İyi okumalar
---------------------
Kuzenlerle konuşarak kahvaltı ederken Gökçe hanım bana seslendi.
"Hilal bugün yengemler ve Gökçen ile AVM'ye gidicez. Sende gelir misin? Seninle de hiç alış veriş yapmamıştık. İlk birlikte vakit geçirdiğimiz gün olur."dedi Gökçe hanım.
Alış veriş yapmayı pek sevmesemde kırmamak için kabul etmeye karar verdim. Birlikte geçirdiğimiz ilk gün konusunda da haklıydı. Böylece belki gerçekten de anne-kız ilişkimiz olabilirdi.
"Gelirim tabi ki Gökçe hanım." Dedim gülümseyerek.
"Süper. O zamansa kahvaltıdan sonra hemen hazırlanıp gideriz. Serkan, Göktuğ, Alp, Ata ve Alper sizde bizimle geliyorsunuz."
"Anne hayır bunu bize yapamazsın" Dedi Ata.
"Evet yenge ya az insaf bize." Diyerek Alp'i destekledi Göktuğ.
"Abimler gitsin anne."dedi Ata da.
Ne olduğunu anlamamıştım. Benim hiçbir şeyi anlamadığımı fark eden yanımdaki Oğuz kulağıma fısıldadı.
"Annemlerle alış verişe gitmek tamamen bir eziyettir. Her defasında aramızdan başka kişileri seçer. Yani şöyle düşün alış veriş yapmaya bayılan Gökçen bile bir süre sonra bıkar. Tabi annemler Gökçen tek kız olunca bizi dinlemeyip onun bir sözü ile direk mola verirler. Bu yüzden sende şanslı kategorisine giriyorsun."
Oğuz'u duyan Gökhan abi konuşmaya başladı.
"O kadarda şanslı demeyelim. Kıyafetleri giy çıkar giy çıkar Gökçen perişan olur. Şuan bir nevi Gökçen'in kader ortağısın."
"O kadar mı kötü ya."dedim.
"O kadar kötü. Alışsan iyi edersin valla."dedi Gökhan abi.
-neden öz abilerine abi demeyip kuzenlerine abi diyorsun?
Bunu tam olarak bende bilmiyorum ama biyolojiklere abi demek içimden gelmiyor. Bunca yıl abilik yapmamışlar. Kuzenlere abi demek ise saygıdan.
-sana abilik yapmadılar ama bu kendi keyiflerinden dolayı değil. Bunu sende biliyorsun. Açtırma şimdi ağzımı.
Bunu biliyorum bilmesine de. Garip geliyor. Zaten her şeyde çok alelacele oldu. Ben buraya sadece bir yemek için gelmişken şimdi burada ki beşinci günüm.
Oğuzlar bana durumu açıklarken Gökçe hanım Ata'ya cevap veriyordu.
"Geçen seferinde abinler gelmişti zaten Ata. Hiç mızmızlanmayın valla. Siz geliceksiniz."
Oflayarak hepsi kabul etmişti.
...
Allah'ım öldüm bittim yeter. Vallahi yeter ya. Ben içtima yaparken görevdeyken çatışmadayken bu kadar yorulmuyorum ya. Dört saatten beridir -şaka yapmıyorum ciddi ciddi dört saatir- AVM'de geziyorduk. Ve Gökçen ile ben perişan durumdaydık. Gökçe hanım ve yengemler ise bizi bir oraya bir buraya derken her yere götürüyordu. Ah ah. Bu Gökçen buna nasıl dayandı bunca sene. Tabi Gökçe hanımın da seçtiği erkekler de bütün aldıklarımızı taşıyordu. Onlar bizden de beterdi. Ata asker olmasına rağmen ahı çıkmış vahı kalmıştı. O da benimle aynı düşüncelere sahipti. Meslek konusunda.
-valla ben bile yoruldum.
Benimde şuan seninle kavga etmeye bile mecazim kalmadı. O kadar diyorum başka bir şey demiyorum.
Gökçe hanımın verdiği son kıyafeti de üstümden çıkarıp kendi kıyafetimi giydim ve pert halimle kabinden çıktım.
"Heh al kızım şunları da dene." Dedi Gökçe hanım.