30 - baslik

33 7 7
                                    

Chan pov

Hastaneye geldik. Başımız bi kurtulmuyordu hastanelerden. Karnını öyle bi sıkı tutmuştu ki, parmaklarının uçları bem beyaz olmuştu. Doktorlar müayeneye aldılar.

30 dk sonra.

"Noldu doktor bey durumu iyi mi?" "Evet iyi, hatta iyiler. Sadece stresten olmuş." "İyiler derken?" "Yani bebek ve Yejin hanım. Bilmiyor muydunuz?" "B-Bebek mi? Nasıl? Ama hiç" 

Felixin ne demeye çalıştığını anlamıştım. Yavaşça yanına gittim ve sarıldım. "Aranızda hiç bir şey geçmediğinine emin misin?" "Evet..." Pıçıltıyla konuşuyorduk ve konuşmayı doktor bey böldü. 

"Bu arada Yejin hanımı görebilirsiniz"

Kapısını tıklatıp içeri girdiğimizde sakinleştirici seruma takılı olduğunu gördük. "Nasıl oldu bu? Bize niye söylemedin" Minhanın sırıtarak ve pıçıltıyla konuştuğunu duymuştum. Duymadığımı sansa bile. 

"Minha b-ben... Öyle bir şey olmadı... S-Sadece taci-" "Aşkım neden bana söylemedin bunu? Birlikte bir şey yapabilirdik" "Lix size söylemedim. Söyleyemedim..." 

"Biz hepimiz bir aileyiz. Bizden saklamana gerek yok" "Teşekkürler Channie"

"Yejin evde konuşursun olanları serumun bitsin çıkalım. Malum" Ardından kulağına fısıldadı Minha bu yüzden duyamadım. "Beklemesin değil mi?"

Acaba kim beklememeliymiş?

Yejin pov

Diğerleri çıkınca Minhayla yalnız kaldık. "Bu arada Hyejine haber verdik ama şirketten izin alamadığı için gelemedi." 

"Olsun"

"Eee anlat bakalım nasıl ve nerede?"

"Bu konuda konuşmak istemiyorum ve tek bildiğim şey ben bu bebeği istemiyorum. Farkındayım bu bir can ve ben ona kıyıp ta bebeği aldıramam. Bu farkındalık ta canımı yakıyor."

"Peki kaç haftalık"

"3 aylık"

"O kadar uzun süre mi?"

"Evet bu aralar belirtiler de artmıştı. Hormonlarım da karman çormandı"

"Belli etmemeye çalıştığın belliydi"

"En azından artık belli etmemekle uğraşmayacağım. Bardağın dolu tarafından bakalım."

"Kanka sana hayranım. Nasıl hep her şeyin iyi yönünü buluyorsun anlamış değilim."

"Tamamen mutlu insan yoktur. Ama kötülüklerin içinden mutluluğu aryaıp ta bulanlar vardır"

"Psikolojiye bağlamayalım le te fe ne" "Te me me ce ne me"

"Kanka gözün neden doldu?"

"Hissedebiliyorum... İçeride kımıldıyor..."

"Aaa dokunabilirmiyim?"

"Senin beş metre ileri gelmiş karnındaki yok mu yaa neyseğeee tamam dokun"

Kapının tıklatılmasıyla oraya baktık. "Aşkm çıkabilirsin artık. Ve hemşireler burada serumu çıkarsınlar gidelim. Yaa ama aşkım fobin olduğunu biliyorum ama şimdiden de ağlanmaz kii"

Bana sarılmasıyla ve hemşiernin kolumu tutmasılya daha fazla ağlamaya başladım. "Güzelim acıtırsa omzumu ısıra bilirsin." "Ama bu sefer de senin canın yanaaarrrr" "Benim için endişelenme." "Minha o yastığı ağzıma sokabilirmisin"

Ağzıma yastık tıkıştırıp odadan çıkan Minha ve kolumdaki seruma dokunan hemşireyle yastığı sertçe ısırıp ağlamaya devam ettim.

Kolumdaki serumdan kurtulmuş olsam da hala ağlıyordum. "Tamam geçti sakin, sakin"

"Acıyor..."

"O zaman kucağımda aparacağım seni arabaya kadar."

Yüzümde hafif bi gülümseme oluşmuştu.

Arabaya vardığımızda beni ön koltuğa oturtup kendisi de yerine keçmişti. Eve yakın bir yerlerde mağazanın önünde durdu. "Eveettt canı ne çekiyormuş benim güzellerimin?" "Güzel mi? Ya o erkekse?" "Cinsiyeti erkek mi?" "Daha belli değil. Doktor yarın gelmemi söylemişti geçen hafta. Belki kendisini gösterirse öğrene biliriz"

"Saat kaçta? Ben de seninle geleceğim"

"Öğlenden sonra 6 fln ama ondan önce nikah dairesine gidip haftasonu da düğünümüzü edebilirmiyizzz?"

"Tabi aşkım o zaman  şimdi benim bir tanelerim söylesin ne istediklerini ben de alayım"

"Canım kaç gündür börek çekti ama bizim evdeki şefler yapamaz. Ve ayrıca gerekli şeyler de yok olsa ben yapardım zaten"

"O zaman alacağım ve sana yardım etmem şartıyla yapacaksın"

"Timammm"

Lee Felix ile hayal etHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin