Benimle kaybol

3) KARŞILASMA

Sonunda zil çaldı ve hepimiz dağıldık.
Hemen eve gidip direkt yattım aşırı yorgundum.

Annemin bağırış sesleri duyuyordum. O bağırış seslerinden tek çıkardığım, "Kızım hadi ama bune uyku ya." diye bağırmıştı.

Daha fazla sinirlenmesin diye, "tamam anne 5 dakika daha lütfen."

Annem daha fazla dayanamayıp sanırım yukarıya çıkmıştı ayak sesleri geliyordu çünkü. Kapımın açılma sesi geldiğin de  üstümdeki örtüyü çekti ve direkt kalkmam için uyardı beni, aksi takdir de birdaha ki sefere geldiğinde su ile uyandıracağını söyledi.

Benimki de göt korkusu tabi direkt uyandım.Sabaha kadar yatmıştım, vay anasını. Zaten uykuyu seven biriydim aslında normal bişeydi bu.

Hemen banyoya girip ihtiyaçlarımı yaptıktan sonra okul formamı giyinip, birazda makyaj yaparak hemen aşağıya indim.

Kahvaltımı yapıp, montumu ve çantamı da alarak hemen evden çıktım. Yolda yürürken arkamdan biri seslenmişti. Arkama baktığım da Cansu olduğunu farkettim. Cansu,"Masall!" diye bağırıyordu.

Cansuyu görünce sevinmiştim yolda tek başıma yürümekten sıkılmıştım. Babam benim için koruma tutsa da onlar ile gitmek istemiyordum. Birileri tarafından görülmek hoşuma gitmezdi. Cansu, "ee naber?" demişti. Düşüncelerimden ayrılarak  "İyidir senden?"
Cansu, "bende iyiyim canım."

Cansunun morali bozuk olduğunu anladım. Gülümsemesi vardı fakat gözlerinde ki o canlılık yoktu.

"Bir sorun mu var?" dedim dayanamayarak. Cansu, " hı ne?"
Dalgın olduğu çok belliydi.
"Bir sorun mu var onu diyordum da."

Cansu, "ha yok ya yorgunum ondan."

"Emin misin dalgın gibi görünüyorsun?"

Cansu, "yok canım ya iyiyim teşekkürler."

Bir sorun olduğuna emindim ama fazla sorgulamadım. İstese söylerdi bana, bu yüzden üstüne çok gitmek istemedim.

Cansu çok tatlı, sevecen ve samimi bir kızdı. Benden 1 yaş büyüktü. Yaşama sevinci olan bir kız olduğunu düşünüyorum. Kendi gözümden böyle bir kızdı. Gözleri ışıl ışıldı. Okula sohbet ederek yürüyorduk. Okula giriş yaptığımız da, yine o Urası gördüm. Arkadaşlarıyla bankta oturmuşlardı. Hepsi sigara içiyordu. Daha fazla beklemeden. Sınıfa geçip hemen oturduk, arkamızdan hoca ve o çarpıştığım çocuk ile arkadaşları gelmişti henüz isimlerini bilmiyordum.

Hepimiz ayağa kalktığımız halde beyefendimiz oturdu. Nerden geliyor bu özgüven acaba? Daha fazla takmadım ve önüme döndüm. Bu çocuğa karışmamam gerekti. Aksi takdirde başıma bela açabilirdim. Tekin insanlara benzemiyorlardı.

Zil çaldığı anda Cansu koluma yapışarak koşa koşa kantine getirdi.

"Ne oluyor Cansu Allah aşkına?"
Cansu, "çok acıktım Masal sus!"

"Bundan sonra okula gelirken sana abur cubur alacağım."

"Cipsler çok olsun lütfen."

Evet Cansunun bu huyunu söylemedim.
Cansu hep aç bir kızdı, ağzının boş olduğunu anca nadir anlarda göre bilirsiniz.

Her ne kadar buraya yeni gelsem de Cansu çok sevecen ve samimi olduğu için hemen kaynaşmıştık.

Yemeklerimizi alarak bir masaya oturup yedik.

Sınıfa çıkmadan da kahve alalım dedik.

Almaz olaydık...

Sınıfa doğru Cansu ile giderken bir anda o çocuk karşıma çıkmasıyla kahve hepsi üstüme döküldü.

"Aptal mısın önüne baksana!!"

"Ne diyosun lan sen!"

Cansu, "Masal hadi gel lavaboya gidelim"
Cansu kolumu tutmasıyla lavaboya gittik.

"Of neden tuttun beni Cansu o aptala gününü gösterecektim."

"Saçmalama istersen Masal bulaşma bile ona."

"Nedenmiş ne yapabilir ki o bana?"

Cansu, "Sakın Masal çocuk bildiğin mafya, uyuşturucu desen var tüm pislik şeyler onda, uzak dur sana kafayı takarsa hiç iyi olmaz."

"İyi tamam be zaten kendisi bana çarpıp duruyor."

Lavaboda üstümü temizledim. Pek temizlenmediği için montumu giyinmiştim. Sınıfa geçtiğimiz de o çocuğun bakışlarına maruz kaldım.
Ona bakmadan sıraya geçeceğim sırada hocanın bana seslenmesi ile hocaya döndüm.

"Masal Uras'ın yanına geç ödev için ikiniz seçildiniz."

O çocuk kimdi ya. Cansu hemen beni dürtüp "sana çarpan çocuk sakın onun damarına basacak bişey yapma"

"Ne lanet olsun gitmek istemiyorum onun yanına ben."

"Masal öyle ayakta mı dikileceksin?"

Hocanın uyarısı ile Uras denen çocuğun yanına gidip oturdum.
Hoca ödevleri söylemeye başladı sıra, bize geldiğinde ise "Ankara da gezilecek yerleri tanıtmanızı istiyorum ayrıca gezdiğiniz yerlerin fotoğraflarını çekmenizi de. Bu projeyi iki ay sonra istiyorum. Ayrıca notlarınızı da etkileyecektir. Anlaşıldı mı? Başımla ikimizde onaylamıştık.

Urasa dönüp "Ne zaman yapalım ödevi?" diye sordum.
Bana dönüp "sen yap uğraşamam ben." yanıtını verdi.
"Ne sen delirdin mi buralarda yeniyim, hiçbir yeri bilmiyorum ki nasıl yapıyım tek başıma ödevi."

"Banane ara bul" deyip önüne döndü.

Gerizekalı ne olucak muşmula surat. Ona daha fazla bakmayarak önüme döndüm.
Son derste bittiği gibi Cansu koluma girerek okuldan çıkmıştık. "Cansu o ödevi nasıl yapıcağım. Uras denen çocuk ben uğraşamam dedi."

Cansu, "sen bide bana sor ben Emir ile oldum. Ben ne yapıcağım."

"Emirden neden nefret ediyorsun ki?"
Cansu, "gereksiz bir konu."

Cansu ile konuşarak evlerimize ulaşmıştık. Eve girerek odama gittim.

O kadar yorgundum ki hemen kendimi uykuya teslim ettim...

Bence bu ödev hem masal için hemde Uras için bir yakınlaşma olucak diğer bölümde acaba neler olucak...