(Biyo aile kitabı) 16 yaşında olan Asel Mina' nın cehhenemin den kurtulma hikayesi (Mizah ve argo kelimeler içerir)
Alıntı
***
Bana üsten üsten bakıp " ben senin yerinde olsa-"
" Sen kimsin benim yerimde olacaksın lolipop bir kendi tipine bak bir...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yeni bölümü daha uzun yapacaktım. Ama kısa hikaye olduğu için kısa yapmak istedim. Diğer bölüm kısa bir zamanda gelecek. Size spoi vermek isterdim ama vermiyecem niahahahha.
"Valla hocam böyle işte" onurun herşeyi anlatmasıyla teneffüs zili çalmıştı.Ön sıradan bir kızın " hocam çıkabilirmiyiz " dediğinde hoca ona " bırakın şu çıkma tekliflerini evli barklı adamım ben çoluk çocuk evden bekler " Demiş sınıftan çıkmıştı.Onursuz onur arkasına dönerek " kuzen hadi kantine gidelim o kadar susadım ki serap görecem yakında
Aral " Derste susmak bilmediğinden olabilir o değilde kim anlattı lan sana bunları" Onursuz onur sırıtarak "meslek sırrı" Diyip göz kırpmıştı. Kolundan tutup kaldırdığımda " Kalk lan hadi daha browni alacam " Kendini geri çekerek " Ne kadar naziksin " Dediğinde göz devirdim. Sonunda prensimiz kalkma lütfunda bulundu.
Beraber sınıftan çıktık. Onursuz onur önde iki tarafında ben ve Aral yürüyorduk. Aynı üçlü çetelere benziyorduk. Bize bakan arkadaşına birşeyler diyordu. Herkes bize baktığı için kendimi çok havalı hissediyordum. Sonunda kantine gelmiştik.
Onursuz onur bir masaya gidip oturunca bende yanına oturdum. Arala baktığımda o yemek almaya gitmişti. Telefonumu çıkarıp biraz instagramda takıldım. Ondan da sıkılıp çıktım.Bu sefer tiktok a girip birkaç video izledim. Ondan da sıkılıp telefonu kapattım.
Kafamı kaldırdığımda bana uzatılan browni görüş açıma girdi. Uzatana baktığımda Aral dı. Ona "teşekkür ederim" "Teşekkür mü edersin" Dediğinde ona gözlerimden kalp çıkararak bakıyordum. O da bu halime gülüp bir bardak kahveyi ve üç tane browni daha önüme bırakıp kendi yerine geçmişti.Brownilere aşk ile bakıyordum. Bir tanesi alıp açtım.
Bir ısırık aldığımda mmmlama başladım. "Sen nesin böyle dünyanın en güzeli şeyi falanmı" Onursuz onur "sen varken mi? " Deyince "ayyyşapşik" Dedim.Güldü.Hemde nasıl gülme bütün koridorda sesi yankılanıyordu.
Masadan kalktığımda ikisi sorgulayan bakışlarıyla bana bakıyordu. "Lavaboya gidip geliyorum. " Diyip oradan ayrıldım. Kantinden çıktığımda aklıma tuvaletin nerde olduğunu bilmediğim geldi. Bir ara onura ve arala diyimde benigezdirsinler. Koridorda yürürken bir kıza lavaboyu sordum.
Kız bana yerini söyleyince hemen bulmuştum. İçeriye girip işimi hallettim. Tam çıkacağım sırada içeriye kızlar girdi. Sorun içeriye kızların girmesi değil söyledikleri isim. Onur ve Aral hakkında konuşuyorlardı. Aralarından biri "Ayy Onur'la Aral'ın yanındaki kızı gördünüz mü? " Benden bahsediyorlardı. Bu sefer başka biri "evet gördüm onur ve aralın grubunda kız da yok ki" Vayyy demek grup he sizi çakma Badboy sizi. "Acaba birinin sevgilisi mi? " Başka biri "kız sürtüğe benziyor bence de sevgilisi" Lan bunlar bana mı sürtük diyor.
