Hata ve Pişmanlık

134 12 2
                                    

Bölümü geç atıyorum çok özürrr uyumuşumm sjbfbsjd. Neyse sizi seviyorum oylarımızı unutmayalımmm ( oylamayan keremin sağ koludur)✨ Keyifli okumalar efenimm, tabii mümküsee çünkü ben yazarken depresyona girip çıktımm.

24.12.21

~ Çağan Efe Ak'tan

~ saat 14:04

Gözlerimi yarım yamalak açtığımda yanımda Naz'ı görmem ile dudaklarıma bir gülümseme oturdu, bu kadar masum olunmaz be Naz'ım.
Telefonumu elime aldığımda saatin 14:04 olduğunu gördüm, hadi ben normal, Tuana nasıl kalkmamış? Evet, o da uykucu ama en az on iki de kalkmış olması gerek. Yanağına dudaklarımı bastırıp biraz öyle bekledim. Birşeyler mırıldanması ile kaşlarımı çattım.

" Yapmaz, yapmadı. Unut, unut, düşünme, olmadı öyle birşey. Prensin yapmaz."

"Naz. Ne olmadı? Hadi küçüğüm uyan bak kabus görüyorsun."

Gözlerini atladığında beni gördü, boynuma sarıldığında ben de elimi beline dolaşım. Gözleri kıpkırmızı olmuştu, ağlamış mıydı? Neden peki?

" Güzelim sen bir bana baksana. Ağladın mı sen meleğim?"

Dilini damağına vurup başını onaylamaz şekilde salladı.

" Hayır benim gamzelim, ağlamadım. Hem benim gibi kalın göz bir kız ağlar mı hiç?"

Kıkırdayıp yanağıma nazik bir buse kondurduktan sonra yataktan kalkıp mutfağa indi. Peşinden gittiğimde Leya'nın yanına oturmuş su içiyordu, bir yandan da birşeyler konuşuyorlardı.

" Vay, karşim, erkencisin. Gerçi zahmet etmesiydin ben seni  akşam yemeği için uyandırırdım, şimdi uykun bölündü böyle hiç iyi olmadı."

Yağız'ın omzuma vurması ile bende kolumu onun omzuna attım, güldüğüm sırada Tuana laf attı, şaşırdık mı? Hayır.

" Aa, sen benim prens'imi suçlamasana bakayım, bende uyudum ya ortaya konuş yada konuşma kütük enişte!"

Herkes güldüğünde kahvaltıya oturduk, yani bi' nevi öğle yemeğine. O işi hallettikten sonra sonra kızlar çay demledi.

" Piştt, kim nasıl içiyordu bir hatırlarsanız ya bana ben unuttum."

" Tek şekerli ve açık!"

Yağız'la ikimiz aynı anda bağırdığımızda Hilal ve Tuana kıkırdayıp bize baktılar.

" Oooo, bizim enişteler bu aralar Cemal Süreya okuyorlar galibaaa?"

Leya bizimle uğraşırken kızlar da çayları alıp yanımıza gelmiştiler.
Sohbet arasında Tuana'nın telefonu eline alması ile yüzü düştü, elleri ile oynamaya  ve dudaklarını kemirmeye başladı, hep gergin oluraa böyle yapıyordu.

" Üffffff, canım sıkıldı, biraz dolaşmaya mı gitsek yaaa?"

Leya'nın söyledikleri ile Hilal ayağı fırladı.

" Harika fikir, ben bizim kazakları getiriyorum."

" Ben gelmesem olur mu? Aşkım çok özür dilerim ama çok boğazlarım ağrıyor, galiba üşüttüm."

Tuana'nın lafını bitirmesi ile yanında bittim.

" İyi misin güzelim? Ateşin var mı? İlaç falan gerekliyse hemen temin edebilirim."

"Hayır hayır, iyiyim. Sadece gezicek kadar enerjim yok."

Leya gelip arkadan Tuana'ya sarıldığında Hilal de diğer yanından sarıldı.

DüğümHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin