Mary Jane - Tövbe
Tam Mert'in şarkısı amk.***
Gözlerimi kırpıştırarak aralarken ilk odamın duvarına bakakaldım. Bir dakikaya yakın bir süre ayılmaya çalıştım. Ardından kolumu kaldırıp gerinirken saate bakmak için yanımdaki telefonumu elime aldım.
Kaydedilmemiş bir numarayla neredeyse yedi saatlik konuşmamız ile gözlerim kocaman açıldı.
6 saat 42 dakika 19 saniye olan bu süre hâlâ akmaya devam ediyordu.
Aklıma dün gece gelirken bu kişinin Ediz olduğunu hatırladım. Konuşurken uyuyakalmış olmalıyım da o niye telefonu kapatmamış ki!
Telefonu kulağıma dayadım.
"Alo? Ediz?" Birkaç hışırtı geldi. "Uyuyor musun?"
"Mertçik..." diye uykulu sesiyle mırıldandığında kurumuş dudaklarımı yaladım.
"Sen de mi uyuyakaldın?" Diye sordum bacaklarımı yataktan sarkıtıp gözlerimi ovalarken.
"Hm hm."
"Telefonlarda açık kalmış sabaha kadar."
"Hee, bilerek açık bıraktım." Duraksadım.
"Ne, niye?"
"Sabah senin sesinle uyanmak nasıl olur diye merak ettim." Söylediği şey beni hem şaşırtmış hem de güldürmüştü.
"Manyak mısın lan, sesimle uyanıpta ne bok yapıcan?" Dedim gülerek.
"Merak ettim bebek. Hem ileriye hazırlık." Dediğinde hafifçe kaşlarım çatıldı.
"Ne ilerisi?"
"Yav evlenicez ya hani biz. Boy boy çocuklarımız olacak. Her sabah uzun bir gecenin ardından yorgun argın kollarımda uyanacaksın ya, tatlı tatlı 'günaydın kocacı-" Sözünü kestim.
"Hoop! Hoop! N'oluyoruz?!" Dedim aşırı tepki göstererek. Ki haklıydım bence. Çocuk resmen beni sikeceğini söylüyordu.
Kahkaha attı. "Sakin ol şampiyon, şaka yapıyorum."
"Seni de şakanı da si-" Sözümü kesti.
"Sabah sabah azdın mı ya? Ne bu sik muhabbeti." Dedi sanki o başlatmamış gibi. Başımı sabır dilenir gibi salladım.
"Neyse günaydın yavrum." Diye yeni bir konuşma başlattı.
"Günaydın." Dedim ayağa kalkıp banyoya ilerlerken.
"Biraz erken çıksana evden, okulun aşağısındaki parka gidelim. Sana bir şey göstericem." Duraksadım.
"Ne göstericen?"
"Sürpriz." Dedi ve telefonu yüzüme kapattı ayı.
"Mal ayı." Diye mırıldandım.
***
Gülmemek için dudaklarımı yaladım. Ediz suratını asmışken çok komik gözüküyordu.
"Her tarafımı çamur yaptı bir de orospu çocuğu." Köpeğe küfür etmesi daha da komik gelirken dayanamayıp güldüm.
"Sanırım sen onları sevsen de onlar seni sevmiyor." Dedim gülerken. Dün hatırlamasam bile ona köpekleri sevdiğimi söylemişim, o da parkta her sabah sevdiği köpeği bana gösterecekmiş. Dediğine göre birkaç hareket öğretmiş ona. Ama ben gelmeden önce köpek huysuzluk çıkarıp her tarafını çamur yapmış.
"Aynen, galiba." Diye mırıldandı suratı hâlâ asıkken.
"Tamam asmasana suratını." Dedim bir elimi bacağına koyup. Gözleri bacağıma kayınca irkilip elimi çektim. Ediz ofladı ve elimi sıkıca tutup bacağının üstüne geri koydu. Sıkıca tutuyordu.