10

12.8K 1.1K 890
                                    

Uzun bi aradan sonra herkese merhabaaa

Nasılsınız vanilyalarımm?

Bu arada herkesin yeni yılı kutlu, mutlu olsun♡♡

Sınavlardan dolayı bölüm atamıyordum. Ama vaktim olduğu ilk an yazmaya başladım.

Neyse ben çok konuşmayayım

Size iyi okumalarrr

¤¤¤¤

Dudaklarını hareketsiz bırakmaya son verip derin bi nefes almış, dudaklarını bastırmış olduğu boyna içli, ıslak bir öpücük bırakmıştı.

Jungkook gelen öpücük ile titremiş, heycandan ne yapacağını bilememişti. Çok farklı hissediyordu. Ama bu his çok güzeldi.

Taehyung ise öpücük bıraktığı yumuşacık boyun ile delireceğim düşünmüştü bi an. Kokusunun en yoğun olduğu yer olan boyun kısmını öpmek, cennette gibi hissettirmişti ona.

Kafasını boynundan uzaklaştırmadan orda biraz soluklanmış, daha sonra kendine engel olamayarak tekrar ıslak bir öpücük bırakmış, omega'nın titremesi eşliğinde geri çekilmişti.

Boy farklarından dolayı uzun süre öne eğik durduğu için doğruluğundan sırtı ağırmıştı. Ama bunu sorun etmiyordu aksine kurdu omegasını öptüğü için mutlulukla uluyordu.

Jungkook, onu öpücükleri ile kendinden geçecekti neredeyse. Omegası mutluydu.  O patavatsız, küfürbaz, azgın, bilmiş omegası, deltanın yanında kedi gibi oluyor çıt çıkarmıyordu.

Onlar için bu yaşadıkları hızlı ve güzeldi. Herşeyi doğaçlama yaşıyorlardı. Neredeyse 1 aydır tanışıyorlardı ama birlikte geçirdikleri tek tük anlar vardı.

Birbirlerine daha çok vakit harcamaları gerekiyordu. Hem kurtları için hemde kendileri için. Ve bunun ikisi de  farkındayı.

Küçük olanın Taehyung ile arasındaki mesafe hiç eksilmemişti.  Tek fark Taehyung'un boynundan geri çekilip yüzünü hayran bi şekilde bakmasıydı. 

Jungkook, az önceki öpücük ve şu anda delta'nın kendisine bu şekilde bakmasıyla utanmıştı.

Taehyung, onun bu utangaçlığına sırıtmadan edemedi. Küçük olan, dünde aynı şeyin olması ile kendini bi döngü de gibi hissetti. Dünde burdaydılar, bugünde.

Jungkook, hızlı atan kalbini net bir şekilde hissedebiliyordu. Nasıl hissetemezdi ki, bu mümkün değildi. Çünkü kalbi deli gibi çarpıyordu. Hangi ara buraya kadar geldik diye düşünmeden de edemiyordu.

İkisi de birbirilerinin feremonlarını solumak için derin derin nefesler alıyorlardı. Birbirlerinin gözlerine derin bi şeklide bakıyor, çevrede kimse yokmuş sadece onlar varmış gibi duruyorlardı.

Taehyung'un deltası omegasını bir daha öpmesi için baskı yapsa da, Taehyung zaten hızlı gittiklerinin farkındalığı ile deltası'nın söylediklerini görmezden gelmişti.

Jungkook'un, yolda bu şekilde birbirlerine bakmaları yeni kafasına dank etmiş gibi bakışlarını Taehyung'un gözlerinden çekip etrafına bakmış, "Benim gitmem gerekiyor." Demişti utangaç bir şekilde.

Taehyung, onun utandığının farkındaydı. Hatta biraz daha böyle davranırsa utançtan moraracağına da emindi. Onu daha fazla zorlamak istemediği için belindeki ellerini çekmiş "Tamam sen git annenler merak etmesin. Sonra görüşürüz." Demiş bir adım geri çekilmişti. 

Full Moon Night Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin