-14-

131 23 11
                                    


"Kimse kalmaz, vedaya hazır ol."

-

İyi okumalar...

***

İlahi bakış açısı;

Bulut o gün Gece'ye bile veda etmeden terk etmişti ülkesini. Arkasında üzgün insanlar bırakarak...

Gece her şeyden bir haber annesi, babası ve abisi ile günler sonra ilk defa gülerek sohbet ediyorlardı. Birazdan gelecek mesajdan habersiz...

"Ya abi o zaman daha beş yaşındaydım!" diye isyan etti Gece. Gece'nin yaptıkları salak saçma şeyler hakkında konuşuyorlardı.
"Ben beş yaşındayken öyle değildim, sen çok pis bir çocuktun" dedi Aras. "Sende öyleydin Aras" dedi annesi gülerken.

Gece'nin telefonuna işte o kötü mesaj gelmişti..

Sude; Gece... Şimdi sana söylediklerim seni korkutmasın. Benden değil Buluttan öğrenmeni isterdim ama o.. istemedi... Gece Bulut gitti... New York'a...

Gece okuduklarının şokuyla telefonu yere düşürdü. Gülen yüzü solmuş gözleri dolmaya başlamıştı.

Ayaz, "Kızım.. bir şey mi oldu?" dedi.

"B-baba Bulut gitmiş.. bana tek bir kelime bile etmeden. Gitmiş.. New York'a.." dedi Gece titreyen dudaklarıyla.

İlk tepkiyi Aras vermişti. "Ne? Neden ama?" dedi. Sesinde hafif sinir tınısı vardı. "B-bilmiyorum Bulut beni bırakmaz abi... Başka bir şey olmalı" dedi Gece. Ağlaması hızlanmıştı.

Ayaklanarak "Ben gidip her şeyi öğrenicem" diyerek kapıya yöneldi. Babası abisi bir şeyler desede kimseyi duymadı. Tek bir şey dışında.. göğüs kafesine vuran kalbinin sesi..

Hızlıca bir taksiye atladı ve Sudeden evinin adresini istedi. Verilen adrese varan Gece hızlıca parayı ödeyip evin önüne geldi. Beyaz şık bir apartmandı. Fazla göz gezdirmeden Sude'nin verdiği daire numarasını tuşladı. Bir kaç saniye sonra kapı açıldı. Gece asansöre bindi. Sabırsıca bir o yana bir bu yana yürüyüp duruyordu. En sonunda 5. kata varınca hızlı adımlar ile indi. Sude tamda solundaydı.

Gece'nin sağ gözünden bir yaş daha aktı. Sertçe yutkundu. Sudede ağlıyordu. Dudakları yavaşça büzüldü ve elini yüzüne kapatarak hıçkırıklı bir şekilde ağlamaya başladı. Bir kaç saniye sonra Gece'yi saran çift kol.. Sude'nin kolları.
Sıkıca sarıldı Gece'ye. Teselli edecek hiç bir cümle kurmadı. Her şeyi anltacak mıydı Sude? Yoksa Bulut'un dönmesini mi bekleyecekdi?

Geceden ayrıldıktan sonra yine bir şey konuşmadan içeri geçtiler.

"Sude.. ben çok dağılmış hissediyorum..." dedi Gece. "Yani terk edilmiş gibi.. Bulut bir şey demeden gitti ben o kadar kırılmış hissediyorum ki" dedi içli içli.

"Gece.. hiç bir şey bildiğin gibi değil" diyerek nefesini verdi.

Bulut yerinde dikleşerek kaşlarını çattı.

"O ne demek?"

"Gece... Bulut babasının tehditi üzerine gitmek zorunda kaldı" dediği an Gece şok olmuş bir şekilde kalakaldı.

İSTANBUL BEYEFENDİSİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin