《Fırattan》
Sabah titreşim sesiyle gözlerimi açtım. Telefonuma baktım. Tahir arıyordu. Açtığımda gelen yüksek sesle gözlerimi sıkıntıyla kapatıp telefonu kulağımdan biraz uzaklaştırdım. Kesin geç kaldım.
T:ULAN PUŞT. NERDESİN SEN. SABAHTAN BERI SENI ARIYORUM AÇMIYORSUN. BOŞUNAMI GECE GECE KAPINA GELDİM LAN AMK. GEL ÇABUK ANTRENMANA KOÇ BEYNİMİN ETİNİ YEDİ. SÜRÜNDÜRECEK SENİ YERDE ADAM ŞUAN CINLENMIŞ GIBI DEĞİSİK DEĞİŞİK HAREKETLER YAPIYOR. GEL LAN ÇABUK.
F:Bitti mi?
T:Fırat sikerim senin uykunu gel şuraya senin yüzünden bana kızdı zaten.
F:Tamam geliyorum.
T:Bir zahmet paşam.
Telefonu hızlıca kapatıp sehpanın üzerine attım. Yanımda uyuyan kollarını sırtıma sarmış bebeğe baktım. Uyurken bile çok güzeldi. Bir ömür boyu onu izleyebilirdim ama hızlıca kalkmazsam onu izleyebilecek bir ömrüm olur muydu emin değildim.
Yavaşça onun kolları arasından çıktım. Ben yataktan çıkınca onun yatağa rahatça yayıldığını görünce gülümsedim. Çok tatlıydı. Hızlıca gardırobuma gidip antrenmanda giyebileceğim bir şeyler ayarladım. Üstüme geçirdiğinde saat çoktan 8.00 olmuştu bile. Çok ağzıma sıçılacak. Büyük sıçılacak hemde. Son birkez barışa döndüm. Üstünden attığı yorganı geri üstüne örtüp yanağından öptüm ve odadan çıktım.
Koşar adımlarla antrenman salonuna gittim. Ne bok yiyecektim acaba. Zaten çoğu antrenmana geç kalıyordum. Şimdi buna da geç kaldım. Antrenman salonunun kapısını açtığımda tüm yüzlerin bana döndüğünü gördüm. Ne bakıyorsunuz amk önünüze dönün diye bağırmak çok istiyorum şuan ya. Tahirin de sert bakışları eşliğinde koçun yanına ulaştım. O da bana değişik değişik bakıyordu. Allahım beni göm şuraya nolur. Boş boş bağıracak bu şimdi.
K:NERDESİN OĞLUM SEN. BİZ ENAYİMİYİZ SABAHIN KÖRÜNDE BURAYA GELİYORUZ.
Evet demek için can atsamda şu adama özür dilemek zorundaydım ki sussun yoksa büyük müyük dinlemem bir çakardım bana bağıran ağzının ortasına yemin ediyorum her parçasını şu manisanın ücra köşelerinden toplardınız.
F:Geç kaldığım için özür dilerim hocam. Uyuyakalmışım bir daha olmayacak.
K:Geç antrenmana başla. Seninle özel ilgileneceğim sonra.
Kafamı sallayıp tahirin yanına adımladım. Özel ilgini sikeyim senin.
T:Oo paşam hoşgeldiniz. Noldu götten girdi mi sana.
F:Daha değil ama belli çok fena çalıştıracak.
T:Ben dedim. Geldim gecenin yarısı kapını da çaldım. Tabi sen ondan sonra barışla birlikt-
F:Öhm öhm Tahir saçmalama sıçarım ağzına.
T:Tamam be tamam ne dedim sanki.
Bir süre koç diğerleriyle uğraşırken bizde fırsattan istifade oturduk biraz. Ben esneyince tahirin gözleri beni buldu. Sinirli sinirli bakarken bende umursamadığımı belirttim.
F:Ne bakıyorsun olm öyle. Ne yapayım sabah daha kargalar bokunu yemeden kalkmış buraya gelmişim zaten.
T:Lan senin hala uykun mu var birde.
F:Evet.
T:Bak benimle taşşak geçme. Gelmişim sabahın köründe buraya birde senin isitecegin azarı da ben işitmişim çıldırtma beni.
F:Valla azar işitsem iyi. Özel ilgilenecekmiş benimle. Ne yapacak lan acaba.
Tahir tam cevap verecekti ki yanımıza gelen koçu görmemizle susmuştuk. Koç tahire diğer aletlerle uğraşmasını isterken beni yanına almıştı. Aha sıçtık ne isteyecek acaba.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK-FIRBAR
FanfictionAşk tanımsız bir kavramdır. Ne zaman oldu, nasıl oldu bilemezsin.