İlk Dans

257 25 12
                                    

"Ah, cidden her tarafım ağrıyor" önümde duran bavulun üzerine yattım, içi açık olduğu için yüzüm kıyafetlere belim ise bavulun sert kısmına gelmişti. Bir kaç saniye daha dayanamadan kalktım.

"Bide bana sor" Alun çoktan işlerini halletmiş yatağın üzerinde oturuyordu. Yine aynı odadaydık, yatağımın altındaki çekmeceye kıyafetlerimi yerleştirmeye çalışıyordum.

1 Hafta önce...

"Doo shi!" telefonumun ekranını hemen kapatıp cebime attım. Sanki büyük bir suç işlemişimde yakalanmış gibi hissediyordum.

Minho'yu izlediğim için.

Arkaya bakıp bana seslenen öğrenci temsilcisi olan kıza baktım "Efendim?" kapının eşiğinde duran kız çok heyecanlı gözüküyordu "Müdür seni çağırıyor" elimle kendimi gösterdim "Beni mi?" ve müdür çağırıyordu müdür yardımcısı değil.

"Evet, hadi gel" kız heyecanlı heyecanlı yerinde kıpraşırken ayağa kalktım "Dodo, Minho'ya aşık olan kızları dövmedin değil mi?" Mi'nin sadece benim duyabileceğim seste söylediği şeye göz devirdim.

"Aynen hepsini dövdüm sonra bir daha bakmasınlar diye gözlerini oyup kantinci ablaya sattım herhalde onu duydu da beni o yüzden çağırıyor" okulumuzun koridorları buz gibi olduğundan üzerime hırkamı giydim "Her gün Minho'yu izlediğini görmesem bir şey demeyeceğim ama-"

"Öyle bir şey yok yanlış görmüşsün" hızlı adımlarla sınıftan çıktım kız da benim peşimden geliyordu "Sen neden peşimden geliyorsun?" kızın yüzünde ki gülümseme soldu sonra hemen eğildi "Özür dilerim" koşar adımlarla yanımdan yaklaştığında tepkimin ne kadar sert olduğunu fark ettim.

"Ahh, cidden" bir ara o kızı bulup gönlünü almak istiyordum cidden kimse ile aramın durduk yere bozulmasını istemiyordum.

Müdür de beni ne diye çağırmıştı anlamıyordum!?

Odasına geldiğimde parmaklarıma baktım. "Bir parmak, iki parmak" beşinci parmağa gelince derin nefes alıp kapıyı tıklattım "Gel!"

Umarım kötü bir şey yoktur.

Kapıyı aralayıp yüzümü gösterdim "Efendim, beni çağırmışsınız" müdürümün karşısında Jyp'yi görmeyi beklemiyordum "Aiigooo! Gel Doo-hyun" içeri girip kapıyı ardımdan kapattım.

Yanlarına yaklaştım, Jyp'ye eğilip selam verdim "Merhaba" Jyp bana gururlu bir şekilde bakıyordu "Otursana kızım" karşısında ki koltuğu gösterince çekinerek oturdum.

Ne diye gelmişti ki buraya?

"Sen de buradayken bir daha soruyorum" kız mı istiyoruz anlamadım ben?

"Öğrenciniz şirketimde stajyer" Ne bir dakika!?

Ne stajyeri ayol!? Ben daha seçmelere bile katılmadım nasıl hemen stajyer diyebiliyordu ki!?

"Hem de Stray Kids'in arka dansçısı bu yüzden derslerine katılamayacak, dediğim gibi sınavların olduğu zamanlar onu gönderirim sanırım bu sene son o yüzden çok sıkıntı çekmeyeceğimizi düşünüyorum"

Ben daha stajyer demesini atlatamazken onlar benim yerime plan yapmışlardı. "Tabii tabii hiç sorun değil sonuçta bizim güzel Doo-Hyun'umuz idol olucak"

Bana gülümseyerek baktı ama ben ona aynı şekilde bakamıyordum martı sıçmış suratlı. "İdol olunca bizi unutma olur mu?" Jyp'e dönüp baktım o ise bana göz kırptı. Hiç bir şey normal gitmiyordu.

"Tabii tabii neden unutayım" velilerimden imza almaları gerekiyordu reşittim ama liseye gidiyordum, uzun bir süreliğine okula gitmeyecektim bu yüzden imza gerekliydi.

Arka Dansçı / Lee KnowHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin