(Gerçekler bazen saf acıdan ibaretti. Her gerçek zaten bir acı değil miydi? Biz acıyla yaşamayı öğreniyor ve her öğrendiğimiz yerlerde benliğimizden bir parça bırakıyorduk...)
Bazen hayatımızda ki çoğu şeyi anlayamayız. Aslında açıkça ortadadır, fakat kavrayamayız . Düşünüyordum acaba aldatılmasaydım , nasıl bir hayat yaşardım. Ya da Tunç ile evlenmeyi bu kadar ertelemeseydim yine de bunları yaşar mıydım? Aldatıldıktan sonra eve gitmiştim çok iyi hatırlıyorum, ilk işim annemle eşyalarımı toplamak olmuştu .
Çoğu anımı ve bana alınan hediyeleri orada bırakmıştım. Eşyaları toplamamız bittiğinde annemle birlikte dönmüştüm eve. Sonra ilk işim telefona bakmadan hattımı kapatmak olmuştu. Sonra kullandığım tüm sosyal medya hesaplarını, tüm fotoğraflarını silmek olmuştu. Çok ani karar vermiştim ama olması gereken buydu. Mezun olduktan sonra KPSS sınavına girip yaşadığım yerdeki bir okula atanmıştım.
Güzel bir şekilde hayatıma devam ediyordum. Aslında ben niye diye sorgulamamıştım. Neden sorgulamamıştım, neden bana bunu yaptıklarını sormamıştım. Neden onlara bağırıp çağırmamıştım , mesela Mine benim ağladığımı hiç görmemişti. Koray benim bütün güven duygumu mahvettiğini bilmemişti. Aileme bunu açıklamak zordu ama açıklamıştım. Babam çok kızmıştı ona ama ben umursamamıştım.
Sonra Tunç ile tanışmıştım. Gayet de güzel gidiyordu herşey. Her ne kadar ailesi ile tanışmadan evlensem bile, hoş benim ailem bile düğünümde olamamıştı. Hayatımda birşeyler oluyordu ama bir türlü o anları doyasıya yaşayamıyordum.
Boynumda papatyalı bir urgan vardı, denek 7 öyle bir boğuyordu ki beni gözlerimin önünde küçük yıldızlar sönüp tekrar yanıyordu. Sonra birden beni bıraktı. Nefes aldım , kriz geçirmek istemiyordum. Yavaş yavaş aldım, çünkü ciğerlerim gerçekten iyi değildi gözümü açamadım. Çünkü iyi değildim.
Ne kadar süre geçti bilmiyorum ama kulağımda bağırış çağırış olduğunda odadaki yanan kırmızı ışıklar dikkatimi çekti. Sanırım kavrayamıyordum , çünkü denek 5 buradaydı ve denek 7 'nin beni boğduğu ip ile aynı şekilde denek 7 'yi boğuyordu. Neden kimse gelmiyordu ?
Güçlükle ayağa kalktım, her ne kadar başım dönse bile denek 7 'nin ölmesini istemiyordum gözlerimin önünde. Bunu denek 5 'in yapmasını istemiyordum belki de .
"Öldüreceksin! " Beni duymuyor
gibiydi. Ellerini tuttum , beni görmüyordu."Rahat bırak ölecek. "
Daha fazla sıktı, kırmızı ışıklar yanıp sönüyordu. Neden içeriye şeytanlar girmiyordu? Neden müdahale etmiyordu. Denek 7 'nin gözleri kaymaya başlamıştı . Hangi güçle bunu yaptım bilmiyorum ama denek 5 'in sırtına sarıldım. Onu öyle bir kendime çektim ki birlikte yere düştük. Şaşkın bir şekilde bana bakıyordu.
Evet çünkü adam şu an kucağında oturuyor...
"Bakma bana öyle katil olmanı istemiyorum. "
Denek 5 bana öyle garip bir şekilde bakıyordu ki , bende ona öyle bakmaya başladım.
"Seni öldürüyordu , niye onu kurtardın?"
Sorun şu ki şu an onu ciddiye alamıyordum , çünkü kucağımda oturuyordu!
"Sen niye geç geldin ? Beni bu manyak ile tek başına bıraktın burda. "
Bana gözlerini devirdi.
"He yavrum zaten babamın dükkanıydı burası. İstediğim zaman gidip gelebiliyorum."
Yerimde kıkırdadım. Hala kucağımdaydı ama bunun farkında değil gibiydi. Ağırdı ama şu an kalkarsa onu tutacak gücü kendimde bulamayacağımdan emindim. O yüzden ses etmedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KANLI OYUN- 18:46
Mister / ThrillerBedenim acı içinde titriyordu, ama titremelerimi umursamıyordu. " Burdan çıkmamız için birimizin ölmesi gerekiyor." Kaçması için kurban ettiği bendim değil mi? " Beni öldürecek misin?" Elindeki ip benim nefesimi kesecekti, oysa o ip ile dün bana...