10

57 11 8
                                    

Pov'un sahibi=blacjimin

Hepinizin yeni yılı kutlu olsun aşklarım sınav haftasından önce bölümü atıp kaçıyorum belki akşamda bir bölüm atarım moduma göre hadi bölümeee.

___________________________________________

~flashback~

"Çıldırıcamm! Sen bekle kim taehyung arabadan indiğimizde üstüne atlayıp saçlarını yolup kafanı ısırmazsam."

Bu tatlı tehdidine güldüm sadece güldüm.

...

Sessiz geçen-jungkook'un sinirli bir şekilde nefes alıp vermelerini saymazsak-yolculuğun ardından garaja gelmiştik aracı durduğum gibi benden önce jungkook emniyet kemerini açıp hışımla araçtan çıktı ve arabanın kapısını sert bir şekilde çarptı.

Havaya bıkkın bir nefes vererek araçtan indim.

"Heyy jungkook arabanın kapısını daha nazik kapatamaz mıydın?"

"Hah! Sen arabanı düşünceğine kendini düşün birazdan olacaklar o güzelim saçlarına olucak."

"Tehdit ediyosun yani?"

"Hayır ben tehdit etmem yaparım."

Demesiyle üstüme atlaması bir oldu ben daha ne olduğunu anlayamadan jungkook saçlarımı çekiyor ve kafamı ısırıyordu lanet olsun!! Dediklerini şaka olarak algılamıştım o yüzden gülmüştüm.

Ahhh siktir cidden canımı çok acıtıyordu.

"AHHH JUNGKOOK BIRAK SAÇIMI YOLMA AHH SIKTIR ISIRMA JUNGKOOK..."

"BEN SENI UYARDIM KIM TAEHYUNG UYARDIMM YOONGI HYUNGUMA 'HYUNG' DEME DIYEE."

"AHH SIKTIR JUNGKOOK SACIMIN YARISI YOK OLDU AHHHH ISIRMA YAAH!"

Hem jungkooku üstümden atmaya hemde kafamı ısırmaması ve saçlarımı yolmamasi için ikna etmeye çalışıyordum ama nafile...

Sesimizi duyan yoongi hyung ve jimin ise apar topar üstlerini düzelterek geliyorlardı bu detay dikkatimden kaçmamıştı.

"Noluyo lan burda."

Jiminin kurduğu cümleyle sinirli bakışlarımı ona gönderdim ve cevap verdim.

"NOLUYO GIBI DURUYO JIMINN KAFAMI ISIRIP SAÇLARIMI YOLUYO!"

Yandan gelen kıkırtıyla resmen kucağımda olan jungkook ile oraya döndüm yoongi hyung'tu.

"Hyungg yardım ett gülme. Ahhh kafamm."

"KIM TAEHYUNG 'HYUNG' DEĞİLL O SENIN HYUNGUN DEĞILL!"

Kulağımın dibinde bağırmasıyla yüzümü ekşitmeden edemedim ahh senin o ses tellerini sikesim var jungkook.

"Ben karışmam dedim tae beni karşıtırma."

"Yoongi hyung gelde ayıralım bunları baksana bu gidişle taehyun'un kafasında saç kalmıcak."

Jungkook duyduğu kelimeyle önce jimine sonra yoongi hyunga pardon hyunguna baktı.

"Y-yoongi h-hyung mu dedin sen?"

Son derece tehlike içeren sesiyle bende yoongi hyunga baktım jiminle birbirlerine bakıyolardı ve jungkook fark etmesin diye de aşağıdan eliyle yanıma gel işareti yapıyordu...gerçi bunların dudakları niye olduğundan fazla kırmızı ve şişmişti...siktirrr bunlar işi pişirmişler.

Yüzümde ki sırıtmayla jungkooka döndüm ve kulağına fısıldadım

"Jungkook. Yoongi hyung'un ile jimin öpüşmüşler hatta daha fazlasını yapmışlar baksana."

Jungkook yüzündeki biraz afallamış ve birazda hüzüne karışmış yüz ifadesiyle bana baktı. Gözlerimin içine içine baktı...gözleri gözleri çok parlaktı.

Sanki bütün galaksiler jungkook'un gözlerindeydi ve ben tekrar aşık oldum jungkook'a bir kez daha yenildim.

Kimseye yenilmeyen taehyung bir çift galaksileri andıran gözlere yenilmişti.

Bana bakmayı kesip kucağımdan atladı ahh gerçek bir tavşan işte.

Kucağımdan indiği gibi yoongi hyunguna yaklaştı jimin de hemen yoongi hyungun arkasına saklanmıştı.

Yoongi hyunga biraz daha yaklaşıp dudaklarına baktı ve boynuna ardından bakışlarını yoongi hyungun arkasına saklanmış jimine çevirdi ve ona da bakmaya başladı.

"Hyung siz öpüştünüz mü?? Dudaklarınız şişmiş ve hatta öpüşmekten fazlasını yapmışsınız boynunuzda neden morluk var?"

Sesi biraz kırgın ve ağlamaklı çıkmıştı.

Yoongi hyung jungkook'un arkasında kalan bana baktı ve jungkook'a cevap vermek için tam konuşucaktı ki daha yoongi hyung ağzını açmadan jungkook onu susturdu.

"Ya tamam jimin yoongi hyungumdan hoşlanıyosun bunu biliyorum ama nedenn?"

Diyip ağlamaya başladı. Ve bana doğru gelemeye başladı. Yoongi hyung ise arkasından bıkkın bir şekilde nefes verdi. Sanki jungkook bunu fark etmiş gibi arkasını dönüp ağlamaklı sesiyle cevap verdi.

"Bıkkın nefes verme hyung!"

Yoongi hyung ise ellerini teslim olurcasına kaldırdı. Ve jungkook bana doğru gelmeye devam etti.

Aramızda bir nefeslik mesafe bırakacak kadar geldi ve sulu gözleriyle bana baktı. Ardından boynuma sarıldı ve başını boynuma gömdü gözyaşları artık boynumu ıslatıyordu.

Ve bu ani hamlesiyle gözlerim irileşti gözlerimi yerden kaldırıp yoongi hyunga baktım bana ona sarılmam için el kol işareti yapıyodu.

Fazla beklemeden ellerimi jungkook'un ince beline sardım ve sırtını sıvazladım.

"Kucağına al taehyung...parmak uçlarımda durmak yorucu."

Dedi benim duyabileceğim bir şekilde gözlerim bu sözleriyle daha da irileşti ve bedenim kaskatı kesildi.

Tamam boy farkımız yüzünden parmak uçlarına çıkıyordu çünkü onun boyu 1.70 benim boyum ise 1.89 du.

Ben düşüncelerde dalıp giderken kucağıma tırmanmaya çalışan jungkook ayırmıştı beni düşüncelerimden.

Tekrar bakışlarımı yoongi hyungların olduğu tarafa baktım ikiside bize bakıyordu ve jimin bizi videoya alıyordu ya da fotoğrafımızı çekiyordu.

Jungkooku daha fazla bekletmeyerek iki elimle de kalçalarının altından tutup kucağıma aldım ve bu hareket birazda omzumun sızlamasına neden olmuştu jungkook ise bu durumda daha da boynuma sokulmuştu.

Hava yaz olmasına rağmen fazla soğuk esiyordu jungkook'un üstünde ise ince bir t-shirt vardı o yüzden dışarda kalmak yerine garaja girdim.

Arkamızdan da yoongi hyung ve jimin'in geldiğini adım seslerinden anladım.

__________________________________________

Hepinizin tekrardan yeni yılı kutlu olsun mutlu senelerrr.

Yazım yanlışı varsa affoluna bugün modum pek yerinde değil ama sizlere güzel bir bölüm yazmaya çalıştım beğenip beğenmediğiniz bir yerler olursa yorumlara yazın vote vermeyide unutmayın görüşürüzzz kendinize iyi bakınnn.🍪

-Taekook- MANIAC *ARA VERİLDİ*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin