İyi okumalar
----------------------
Sabah kalkınca rutinimi halledip aşağı indim. Dün abim ve annem ile konuşurken babam gelmiş ve ailecek vakit geçirmiştik. Sonrasında da bu eve gelmiştim. Salona girince kimsenin olmadığını gördüm. Yine doğal olarak erken kalkmıştım. Çok yorgun olmadığım zamanlar genelinde erken kalkardım. En iyisi bahçeye çıkmak. Bahçede bir tane çardak vardı. Bahçeyi gezerken bir köpek kulübesi gördüm. Oraya doğru adımladım. Kulübenin içi boştu derken bir köpek havlaması duydum. Arkamı dönünce alman kurdu bir köpek gördüm. Erkekti. Taşmasına bakınca isminin Ares olduğunu gördüm.
"Merhaba. Sen çok tatlısın ya."
Bunları derken aynı zamanda da başını okşuyordum.
"Bakıyorum da Ares ile tanışmışsınız."dedi arkamdaki Ata.
Biraz sonra yanıma gelim o da kısa bir süre Ares'in başını okşamıştı.
"Evet."
"Çok akıllı ve bize sadıktır. Aynı zamanda yabancı kişilerle pek iyi anlaşamaz ama seni sevmiş belli."
"Bende onu çok sevdim. Çok tatlı."
"Genelde bakımıyla falan Barın abim ilgilenir. Belki birgün ona yardım edersin. Emin ol çok eğlenceli."
"Belki."
İleride Barın ile iyi anlaşırsam eğer.
"Şuan biz sana yabancı geliyoruz. Biliyorum. Ama ilerde bizi ailen olarak kabul edeceksin. İşte bundan da eminim."
Aslında bu ailede bana Murat dışında ön yargılı davranan kimse olmamıştı. Sadece Oğuz ve Barın ile o kadar çok konuşamamıştım. Diğerlerine kıyasla. Belki de onlarla gerçek bir aile olurdum. Ya da iki haftanın sonunda aile olamaz ve ben buradan giderdim. Sonra da eski hayatıma devam ederdim. Hiç onlarla tanışmamış gibi.
"Ne yapıyorsunuz siz burada. Gelmişsiniz bir araya. Beni mi dışlıyorsunuz."dedi Oğuz.
Ay yakında bütün ev gelir herhalde. İlk kez bahçeye çıkmışım bir rahat yok.
"Evet abi seni dışlıyoruz. Ya ben ikizimle yalnız kalamaz mıyım?"dedi Ata.
"Kalamazsın. Senin ikiznse benimde kardeşim."
"Allah Allah ya."
"Hadi içeri geçin kahvaltıya bekliyoruz."dedi Oğuz.
"Tamam tamam geliyoruz. Hadi."
Birlikte yemek odasına geçtik. Biz gelince herkes kahvaltısına başladı.
"Kızım bugün amcanlar dedenler falan gelecek. Senin için bir sorun olmaz umarım. Seni çok merak ediyorlar."dedi babam.
"Benim için bir sorun olmaz Miraç bey. Kaç gibi gelecekler."
"Yaklaşık yarım saat sonra gelecekler."
Bugün işe gitmesem iyi olurdu. Zaten görev falan olmadığı sürece sıkıntı yoktur. Miraç beye kafa sallayıp yemeğime döndüm.
...
Zil çalınca herkes ayağa kalkıp dış kapının oraya gitti. Herkes gidince bende peşlerine takıldım. Annem kapıyı açınca. Bir kalabalık gördüm. Önce yaşlı bir çift girdi. Sanırım bunlar benim babanem ve dedem oluyordu. Herkes sırasıyla onların ellerini öptü. Sıra bana gelince bana ellerini uzattılar. İkisinin de ellerini öptüm. Ellerini öper öpmez kadın bana sarıldı. Ardından da adam sarıldı.