduna hafif oturan siyah bir thsirt ve altına siyah pantolon giymişti. Yas falan varda benim mi haberim yok diye düşünmedim değil.
Yüzüme hala çok sert bakıyordu. Ben anladım bu çocuk benden nefret ediyordu. Gözlerindeki bakışlar ben avcıyım diye bağırıyordu.
Ne yaptım bende bilmiyorum orasını. Benden nefret edebileceği ne yaptım.
İçeri girdikten sonra Kerim koşarak geldi ve "Hosgeldin hoşgeldin Beril abla hoşgeldin" diyerek sarıldı.
Kollarım arasında kaybolan Kerim" Yemekten sonra parka godelim mi?"
Ben cevap vermeden annesi kafasını mutfaktan uzatıp "Hoşgeldin Beril, Kerim saçmalama çocuğum akşam akşam."
Kerim kucağımdan indi ve küserek oturma odası olarak tahmin ettiğim yere gitti.
Göktuğ arkasında hafif bağırarak "Bende gelirim dayım gideriz çay olana kadar "
Kerem hemen çıkıp " Canım dayım beniiiiim. Beril abla da gelecek ama. O da gelirse giderim."
Cevap vermek yerine kafasını sallayan Göktuğ ablasına "Hic yakışmadı abla sana benim aslanımı üzmek"
Ablası karşılık verdi "Aaaaa ne ara benim üstüme geldi konu ya " diye sitem eder bir sesle güldü.
Ben yavaş yavaş Canan ablanın yanına mutfaga gidecekken birden telefonum çaldı.
Normalde telefonu sessizde kullanmama rağmen sesi açık unutmuşum. İstemeye istemeye telefonun ekranına baktım. O sırada yanımda dikilen Göktuğ ile göz göze geldim.
Telefonun yan düğmesine basarak sessize aldım. Telefon çalmayı bıraktı ama ardından hemen tekrar çaldı.
Göktuğ bıkkın bir nefes verip "Açsana niye kapatıyorsun ?"
"Tanımıyorum saygıdeğer Beyefendi"
Ona bunu söyledikten sonra inat olsun diye açmadım. Ama pişman oldum çünkü elimden telefonu alıp açtı ve kulağıma dayadı telefonu.
Telefonun ucundaki ses tanıdıktı.
"Güzelim niye açmıyorsun"
Abimdi, yanındayken beni kurtaran abim .
"İyiyim yağuşuklummmm, sen nasılsın keyifler yerinde mi?"
"Yerinde ponçik yerinde , halini hatrini soruyum diye aradım albay çağırıyor gitmem gerek konuşuruz tamam mı"
"Tamam cano hadi görüşürüz "
Telefonu kapattıktan sonra bana saf saf bakan Göktuğ ile karşılaştım.
"Hani tanımıyordun?"
"Numarasını değiştirmiş ben ne yapayım ayrıca sen niye benim konuşmama bu karara takildin ki. "
Cevap bile vermeden Kerim'in yanına gitti.
Bende Canan ablanın yanına gidip masayı kurmasina yardım ettim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ansızın (Asker Kurgu)
Teen FictionHayatını yaşayamayan bir kızın abisiyle aynı askeriyede görev alan bir yüzbaşının, kanatsız bir kıza uçmayı öğretmesiyle onu hayata döndüren bir kahramanın ve kuşun hikayesi... Nereden bilebilirdi ki, iki yıldır sessizce sevdiği adam onu sevecek ve...