AŞK-FIRBAR

Plan

Fotoğrafı gördüğü anda kafeteryadan hızla ayrılan arkadaşına yetişmeye çalıştı Tahir. Odasının kapısını açıp içeri giren Fırat kapıyı kapatacaktı ki araya bacağını koydu. Bacağı hiç olmayacak durumda acıyınca geri çekmek zorunda kaldı. Çektiği anda da yüzüne kapatılan kapının sesini duydu. Derin bir nefes alıp hala tutmakta olduğu bacağını bıraktı. Elini kaldırıp şiddetli bir biçimde önündeki kapıya vurmaya başladı. Ama sanırsa Fıratın pek umurunda değildi. Kapıya amansızca vurmayı kesip hala acıyan bacağını sıvazladı. Bu işi çözmesi gerekiyordu yoksa pek de iyi şeyler olacağa benzemiyordu.

Barıştan...
Sabah kapının alacaklı gibi çalinmasiyla gözlerimi açtım. Başımın ağrısıyla gözlerim tekrardan sıkıca kapandı. Kapının tekrardan şiddetle çalınmasıyla derin bir nefes alıp doğruldum yerimden. Yanımdaki yatakta uyuyan Sashaya baktım. Dün o kadar müzikten sonra bu sese uyanması mümkün değildi zaten. Yataktan ayrılıp kapıya doğru ilerlemeye başladım. Hangi insan evladı bir insanı böyle uyandirirki.

Kapıyı açmamla karsimda Tahiri gördüm. Tahir. Fıratın arkadaşı Tahir.
Ne isi vardi ki.

+Ne oldu Tahir?

-Barış, müsaitsen biraz konuşabilir miyiz?

+Tamam biraz bekle geliyorum.

Kapıyı kapattıktan sonra bir süre duraksadım. Ne konuşmak isteyecek ki acaba. Fırat göndermiş olabilir miydi?

Dolabımın kapağını açıp bir eşofman bir tshirt aldım ve banyoya girdim. Hazırlanıp geri çıktığımda Sashanın uyandığını gördüm. Dün neyseki fazla kaçırmamıstık içkiyi. Zaten bünyemiz o kadar zayıf değil ama buraya zil zurna sarhoş gelmekte istemezdik.

-Nereye böyle baby?

+Tahir gelmiş konuşmak için. Ne konuşacaksa artık. Onun yanına gidiyorum şimdi.

-Dur sen gitme boşver. Ben giderim senin yerine.

+Ama-

-Aması yok işte. Boşver sen otur oturduğun yerde. Ben gider konuşurum derdi neyse.

+Tamam bekliyorum.

.

Tahir barışın gelmesini beklerken kapıdan çıkıp ona doğru ilerleyen Sashayı görmesiyle saşırmısti. Bedenini dikleştirip karşısına geçen kadına baktı.

S:Ben geldim konuşmaya, barış gelseydi çok konuşmazdı durgun bu aralar.

T:İyi yapmışsın. Neyse kafeteryaya inelim mi? Burası sanki konuşmak için pek elverişli bir mekan değil de.

Tahirin bulundukları koridoru kast ederek söylediklerine yarımca gülümsedi Sasha. Onaylamasıyla Tahirin zaten Fırat çekip gitmeden önce birlikte oturdukları kafeteryaya Sashayla girdiler. Boş koltuklardan birine karşılıklı oturduklarinda ikisi de bir kişinin sohbeti açmasını bekliyordu. Bu işi Sasha üstlenip Tahire bir soru yöneltti.

S:Ee Tahir, ne konuşacaktın.

T:Normalde barışla daha başka şeyler konuşmayı planlıyordum ama şuan durum bir farklı. Sasha birlikte bizimkileri baristirmamiz gerekiyor.

S:Tamam ben de istiyorum bunu ama nasil olacak o iş.

T:Bende bu konuda sana güveniyorum biraz. Bir planın var mı?

S:Ne kadar düsunsemde şu iki salağı bariştirmanin bir yolunu bulamadım. Hayır iki inatçı insan nasıl böyle yan yana gelebilir aklım almıyor.

T:Fıratta nuh diyor peygamber demiyor. Zaten son birkaç gündür zorla konuşuyor. Odasına kapandı kaç gündür zaten mağara adamıydı odada kala kala konuşmayı da unuttu.