yarrrrrrrrr beline beline

14 1 51
                                    

DİLA

Babamı geri köyüne yollayalı 2 3 gün olmuştu tamam eyvallah babam da yani bu yaşımda bari yalnız kalayım di mi? Yani bi erkekle kalayım, yani bi erkekle yalnız kalayım 😭😭

Nikolas babam varken gerçekten çok iyi bi insana dönüştü. Hatta insana evrildi.
Ama tabii ki ben babamı kendi iradesiyle köye geri yollarken bu evriliş orada sonlandı ve geri evrimleşme başladı. Askerin şehit olduğu haberi gelince babam köye dönecem diye tantana çıkardı, biz de onu yollamak zorunda kaldık.(kesinlikle böyle oldu)

Nikolasla nehrin yanına yaptığımız 2 odalı kulübeye yerleştik. Sulak alan olduğu için birkaç bir şeyler de ektik. Yani tamam nehir kır bahçe çiçek böcek çok güzel de, bu nehre bakınca benim aklımda bunlardan çok başka şeyler canlanıyor. Bi insan suyun altında kaç dakika durabilir? Ne kadar zaman sonra bilincini kaybeder? Bi erkeği burda boğsam nereye gömebilirim? Şelaleden akan suyun sert çarpmasıyla kafa travması geçirilebilir mi?

Her neyse son zamanlarda gerçekten çok huzurluyum. Kesinlikle eminim ki arkadaşlarımın iyi enerjileri beni huzurlu yapıyor. Hepsi artık ne kadar keyiflilerse mutlularsa bana bile yansıyor.

Bu ara kafama şu takılmaya başladı. Hani ben şimdi arkadaşlarımdan uzaktayım ya aslında bi plan için buradaydım fakat ben göt göbek salıp hayatı yaşamaya başladım ya. Acaba ben ayıp mı yaptım diye arada bi gelip gidiyor aklıma. Sonra da bu durumdan aşırı bi haz alıyorum ama çok az bir süreliğine (23 saat 50 dakika)

Ben bunları sakin sakin, yatağımda yayıla yayıla, penceremden rüzgarı estire estire düşünürken dışarıdan bi ses geldi, ayı gibi bir böğürme sesi.

-DİLA
-Ne var

2 saniyelik huzurlu ölüm sessizliğini andıran o güzel an geçince yine aynı böğürtü gelmeye başladı.

-DİLAAAA

-NE VAR

-DİLA Bİ GELSENE BAK NE VAR BURDA

Ağlıcam ağlıcam diye diye kapıdan çıktım ve sesin geldiği tarafa doğru yürüdüm. Vardığımda Nikolas saçma bi şekilde eğilmiş yere bakıyordu. Martıya benzeyen çatık kaşlarımla iyice yaklaştım.

-Neye bakıyorsun?

-Bak şurda.

Parmağıyla gösterdiği yere baktığımda ektiğimiz hıyarın baş verdiğini gördüm. Nikolas dünyanın en mutlu anını yaşıyor gibi gözüküyordu bu yüzden hiç hoşuma gitmemişti. Onu sinirlendirmeyi canım çekti.

Elimle hıyarı gösterip çok şaşkın ve mutluymuşum gibi bi tavır takınıp ağzımı açtım. Nikolas benim bu halimi görüp daha da çok mutlu oldu. Sonra dayanamadım,

-Nikolasın doğumu puhahahahahha

Elimi dizime vura vura gülerken Nikolas aniden kafasını bana doğru çevirip doğruldu. Can güvenliğimden şüphe duyduğum için ben de doğrulup 2 adım geri attım.

Nikolas çantasını yavaşça yere bırakıp bana geri dönd- hayır hayır bana değil arkamda bir şeye bakıyordu. Ben de yavaşça arkamı döndüm. Dikkatlice ormana doğru bakarken arkamdan bi ses geldi.

Yine nikolasın oyununa geldiğimi anlayıp tabana kuvvet kaçmaya başladım. Arkamda saniyede 3 adım sesi geliyordu resmen, bu nasıl hız anlamıyorum ki.

Nikolasın asla giremeyeceğini düşündüğüm aralıklara, deliklere giriyordum; sadece birkaç saniye yavaşlatıyordum fakat peşimi yine bırakmıyordu. Arkamdan garip garip şeyler söylüyordu hiçbir şey anlamıyordum. Sadece DUR diye bağırdıklarını algılayabilmiştim.

SarayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin