Bölüm 39 - GÜNEŞ ve AY

88 11 50
                                    

Hastaneden taburcu olmasının ardından 1 ay geçmişti. Artık unutmuştu, her şeyi unutturmuştu hastalığı ama içgüdüsel olarak çocuklarını ve sasukeyi hatırlamıştı. Onun dışında aldatıldığını, başına gelenleri, denek olduğu zamanları unutmuştu.. Şuansa Sasuke ile güzel bir arkadaşlıkları vardı. Asla son bulmayacak olan aşk en baştan arkadaşlıktan tekrardan başlamıştı. Bu Tanrı'nın Sasuke'ye verdiği son haktı ve Sasuke bunu da berbat etmeyecekti.

Arkadaşlığı, aşka dönüştürmek çok zor olmuştu ama becermişti. Her gün onunla ilgilenerek her gün onu sevdiğini söyleyerek başarmıştı. Tabi o bunu yaparken iki kardeş rahat durmamış ve anneleri ile babalarını odaya kilitlemişlerdi, öpüştürmüşlerdi ve daha neler neler yapmıştı iki haylaz. Onlar bunlarla uğraşırken Kiba, Deidara'ya yardım ediyordu çünkü Evleniyordu. Deidara damatlık seçerken Obito beyaz bir damatlık bakıyordu ve bu ikili çok kararsızlardı. Obito sürekli olarak bulanan midesi ile dakika başı tuvalete gidiyordu.  Onu kusması ile Deiydara korkuyor ve telaşlanıyordu eli ayağına dolanıyordu, sonuçta o artık bir baba oluyordu.

''Ben iyiyim'' diye müstakbel eşini sakinleştirmeye çalışsa da Obito bu konuda çok kötüydü. Bunu her dediğinde genellikle kusuyordu, karnına sancılar giriyordu...

Naruto ise  saf bir heyecan içerisindeydi. Abisi evleniyordu, yeğeni oluyordu, çocukları ile ilgileniyor ve bilmediği bir kaç takım daha duygular hissediyordu. Sasuke'nin ona dediği sözlere gülümsüyor ,kızarıyordu. Çocukların bir şekilde onları öpüştürdüğü anı çıkmıyordu aklından. Hatırladıkça kızarıyordu ama istemsizce seviniyordu da. Kendisi daha ne yaşadığını anlamadan, ne yapması gerektiğini bilmeden bir şeyler yapıyordu.

...

Dans ediyorlardı. Sasuke elini arkadaşça Naruto'nun beline koymuş ve dansı başlatmıştı. Obito danslarına eşlik eden bu sözde arkadaş çifti ile rahatlamıştı artık koca salonda tek başlarına dans etmiyorlardı. Deidara, Obito'nun kulağına bir şeyler fısıldamış ve minik ukesini güldürmüştü. Sasukegilden sonra bir kaç çift daha dans etmeye başlamıştı bunlardan birisi de İtachi ile shuzui bir başkası  ise minik Kawaki ile pembe saçlı yeşil gözlü Hisaku adlı bir çocuktu.

Saatler hızla akıp geçmişti dans etmekten ayağı ağrımıştı sarışının ama nafile abisi onları göz hapsine almıştı.  Şuan kaçması zor olurdu ki arlarına birkaç çiftin girmesiyle Naruto duraksamıştı. ''Ayaklarım ağrımaya başladı'' dedi sitem ederek sarışın. ''Oturalım?'' diye öneride bulundu. ''Şey dışarı çıksak burası bunaltıcı'' dedi. Karşısındaki esmer oğlanda onu onaylayıp çıkışa yönelmişlerdi ve kalabalıkta kaybolmuşlardı.

Dışarısı güzeldi serindi. Sarışın dışarıda kaldırımın kenarına oturmuştu. Esmer oğlan da sarışının yanına oturmuştu. ''Teşekkürler, beni asla bırakmadığın için'' Sasuke bir an susturmak istedi onu çünkü yanılıyordu. Onu bırakmıştı hem de çok acı çektirerek bırakmıştı. Buna da çok pişmandı ama bazı pişmanlıkların geri dönüşü olmaz aynı şuan gibi...

''Ne saçmalıyorum ben, üzgünüm amacım eskileri hatırlatmak istememiştim'' dedi. Hatırlıyor muydu?  ''Hatırladın mı?'' dedi gözlerini ondan kaçırırken. ''Her şeyi adımı, çocuklarımı, geçmişimi unutmuş olabilirim ama senin bana yaşattığın o acıyı ölsem de unutamam'' dedi canı yanarken. ''Özür dilememin bir faydası olacaksa özür dilerim'' dedi esmer genç. ''Boşuna özür dileme ne yaptığını hatırlamasam da sana her baktığımda sızlayan kalbim, kollarım ve kulaklarım kötü bir geçmişimiz olduğunu anlatmaya yetiyor.'' dedi sakin bir sesle sarışın.

''Ama bu sana aşık olduğum gerçeğini değiştiremez'' gözlerini gök yüzünde ki yıldızların saklandığı koyu larcivert renkte gezdirmeye başlamıştı. ''Aşık olduğun?!'' sesi titriyordu.  İnanmak istemiyordu bu kadar masum olan gencin kendisi gibi günahkar birisini sevmesini istemiyordu ama onu seviyordu. Ona aşıktı, ona olan aşkı kendisine karşı olan sevgisinden , egosundan daha fazlaydı. 

***

Düğün bitmişti danslar edilmişti ama kardeşi ortalıklarda gözükmüyordu. Karısını da yalnız bırakıp kardeşine bakmak istemiyordu her an canı bir şey çekebilirdi, kusabilirdi belki de baygınlık geçirebilirdi. Bu yüzden Kiba'yı yanına çağırmış ve durumu izah etmişti. Kiba da anlamış olacak ki cümlesini bitirmeden Narutoyu aramaya başlamıştı.  Tüm salonu baştan aşağıya aramış bulamayınca bir ümit buz gibi esen bahçeye çıkmıştı. Çimlerin üzerinde Öpüşen çifti gördüğünde bir an duraksamış ve bu aşk kuşlarını uzaktan izlemeye başlamıştı.

ikilinin dudakları ayrıldığında ikilinin dudağı şişmişti özelliklede sarışının dudakları şişmişti. Sarışın artarda derin nefesler almıştı. ''Burada olmaz ama'' sarışından duyduğu cümle ile düşünmeye başlamıştı. Esmer oğlanın dudakları hareket ediyordu ama sesi gelmiyordu. Sarışın, esmerin susmasıyla hafiften kızarmış ve kıkırdamıştı ardından gözlerini karanlık havaya dikmişti. Sanki uzak bir galaksiye dalmıştı saatler durmuştu. Kiba sessizce yanlarına gelmiş ve bir anda ''NERDESİNİZ SİZ?!'' diye bağırmıştı. Onun bağırması ile ikili yerlerinden sıçramıştı.

...

***

Düğün bitmişti herkes evlerine dağılmıştı. Kawakigil bu gün anneannelerinde kalmak istediğini söylemiş ve iki aşk kuşunu yalnız bırakmıştı. Aşk kuşları Naruto'nun sözde çocukluğunu geçtiği eve, hapis edildiği eve, gelmişlerdi.

Esmer oğlan bu eve geldiğinde etrafta gözlerini gezdirmişti. İçinde dönen pis işlere rağmen evde tozdan, kirden eser yoktu. Tek sorun bu evde kötü anılar iyi anılarından daha çoktu bu yüzden de korkutucuydu. Gerçi sarışın hatırlamıyordu bu evin pis geçmişini. ''Yapalım'' dedi sarışın esmer oğlanın elinden tutup merdivenleri çıkmaya başlarken. Esmer oğlan ilk önce anlamadan bakmıştı sonra aklına 'Güneş'in Ay'a  olduğu gibi sende benim ışık kaynağım olur musun?' diye sorduğu soru gelmişti. Ama o bunu tekrardan sevgili olmak için sormuştu. Aklındaki sorulardan, düşüncelerden kurtulduktan sonra fark etmişti. Sarışının kendisini soymaya başladığını...

Ben geldiğmmm heheheh 

Bölüm hakkındaki düşüncelerinizi alabilir miyim acep?



Denekten insana |SasuNaru|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin