Saray

Valide

Medyada Ayşeyle götümüzdeki donu düzeltmeye çalısırken cekilen aysenın boydan fotosu var.

DİLA

Nikolas'la birlikte ormanda yürümeye başladık. Bana deney yaptığı yeri gösterecekti. Açıkçası ormanın dibinde bir erkekle tek yürüdüğüm için aşırı gergindim. Tek güvendiğim şey hançerimdi ve sürekli elimde tutuyordum.

Nikolas elimdeki hançeri görünce benim tedirginliğimi anladı ve benden uzak bir mesafede durdu, o da gerilmişti belli ki.

-Sana zarar verecek olsaydım çoktan yapardım.

-Güvenmem için yeterli bi sebep değil.

-Ama senin elinde bir hançer varken ben de sana güvenmiyorum ne yapacağız böyle?

İkimizde süper ötesi bi sessizlikle birbirimize bakıyorduk, Nikolasın elleri kocasına trip atan elleri bulaşıklı olan kadınlar gibi belinde duruyordu.

En sonunda büyük bir riske girerek aramızdaki güven sorununu kırmak için ilk adımı attım ve hançeri kılıfına geri soktum.

-Onu çantana atmanı istiyorum.

Söylediğini yaptım ve yürümeye devam ettik. İkimiz de birbirimizden en az 1 buçuk metre uzakta duruyorduk.

Nikolas en sonunda bir tepenin yanında durdu ve ellerini arkada kavuşturdu.

-Seni buraya sokmadan önce ismini öğrenmem lazım.

-Ziyaretçi defteri mi tutuyorsun?

-Manuel güvenlik kamerası ve denetim merkezliği yapıyorum.

-Dila.

Nikolas duyunca ellerini çözdü ve tepenin yanındaki sarmaşıkları kenara itmeye başladı. Bir anda tepenin içine girince şaştım kaldım.

-Ferhatın Şirini deldiği gibi delmişsin dağı
diyip ucube gibi gülmeye başladım.

Nikolas bana bakıp ne dediğimi anlamaya çalıştı.

-Atasözü mü bu?

Onun dediğine daha çok gülerek cevap vermeden ben de sarmaşıklardan içeriye elimi uzattım.

-Girsene içeri.

İlk önce Nikolasın girip tehlikeli olmadığını kanıtlamasını istiyordum haklı olarak.

-Sen misafirsin ilk senin girmen gerekiyor.

Ona dümdüz baktım, girmeyeceğimi anlayıp sıkıntıyla nefes verdi ve kendisi girdi. Ben de peşinden girdim.

İçerisi kapkaranlıktı hiçbir şey görememiştim. Nikolasın yalnızca nefes sesini duyuyordum.

-Gerçekten harika deneyler yapmışsın Nikolas hayran kaldım.

Dalgamı geçip rahatladıktan sonra Nikolasın mum yaktığını gördüm ve etrafa baktım. Çok az şey görünüyordu. Yanımdaki duvarda bir ışık düğmesi gördüm ve hemen elimi attım.

-Sakın!

Bunu söylediğinde çoktan açmıştım. Bir anda parlayan ışık neredeyse kör ediyordu. Etraf bembeyazdı ve gözümü açamıyordum bile.

Nikolasın ayak seslerini duyunca ben de duvarı bulabilmesi için ses çıkardım.

-Bu tarafa!

Nikolasın elini omzumda hissedince ürperdim ve geri çekildim. O anda Nikolas ışığı kapattı ve sinirle bana bakmaya başladı. Mum ışığında yüzü çok güzel gözüküyordu.