"Sus, daha fazla beni kandırmaya cüret etme"
İçimden böyle söylemek geldi. Ama dudaklarımı kıpırdatamadım. Ben istemiştim. Kandırılmayı ve ona inanmayı. Çok istemiştim. Tüm bu askeri hayatımın içinde bir ay ışığı gibiydi o. İşten ve kendimden kaçtığım her an, kendimi onun gözlerine bakarken buluyordum. Yasaktı, imkansızdı ve yapmamalıydım.
"İşleri hangi noktaya getirdin, Amen?"
İçimdeki avcı susmak bilmiyordu. Beni suçluyor ve daima aşağılıyordu. Onu susturabilmek için her şeyimi verirdim. Ama beni yine o kurtardı. Benim güzel ay ışığım.
-Amen, bir şey söyle. Bana ne yapacaksın?
Bu soru karşısında istemsizce güldüm. "Ee, ne yapacaksın Amen?" diye sordu avcı. Onu duymamak için neferutumun gözlerine baktım. Bana yine bir ışık versin ve bu beyaz karanlığımdan beni kurtarsın diye. Ama o bana yine korkuyla bakıyordu. Uzun zamandır gözlerinden silinen bu korku, yanında yenilgi duygusuyla birlikte gelmişti.
"Kandırılmayı sen istedin. Bile bile görmezden geldin. Bu kadının seninle oynaması hoşuna gitti, değil mi yüce epistat?"
Ne yapacağımı bilmez bir şekilde ellerimi saçlarımdan geçirdim. Görevim ve aşkım arasında kalmıştım. Uzun zamandır kaçtığım şey, sonunda beni bulmuştu. Artık kaçacak yerim kalmamıştı.
-Efendim...
Titrek bir şekilde elime uzandı, sonra hemen kendini geri çekti. Bu geri çekilişin canımı ne kadar yaktığıyla ilgili hiçbir fikri yoktu.
-Seninle birlikte kalbimi de gömeceğim neferut.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Amen&Eva🌙
FanfictionAmen&Eva fanfic. Bölümler birbirinden bağımsız da olabilir, bağlantılı da olabilir. Gerçek hikayeyle ve yazarla bağlantısı yok, sadece hayran kurgusu 🌙