1.3 : Dertleşme

140 9 4
                                    

Ben geldimmmmmm

Haydi bölümeğğğ

.
.
.
.
.

"Her neyse boşver çokta önemli bir şey değil Abi, beni niye getirdiniz hemen halledip gideceğim."

Abime istemsizce kırgındım. O yüzden daha fazla konuşarak kalbini kırmak istemedim. Çünkü söylediklerim hafifletilmiş cümlelerdi.

Abim yerine Göktuğ konuştu "Babam albaya senin savunma sanayi okuduğunu ve ilginin olduğunu söylemiş, albayda senjnle konuşmak istiyor."

"Emin misin, yanlış olmasın"

"Hiç olmadığım kadar."

"Tamam o zaman, sırf sizin hatırınız için gidiyorum."

Göktuğ'u aslında dah önceden tanıyordum. Bunu ona söylemeye bir yerlerim yemiyordu. Ben iki senedir ona karşı bir şeyler hissediyordum ve bunun yanlış mı olduğunu soruyordum kendime.

Uzun koridordan ilelerken karşımızda duran kapıya baktım 'Albay Fırat Pekcan' yazan plaket bana bakıyordu.

Göktuğ kapıyı çalarak içeri girdi ve beni de içeri girmem için elimden tutup çekti. Abim arkamızdaydı ve sanırım Göktuğ şuan abimden saklıyordu beni.

"Hoş geldin Beril"

"Duyduğuma göre silahlara karşı ilgin varmış."

"Hoş buldum komutanım, evet kendimce bir ilgim var."

Sesim soğuktu, aramızdaki mesafeyi korkuyordum.

"Bizim senin gibi bir mühendise ihtiyacımız var , son zamanlarda projeleri ilerletmemiz gerekiyor."

"Konuyu biraz daha açabilir misiniz?"

"Tabi ki........."

.
.
.
.
.

Konuştuğumuz bir saatin sonunda yarından itibaren savunma laboratuvarı ve teknikerliği bölümünde çalışmaya başlayacaktım. Abim buna sevinmiş gibiydi. Göktuğ için aynı şeyi söyleyemezdim ama bana cidden garip bakıyordu.

-Göktuğ'dan -

Abi demişti ,Buray abisiydi. Keşke bunu yaşadıklarını kendi ağzıyla söylerken değil de daha neşeli bir yerde öğrenseydim.

Buray'ın ani siniri Beril'in yaşadıklarını ögrenmeme ve asıl kızı görmeme neden olmuştu.

Ailesi tarafından şiddet gören ve taciz edilen ama buna rağmen hayata karşı gülen biri vardı benim karşımda ve ben o karşımdaki kıza çoktan kapılıp gitmiştim. Keşke iki sene önce gorünce yanına gidip onunla konuşsa ve samimiyet kursaydim. Buray'ın gelmesiyle beraber onunla dün gece yaşadıklarımı unutup tekrardan eski ben olmuştum. Beril buna üzülmüştü ve sabah odada yaşanan olay bunun yüzündendi bunu az çok biliyordum. İçim parçalanmıştı 'bir kaç saatte ne değişti ' diyerek bana kapının ardından seslenirken. Ağzımı açıp da 'Buray yanlış anlar Beril ' diyememiş ve onu anlamazliktan gelmiştim. Hay ben dilimin ayarını....

Bir satkik albay ile olan kinuşmasından sonra yarın tamamiyle askeriyede olacaktı. Yani istese bile bu satten sonra ne benden ne de Buray'dan uzak duracaktı. Buray değerini iyi bilmesi gereken o inciyi kendi elleriyle okyanusun en diplerine atmış ve onu orafan çıkarıp eski haline döndürmek için çabalaması gerektiğini anlamıştı.

Aslında sevinmiştim Beril'in askeriyede çalışacak olmasına. En azından gözümün önündeydi. Onu bir kere kaybetmiştim bir daha kaybetmek istemiyordum.

Ansızın (Asker Kurgu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin